Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ayrıca 16.08.2008 tarihli raporda meranın kullanımının 5 yıl önce terk edilmesiyle eski bitki populasyonuna kavuşmamasına rağmen meranın %50-%60 eski haline yaklaştığı belirtildiği halde bu husus mahkemece dikkate alınmamıştır. Aradan geçen süre dikkate alınarak mahallinde yeniden keşif yapılarak meranın eski hale gelip gelmediğinin belirlenmesi, kısmen eski hale gelmiş ise, eski hale gelmeyen kısım hakkında eski hale getirme bedelinin hesaplanması gerektiği gözetilmeden hüküm kurulması doğru görilmemiş bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir....

    Diğer taraftan raporda 901 parselin T13 olarak işaretlenen 63.99 metrekarelik kısmın eski hale getirme bedeli 4.081.282 TL, 719.087 TL ot bedeli, 6.718.950 TL de arazi değeridir. Az yukarıda sözü edildiği üzere, meraların yararlanma hakkı bir veya birden çok köy veya belediyeye ait olacağından Hazine bu gibi yerlerden yararlanma hakkının engellendiğinden söz ederek ot bedeli isteyemez. Mahkemece ot bedeline ilişkin istek bu nedenle reddedilmelidir. Diğer yandan, taşınmazların rayiç değerlerinin tahsili de talep edilemez. Dava konusu olayda Hazinenin isteyebileceği sadece T13 bölümünün eski hale getirme bedeli olarak bilirkişice hesaplanan 4.081.282 TL ile çoğun içinde az da bulunur kuralı gereği 2003 yılında davalılar tarafından müstakilen yararlandıkları anlaşılan dönemdeki haksız kullanma karşılığı kira bedelinden ibarettir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.08.2013 gününde verilen dilekçe ile meranın eski hale getirilmesi bedelinin tahsili talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 26.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı Hazine vekili, davalı şirketin 477 parsel sayılı mera niteliğindeki taşınmazdan malzeme almak suretiyle niteliğini bozduğunu ileri sürerek, meranın eski hale getirilmesi için 130.709,65 TL'nin faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 21.01.2009 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.03.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, meraya elatmanın önlenmesi ve 1.676.93 YTL eski hale getirme bedelinin tahsili istemleriyle 21.1.2009 tarihinde açılmıştır.Mahkemece dava kabul edilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir.Davanın açıldığı 21.1.2009 tarihinde sulh mahkemeleri mamelek hukukundan doğan ve konusu parayla ölçülebilen 7.090.00 YTL.nin altındaki davaları görmekle görevlidir. Davada eski hale getirme bedeli dışında elatmanın önlenmesi talebi de bulunduğundan müddeabih her ikisinin dava tarihindeki toplamına göre belirlenir....

          Bunlar; elatılan mer'a'dan elçektirme, bozulan meranın eski hale getirilmesi için tazminat ve yararlanılmayan süredeki menfaat kaybının tazminen tahsili istemleridir. Taşınmazın mer'a olmasından ötürü davalıca yapılan elatmanın önlenmesine ilişkin karar da yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Mer'aların çıplak mülkiyeti Hazine'ye ait olup bozulan mer'anın eski hale getirilmesini isteme hakkı da hazineye aittir. Ne varki tasarruf hakkı köy yada Belediye'ye ait olmakla kullanılmamış süreler için ot bedeli isteme hakkı mutasarrıfına (zilyedine) ait bulunduğundan bu istem için hazine yararına hüküm kurulması yasaya aykırıdır. Hüküm yerinde eski hale getirme ve ot bedeli için tek kalemden ibaret bir hüküm kurulmuştur. Bu şekilde hüküm tesisi yasaya aykırılığı oluşturmuştur. Mer'anın eski hale getirilmesi isteminin ayrı olarak tespiti ile bunun hüküm altına alınması ot bedeline ilişkin istemin ise reddine karar verilmesi gerekir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.10.2013 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, meraya yapılan elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme istemine ilişkindir....

              Somut olaya gelince; davacı Hazine mera niteliğiyle kayıtlı 151 ada 307 parsel ile 312 parsel sayılı taşınmazlara davalıların yapı inşa etmek suretiyle taşınmazların mera vasfına zarar verdiklerini ileri sürerek eski hale getirme bedellerini talep etmiş, davalılar ahır olarak kullanmak üzere barınak inşa ettiklerini kabul ederek yaptıkları yapının hayvanları korumak amacıyla ve Mera Yönetmeliği'ne uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş, davacı kurumca tespit edilen ve maliyet çizelgesine göre hesap edilen tazminat Mahkemece esas alınmayarak bilirkişi raporu ile belirlenen yapıların yıkım ve meranın eski hale getirilmesine ilişkin raporların karara dayanak yapıldığı, davalılarca inşa edilen yapıların mera olarak kullanılan taşınmazlarda kaldığı anlaşılmaktadır....

              mera vasfını değiştirerek mera amacı dışında kullandığından 4342 sayılı Mera Kanunun 4/4 maddesi gereğince meranın eski haline getirilmesi ve buna ilişkin masrafların da sebebiyet verenden tahsili gerektiğinin, Tarım İl Müdürlüğünce hazırlanan 2017 yılı maliyet cetvelleri dikkate alınarak anılan taşınmazın mera vasfını kazanması için gerekli mera tesis ve bakım maliyetinin 44.857,40- TL olduğu Tarım İl Müdürlüğünce bildirilmiş olduğundan fazlaya dair haklarının saklı tutmak kaydıyla merayı eski hale getirmek için gereken 44.857,40- TL tazminatın haksız tecavüzün öğrenildiği 17/05/2018 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Bu maddenin 4. bendi gereğince de amaç dışı kullanılması suretiyle vasfında bozulma meydana gelmişse meranın tekrar eski konumuna getirilmesi için yapılacak masraflardan buna sebebiyet verenler sorumlu tutulmuştur. Dava konusu taşınmazların öteden beri mera olduğu davalıların esasen Ceza Hukuku açısından suç teşkil eden haksız eylemi ile amaç dışı kullanmak suretiyle mera vasfının bozulmasına neden oldukları gerek savunmalarıyla, gerekse dosyada toplanan diğer delillerle sabittir. Bu eylem nedeniyle davalılar, meranın bozulmasına neden olan kendilerinden önce kullananlar gibi kendilerinden sonra kullananlarla birlikte eski hale getirme bedelini ödemekle müteselsilen sorumludur. Mahkemece, yapılan bu saptamalar göz ardı edilerek davacının eski hale getirme bedeli isteminin yazılı bazı gerekçelerle reddi doğru olmamıştır....

                Köyü olduğu, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu gereğince tüzel kişiliği sona erip Kocasinan Belediyesine katıldığı gözetilerek, Kocasinan Belediyesinin eski hale getirme tazminatından sorumlu tutulması gerekirken bunun yerine davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi doğru değildir. Kabule göre de; 16/04/2015 tarihli ziraat bilirkişisi raporunda dava açma tarihi olan 20/10/2010 tarihindeki eski hale getirme tazminatının tahsili gerekirken keşif tarihi (2019 yılı) esas alınmak suretiyle tazminat miktarının hesaplanması doğru olmadığı gibi, hüküm altına alınan tazminata dava tarihinden geçerli olmak üzere faize hükmedilmesi gerekirken önceki tarihten itibaren faize hükmedilmesi de doğru değildir. Açıklanan nedenlerle her iki tarafın da temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu