Eldeki davada, nafakanın takdir edildiği tarihle, artırımın talep edildiği tarih arasında yalnızca altı ay geçmiş olup, bu süre içinde tarafların ekonomik durumunda bir değişiklik olmamış, artırımı gerekli kılan bir durum meydana gelmemiştir. Hal böyle olunca mahkemece; davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde artırıma karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/10/2022 NUMARASI : 2022/424 ESAS 2022/586 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi....
Ancak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 176/5. maddesinde "Hakim, istem halinde, irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafakanın gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir." denilmektedir. Kanun hükmünden de açıkça anlaşılacağı üzere mahkemece taraf lehine hükmedilecek nafakanın gelecek yıllarda artışına hükmedilebilmesi için "istem" gerekmektedir. Aksi takdirde mahkemece bu yönde bir hüküm kurulamaz. Somut olayda, davacı tarafça talep edilen nafakaların gelecek yıllarda da artışı yönünde herhangi bir(birleşen dava davalısı) talepte bulunulmadığı, buna rağmen mahkemenin bu yönde hüküm kurduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ÇAYIRALAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/11/2014 NUMARASI : 2013/33-2014/174 Taraflar arasındaki nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2012 yılında boşandıklarını, boşanma kararı ile davacı (kadın) lehine hükmolunan yoksulluk nafakasının zorunlu ihtiyaçlarını karşılamada dahi yetersiz kaldığını, düzenli şekilde ödenmediğini belirterek aylık 200 TL olan yoksulluk nafakasının aylık 700 TL olarak artırımını talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, tedbir nafakasının artırımı talebinin reddi, yoksulluk nafakasının miktarı ve reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece Türk Medeni Kanununun 166/4. maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, davacı erkeğe isnat edilebilecek herhangi bir kusur bulunmadığından davalı kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden davanın dayanağı olan ve davacı erkek tarafından.... 1....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/06/2022 NUMARASI : 2021/658 ESAS - 2022/347 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla; HMK'nun 353. maddesi gereğince; duruşma yapılmadan incelenmesi uygun görülerek dosya incelendi,gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;tarafların İzmir 7.Aile Mah.nin 2017/222 E-2018/387 K.sayılı kararı ile boşandıklarını,bu kararın 01.07.2021 tarihinde kesinleştiğini,müşterek çocuk için 2018 yılı itibarı ile belirlenen aylık 750 TL.nafakanın yetersiz kaldığını,masrafların arttığını,yaşının büyüdüğünü,küçük Ecemsu için belirlenen nafakanın dava tarihinden itibaren aylık 2.500 TL.ye çıkarılmasına,sürekli dava açılmasına sebebiyet verilmemesi için yıllık nafakanın artış oranının Tüfe oranına göre belirlenmesine karar verilmesini"talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2022 NUMARASI : 2022/803 ESAS 2022/1037 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuk için hükmedilen cari 150 TL iştirak nafakasının aradan geçen süre çocuğun yaşının ve ihtiyaçlarının artması, paranın alım gücünün düşmesi nedeni ile yetersiz kaldığını belirterek nafakanın 2000 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/02/2020 NUMARASI : 2019/745 ESAS - 2020/181 KARAR DAVA KONUSU : Nafakanın Artırımı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında davacı tarafından istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2011 yılında evlendiklerini, müşterek iki çocuklarının olduğu, 6....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/12/2022 NUMARASI : 2022/88 ESAS 2022/348 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; müşterek çocuk için hükmedilen yıllık yüzde 10 artışa bağlanan cari 798,60 TL iştirak nafakasının aradan geçen süre çocuğun yaşının ve ihtiyaçlarının artması, paranın alım gücünün düşmesi nedeni ile yetersiz kaldığını belirterek nafakanın 6000 TL ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları ve nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alındığında, iştirak nafakasının artırımına yönelik talebin reddedilmesi, TMK.4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır. Bu nedenle mahkemece, müşterek çocuğun ihtiyaçlarındaki değişim ve davalının gelir durumu gözetilerek hakkaniyete uygun şekilde nafakanın bir miktar artırımına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....