Dosya kapsamından, tarafların 03.04.1998 tarihinde boşandıkları, boşanma ilamı ile davacı lehine 3.500.000Lira yoksulluk nafakasına hükmedildiği, aradan geçen sürede davacı tarafından nafakanın artırımı talepli beş(5) dava, davalı tarafından nafakanın kaldırılması talepli bir(1) dava açıldığı, en son nafaka davasının dava tarihinin 29.04.2013, karar tarihinin ise 13.06.2013 olup, aylık yoksulluk nafakasının 95TL' den 200TL'ye artırımına ilişkin kararın 17.07.2013 tarihinde kesinleştiği, davacının ev hanımı olduğu, kirada oturduğu, davalının ise 900 ila 1.000TL emekli maaşının bulunduğu, evli olduğu, evli olduğu eşinden ilköğretime devam eden iki çocuğunun bulunduğu anlaşılmaktadır....
nafakanın kaldırılmasına, olmadığı taktirde azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nafakanın kaldırılmasına, olmadığı taktirde azaltılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/11/2021 NUMARASI : 2021/257 ESAS 2021/555 KARAR DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; Davalı ile Silivri Aile Mahkemesinin 2013/31 Esas 2016/251 Karar sayılı ilamıyla boşandıklarını, müşterek çocuk Mustafa'nın velayetinin kendisine verildiğini, çocuk için aylık 300 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, nafakanın takdirinden bu yana 5 yıl geçtiğini, çocuğun ihtiyaçlarının arttığını, paranın alım gücünün düştüğünü belirterek nafakanın aylık 1000 TL ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın kaldırılması - indirilmesi, nafakanın artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2.20 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24.04.2017 günü oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece nafakanın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir.Yasada nafakanın yeniden belirlenebilmesi için belli bir zaman diliminin geçmesi aranmamıştır. Kural olarak boşanma kararı ile velayet kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.(TMK m.182) Anne ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. (TMK m.328/1) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Ayrıca nafakanın takdirinde birlik devam ederken çocuğun alıştığı yaşama şekli de dikkate alınır. Diğer taraftan nafaka miktarı belirlenirken, velayet hakkı kendisine verilen tarafın, bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olan harcamalarının da dikkate alınması zorunludur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar davacı vekilince istinaf edilmiş, davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, nafakanın bağlandığı tarihle dava tarihi arasında geçen süre, çocuğun yaşının büyümesi ve ihtiyaçlarının artması, paranın satınalma gücünün düşmesi nedeniyle hükmedilen nafaka artışının düşük kaldığını belirterek, nafakanın aylık 1.000,00 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 600 TL olan iştirak nafakasının 550 TL aylık artırımı ile nafakanın aylık 1150 TL sına yükseltilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; nafaka artırım miktarının yetersizliğinden bahisle kararı istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Tarafların Konya 3. Aile Mahkemesinin 2018/1119 Esas- 2018/1354 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 25.07.2018 tarihinde kesinleştiği, cari iştirak nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır....
Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın yıllık nafaka miktarı değerlendirilir. Bu değerlendirme talep edilen her bir nafaka artırımı için ayrı ayrı yapılır. Davacı kadın için yararına aylık toplam 350 TL tedbir nafakasının aylık 50 TL artırımı ile aylık 400 TL'ye çıkartılmasına hükmedilmiştir. Somut olayda nafakanın yıllık artırım miktarı 50x12=600 TL olup dolayısıyla bu rakam karar tarihindeki 5.390 TL lik kesinlik sınırının altında olduğu için karar istinaf talebinde bulunan davalı vekili yönünden HMK nun 341/4 maddesi gereği kesin niteliktedir. HMK nun 346 maddesi gereğince kesin olan karara karşı istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesince reddedilebileceği gibi 352- (1)-b madde gereğince Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf isteminin reddine karar verilebilir....
Nafakanın kesinlik sınırının belirlenmesinde hükmedilen nafakanın yıllık nafaka miktarı değerlendirilir. Bu değerlendirme talep edilen her bir nafaka artırımı için ayrı ayrı yapılır. Müşterek çocuk 2010 d.lu Sude İrem için önceden hükmedilen aylık 250 TL iştirak nafakasının aylık 250 TL artırılarak aylık 500 TL'ye yükseltilmesine hükmedilmiştir. Somut olayda nafakanın yıllık artırım miktarı 250x12=3.000 TL olup dolayısıyla bu rakam karar tarihindeki 5.880,00 TL lik kesinlik sınırının altında olduğu için karar istinaf talebinde bulunan davalı yönünden HMK nun 341/4 maddesi gereği kesin niteliktedir. HMK nun 346 maddesi gereğince kesin olan karara karşı istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesince reddedilebileceği gibi 352- (1)-b madde gereğince Bölge Adliye Mahkemesince de istinaf isteminin reddine karar verilebilir....