Davalılar vekili tarafından ihtiyati haciz kararına itiraz edilmiş; mahkemece, 19.12.2012 günlü duruşmada, davalılar vekilinin ihtiyati hacze itirazının manevi tazminat davası yönünden kabulüne, 260.000,00 TL manevi tazminat davası yönünden verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına, davalılar vekilinin ihtiyati hacze itirazının 20.250,00 TL bedelli maddi tazminat davası yönünden reddine, bu miktarla sınırlı olmak üzere ihtiyati haczin devamına karar verilmiştir. 19.12.2012 günlü bu karar, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alınan ihtiyati haciz kararına yapılan itiraza ilişkindir. İİK.’nun 265. maddesi hükmü uyarınca, borçlu, ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı mahkemeye müracaatla itiraz edebilir. İİK.'...
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece 01.08.2022 günlü tensip ara kararı ile; davacı vekilinin maddi tazminat talebine ilişkin ihtiyati haciz talebinin kabulü ile, davalının taşınır ve taşınmaz mallarına, bankalardaki ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerindeki dava değeri olan 1.000,00 TL maddi tazminat miktarı bakımından bu miktar ile sınırlı olarak ihtiyati haciz konulmasına, davacı vekilinin manevi tazminat talebine ilişkin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....
Davacılar vekili 23/09/2020 havale tarihli dilekçesi ile mahkemece tensip tutanağının 24.ara kararı ile ihtiyati haciz kararının reddine ilişkin karardan rücu edilerek davanın kabulü ile mahkemece hükmedilecek tazminat miktarının temini ve tahsili bakımından davalı T3 adına kayıtlı olduğu tespit olunacak menkul veya gayrimenkullere hem maddi hem de manevi tazminat talebi miktarınca ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece 26/10/2020 tarihli ara karar ile; ihtiyati haciz talep edenin trafik kazasından dolayı tazminat davası talebini şu aşamada yaklaşık ispat derecesinde ispat edemediği, sunulan belge ve deliller ihtiyati haciz kararı için yeterli olmadığı sonucuna varıldığından, yerinde bulunmayan ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....
Davacı, işçi olarak çalıştığını, aynı şirkette davacı ile aynı isimli bir kişinin daha bulunduğunu, diğer ...’nın şirketin yetkili temsilcisi olduğunu ve şirketin davalı bankaya olan borcundan dolayı kefil olması nedeniyle ihtiyati haciz kararı alınarak davalıya ait taşınmazlara haciz koyulduğunu, ihtiyati haczin koyulduğu tarihte evlilik hazırlığı içerisinde olması nedeniyle zor günler geçirdiğini, eşi ve ailesine karşı güvenilmez ve borçlu birisi konumuna düştüğünden haksız ihtiyati haciz nedeniyle manevi zararının tazminini talep etmiştir. Davalı, haksız ihtiyati haciz nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğramadığını ve manevi tazminat şartlarının oluşmadığını, ayrıca mahkemenin görevli olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
haciz talebinin kabulüne, manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....
Manevi tazminat yönünden; Yukarıda açıklanan ihtiyati haciz koşullarının manevi tazminat istemi yönünde de gerçekleşmesi gerekmektedir bu kapsamda eldeki dosyaya baktığımızda; Bilindiği üzere manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği bir tazminat türü olup, tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebin reddine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı yerinde görülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Mahkemece verilen kararda kamu düzenine aykırılık görülmediğinden, HMK'nın 355. maddesi gereğince istinaf edenin sıfatına göre ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda; Talep, maddi ve manevi tazminat istemli olarak açılan davada, manevi tazminat istemine münhasıran muhtemel tazminat alacaklarının korunması için ihtiyati haciz istemidir. Mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde talebin reddine karar verilmiştir. İstinaf dilekçesinin incelenmesinde ihtiyati haciz talep eden davacılar vekilinin, mahkemece ihtiyati haciz isteminin reddine dair verilen kararı istinaf etmekte olduğu anlaşılmaktadır. Dava dilekçesi muhteviyatından ihtiyati haciz isteminin manevi tazminat talebine hasredilmiş olduğu anlaşılmakta olduğundan istinaf incelemesi de bu hususa ilişkin yapılmıştır....
alacağın varlığı konusunda kanaat edinmiş olması halinde somut olayın özelliklerine ve ölçülülük ilkesine uygun düşecek şekilde ihtiyati haciz kararı verilebilmesi mümkün olduğu” belirtilmekte olup, manevi tazminat koşulları yönünden de ihtiyati haciz koşullarının mevcut olup olmadığının irdelenmesi gerekmiştir....
Sadece kusur durumu ve tazminat miktarı çekişmelidir. Davacıların zararının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için alacağın kesin olarak ispatlanması gerekli olmayıp, alacağın varlığı hususunda mahkemede kanaat uyandıracak kadar bir ispat yeterlidir. (yaklaşık ispat kuralı) Eldeki davada yaklaşık ispat şartı gerçekleşmiş olduğundan ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve davacılar vekilinin manevi tazminat yönünden ihtiyati haciz talebinin reddi kararına yönelik istinaf sebepleri yerinde görülmüştür....
alacağın varlığı konusunda kanaat edinmiş olması halinde, somut olayın özelliklerine ve ölçülülük ilkesine uygun düşecek şekilde ihtiyati haciz kararı verilebilmesi mümkün olduğu” belirtilmekte olup, manevi tazminat koşulları yönünden de ihtiyati haciz koşullarının mevcut olup olmadığının irdelenmesi gerekmiştir....