Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Belirlenen bu tanım ışığında dava dosyası incelendiğinde, davacı ile davalı banka arasındaki kredi sözleşmesinin bağlı kredi niteliğinde bulunduğu anlaşılmakla birlikte, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4/3. maddesinde “İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur. 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlıdır. Konut finansmanı kuruluşları tarafından 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre verilen kredilerin devrolması halinde dahi, kredi veren konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu devam eder. Krediyi devralan kuruluş bu madde kapsamında sorumlu olmaz....

    Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte 11/1/2011tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu hükümleri uyarınca tazminat da talep edebilir. 2. Aynı Kanun'un 35 inci maddesi; "Bağlı kredi sözleşmesi; konut finansmanı kredisinin münhasıran belirli bir konutun satın alınması durumunda bir sözleşmenin finansmanı için verildiği ve bu iki sözleşmenin objektif açıdan ekonomik bir birlik oluşturduğu sözleşmedir. Bağlı kredilerde, konutun hiç ya da gereği gibi teslim edilmemesi nedeniyle tüketicinin bu Kanunun 11 inci maddesinde belirtilen seçimlik haklarından birini kullanması hâlinde, satıcı ve konut finansmanı kuruluşu müteselsilen sorumludur. Ancak, konut finansmanı kuruluşunun sorumluluğu; konutun teslim edilmemesi durumunda konut satış sözleşmesinde veya bağlı kredi sözleşmesinde belirtilen konut teslim tarihinden, konutun teslim edilmesi durumunda konutun teslim edildiği tarihten itibaren, kullanılan kredi miktarı ile sınırlı olmak üzere bir yıldır." şeklindedir. 3....

      Dava, ayıplı hizmet bulunduğu iddiasına dayalı olarak açılan tazminat istemine ilişkindir....

        Davalı; davacının, bankanın Korkuteli şubesine konut finansmanı kredisi için başvurduğunu, 17.04.2009 tarihinde 50.000,00 TL tutarında kredi açıldığını, kredinin teminatı olarak gösterilen ipotek işleminin gerçekleşmemesi üzerine davalı tarafa, satan kişi ile isim tashihi konusunun dava yolu ile çözümlenmesi için ek süre verildiğini, bu süre 2012/23815-2013/705 İçerisinde kredinin konut finansmanı yönünde kullanılmayacağının öğrenilmesi üzerine davacıdan krediyi kapatmasının talep edildiğini, davacının geçici hesabında bulunan 49.387,00 TL bakiyeye bloke konulduğunu, sözleşme uyarınca müşterinin her bir taksit tutarını vadesinde bankaya ödemesi gerektiğini 17.04.2009 tarihinde ekspertiz raporunun hazırlatılıp hayat sigortası, konut ve deprem sigortalarının yaptırıldığını, kredi kullandırılmadığı için ekspertiz raporu, konut ve deprem sigorta bedellerinin geri çekildiğini, hayat sigortasının iptal edilmediğini, hayat sigorta bedeli olan 613,00 TL'nin 50.000,00 TL kredi miktarından karşılanarak...

          Davacı ile davalı banka arasında imzalanan konut finansman kredi sözleşmesi ile davacının teminat sözleşmesi adı altında kredi kullandığı, kredi karşılığında ise davacının satın aldığı dava konusu taşınmaz üzerine ipotek konulduğu anlaşılmakta olup, anılan sözleşmenin 17.maddesinde; kredi veren konut finansmanı kuruluşunun da ayıplı maldan müteselsilen teslim tarihinden itibaren 1 yıl süre ile ve kullandırdığı kredi miktarı ile sınırlı olmak üzere sorumlu olduğu, teslimin geç veya gereği gibi yapılmaması halinde de sorumlu olacağı belirtilmiş olmakla, mahkemece taraflar arasındaki sözleşme hükümleri incelenmeden davanın husumet noktasında reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, BOZMA nedenidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz talebinin kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 12.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Yasaya eklenen 10/A maddesinde; kredi kartı ve nakit çekim sureti ile kullanılan kredilerde 10. madde hükümlerinin uygulanacağı belirtildikten sonra, aynı Yasaya 21.02.2007 tarih ve 5582 sayılı Yasa'nın 24. maddesi ile eklenen 10/B maddesinde ise; “Konut Finansmanı Sözleşmeleri” de bu yasa kapsamında değerlendirilerek, konut finansmanı sözleşmelerinin düzenlenme koşulları, borçlunun temerrüdü durumunda finansman sağlayan bankanın yükümlülükleri, borcun muaccel kılınabilmesinin ve muacceliyet uyarısının koşulları gibi hususlar özel olarak ve ayrıca düzenlenmiştir....

              Faiz oranının sabit olarak belirlenmesi halinde, sözleşmede yer verilmek suretiyle, bir ya da birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması durumunda konut finansmanı kuruluşu tarafından tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilebilir. Erken ödeme ücreti gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve tüketici tarafından konut finansmanı kuruluşuna erken ödenen tutarın yüzde ikisini geçemez. Oranların değişken olarak belirlenmesi halinde tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilemez” hükmü yer almaktadır. Buna göre taraflar arasındaki konut finansmanı sözleşmesinin 8. maddesine göre, davacıdan kredi borcunun erken kapatılması halinde erken ödediği tutarın %2’sini geçmeyecek oranda erken kapama ücreti talep edilebileceği hüküm altına alınmış olup, davalı bankanın bu oranı geçmeyecek şekilde erken ödeme ücreti tahsil etmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkillerinin eşi ve babaları olan ...'...

                  Davalı vekili, konut finansman sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemesinin görevli olduğunu ileri sürmüş, davanın esası yönünde ise; davacı bankaya yapılan takipte takibin kesinleştiğini, müvekkili tarafından satın alınan söz konusu taşınmazın gizli ayıplı olduğunun 18. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/54 D.iş sayılı dosyasından yapılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda sabit olduğunu, davanın ihbarının talep ettikleri ...'nın davaya konu İstanbul 27. İcra Müdürlüğü'nün 2012/16150 E.sayılı dosyasında davacı ile birlikte borçlu olan gayrimenkul satıcısı olduğunu ileri sürerek adı geçene davanın ihbarını, davanın reddi ile % 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda toplanan delillere göre; taraflar arasındaki uyuşmazlığın konut destek kredisi (konut finansmanı) sözleşmesinden kaynaklanıp Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un (4077 sayılı yasa 3. Ve 10....

                    Faiz oranının sabit olarak belirlenmesi halinde, sözleşmede yer verilmek suretiyle bir yada birden fazla ödemenin vadesinden önce yapılması durumunda konut finansmanı kuruluşu tarafından tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilebilir. Erken ödeme ücreti gerekli faiz indirimi yapılarak hesaplanan ve tüketici tarafından konut finansmanı kuruluşuna erken ödenen tutarın %2'sini geçemez. Oranların değişken olarak belirlenmesi halinde tüketiciden erken ödeme ücreti talep edilemez" hükmü yer almakta olup, yasal düzenlemeye uygun olarak çıkartılan Konut Finansmanı Sisteminde Erken Ödeme İndirimi ve Yıllık Maliyet Oranı Hesaplama Usul ve Esasları Hakkındaki Yönetmeliğin 4’ncü maddesinde Erken ödeme işlemi tanımlanmıştır buna göre; "Erken ödeme; tüketicinin konut finansmanı kuruluşuna borçlandığı toplam tutarı veya vadesi gelmemiş bir veya birden çok taksidin vadesinden önce ödemesini" ifade etmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu