Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder" hükmüne yer verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun "Sulh hukuk mahkemelerinin görevi" başlığı altındaki 4. maddesinde de "(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları.... görürler" hükmüne yer verilmiştir. (1086 sayılı HUMK'nun 8/II-1 maddesinde de dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği şeklinde benzer düzenlemeye...

    -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, kira sözleşmesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve ... Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi ... ... 13.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 27.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, işyeri sigorta sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, rücuen tazminat istemine ilişkin uyuşmazlığın taraflar arasındaki kira sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın kira sözleşmesinden değil haksız fiilden kaynaklanan tazminat davası olduğunu belirterek görevsizlik kararı vermiştir. Somut olayda uyuşmazlık 6102 sayılı TTK.nin 1472 (6762 sayılı TTK.nin 1301) maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili isteminden ibarettir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kira tespiti hukukuna ilişkin davada Ümraniye 1. Asliye Hukuk ve 1. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, kira bedelinin indirilmesi ve ayıptan dolayı 3900 .- YTL. zararın davalıdan alınması istemidir. Dosya kapsamından, taraflar arasında 20.01.2005 tarihinden geçerli (1) yıl süreli kira sözleşmesi düzenlendiği, aylık kira bedilinin 1200.- YTL.'den 800.-YTL'ye indirilmesinin istendiği, dükkan ve bodrum olan kiralananın ... suları nedeniyle zarar görmesi sonucu kiralananın ayıplı olduğunun iddia edildiği anlaşılmaktadır. H.Y.U.Y.nın 8/II-1 md. göre "kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları" sulh hukuk mahkemesinin görevi kapsamındadır....

          Dava tarihinde yürürlükte bulunan HUMK'nın 8/2. fıkrasında; değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi içinde kalacağı belirtilmiştir. Ancak, muarazanın men'i davası bunlar arasında sayılmamıştır. Bu durumda görevli mahkemeyi belirlemede dava değeri olarak, bir yıllık kira bedeli esas alınır. Taraflar arasında imzalanan 17.04.2006 tarihli kira sözleşmesinde bir yıllık kira bedeli 12000,00TL olarak belirlendiğine ve bu miktar dava tarihi olan 2011 yılı görev sınırı olan 7780,00TL nin üzerinde olduğuna göre, davaya Asliye Hukuk Mahkemesinin bakması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 12.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            " hükmüne yer verilmiştir. (1086 Sayılı HUMK'nun 8/II-1 maddesinde de dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği” şeklinde benzer düzenlemeye yer verilmişti.)...

              Maddesinde de “(1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları, c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hâkimini görevlendirdiği davaları, görürler.” hükmüne yer verilmiştir. (1086 Sayılı HUMK'nun 8/II-1 maddesinde de dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların Sulh Hukuk...

                nın 8/2 maddesinde, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye akdin feshi yahut tespit (kira tespiti) davaları ile bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalara, dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağı düzenlenmiştir. Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasındaki kira sözleşmesi akdedildiği, kira süresinin sona ermesine rağmen davalının kiralananı tahliye etmediği iddiasıyla müdahalenin önlenmesini talep ettiği anlaşılmaktadır. Davanın açıklanan bu niteliği ve dayanağı itibariyle anılan fıkra kapsamına girmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, uyuşmazlığın genel hükümler uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK.'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 20.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  dava konusu şeyin değerine bakılmaksızın, kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi yahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı ve tazminat davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davaların Sulh Hukuk Mahkemelerinde görüleceği” şeklinde benzer düzenlemeye yer verilmişti.)...

                    Mahkemece, “Davanın kira sözleşmesine dayalı kira alacağı ve tazminat niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi dahilinde bulunduğundan” Mahkemenin Görevsizliğine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. HUMK.nun 8. maddesinin 2. fıkrasına göre dava konusu olan şeyin değerine bakılmaksızın kira sözleşmesine dayanan her türlü tahliye, akdin feshi veyahut tespit davaları, bu davalarla birlikte açılmış kira alacağı davaları ve bunlara karşılık olarak açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi içindedir. Ancak davacı tarafından 05.06.2007 havale tarihli dava dilekçesinde tahliye, akdin feshi veya tespit talebinde bulunulmaksızın kira sözleşmesi hükümleri gereğince ödenmesi gereken kira paralarının ve tazminatın tahsili istenmiştir. Bu durumda davanın sadece kira alacağı ve tazminat istemine yönelik olduğu açıktır. Kira alacağı davası bağımsız olarak açıldığında görevli mahkeme alacak miktarına göre tayin edilir....

                      UYAP Entegrasyonu