Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 03/03/2014 gününde verilen dilekçe ile hakaret ve tehdit eylemleri nedenine dayalı kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat, birleşen davada, davacılar ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 24/03/2014 gününde verilen dilekçe ile hakaret ve kişilerin huzur ve sükununu bozma eylemleri nedenine dayalı kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl dava ile birleşen davanın kısmen kabulü ile fazlaya ilişkin talebin reddine dair verilen 21/04/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

    KARŞI OY YAZISI Dava; kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat istemidir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ve davalı siyasetle uğraşan ve partilerinde üst düzey görev alan kişiliklerdir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında özenle vurgulandığı üzere siyasi kişilerin sıradan bir şahsa kıyasla ağır ve hatta zaman zaman incitici şekilde eleştirilebileceği kabul edilmektedir....

      saldırı nedenine dayalı maddi ve manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 03/07/2012 gününde verilen dilekçe ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kişilik haklarına saldırı nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, ... ilçesi ......

          Maddesine dayalı olarak tazminat 4500 TL ve 1500 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı, vekili katıldığı 12.09.2012 tarihli oturumda, istenilen tazminatın cezai şart niteliğinde olduğunu, cezai şartın tek taraflı olamayacağını, miktarın fahiş olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının süresinden önce iş akdini feshetmesinden dolayı cezai şart isteğinin kabulüne, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat isteminin de kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı, iş akdini haklı feshedildiği ve manevi tazminat talebinin kabulünün hatalı olduğu gerekçesi ile temyiz etmiştir....

            Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm her iki tarafça da temyiz edilmiştir.Davalının temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak Borçlar Kanununun 49. maddesi gereğince “Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namı ile bir miktar para ödenmesini dava edebilir.”Yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, davacı kat malikinin diğer kat malikleri ile birlikte, takip konusu aidat borcunu ödediği ve bu konuda her hangi bir borcunun kalmadığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla da, davacı aleyhine yapılan icra takibinin haksız olduğu anlaşılmıştır.Haksız icra takibi ve haksız haciz yapılması işlemleri sorumluluk hukuku ilke ve kuralları gereğince haksız eylem niteliğin de olup, maddi ve manevi tazminatı gerektirdiği kabul edilmektedir. Haksız haczin, takibin kişilik hakkına saldırı oluşturduğu da belirgindir....

              Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm her iki tarafça da temyiz edilmiştir. Davalının temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, Borçlar Kanununun 49. maddesi gereğince “Şahsiyet hakkı hukuka aykırı bir şekilde tecavüze uğrayan kişi, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat namı ile bir miktar para ödenmesini dava edebilir.”Yargılama sırasında yaptırılan bilirkişi incelemesi neticesinde, davacı kat malikinin diğer kat malikleri ile birlikte, takip konusu aidat borcunu ödediği ve bu konuda her hangi bir borcunun kalmadığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla da, davacı aleyhine yapılan icra takibinin haksız olduğu anlaşılmıştır.Haksız icra takibi ve haksız haciz yapılması işlemleri sorumluluk hukuku ilke ve kuralları gereğince haksız eylem niteliğin de olup, maddi ve manevi tazminatı gerektirdiği kabul edilmektedir. Haksız haczin, takibin kişilik hakkına saldırı oluşturduğu da belirgindir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı .... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 20/08/2013 gününde verilen dilekçe ile yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı ... yönünden reddine, davalı ... yönünden ise kısmen kabulüne dair verilen 20/11/2015 günlü kararın, Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı ... tarafından süresi içinde istenilmekle, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedenine dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın, davalı ... yönünden reddine, davalı ... yönünden ise kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir....

                  kabul edildiği, diğer bir anlatımla tüzel kişiler de, nitelikçe gerçek kişilerin kişiliklerine özge olanların dışında kişilik haklarına sahip olup, bunlara saldırı durumunda manevi tazminat istemeleri olanaklı olduğu, ne var ki, davalı ...'...

                    Bunun sonucu olarak davacı, kendisine karşı müteselsilen sorumlu olan kendi eşi hakkında bu eylemden dolayı, (geçimsizlik veya zina nedeniyle) boşanma davası açmadığı, manevi tazminat istemediği veya dava açıp, sonradan manevi tazminat isteğinden vazgeçtiği veya sadece kendi eşine karşı Türk Medeni Kanunu'nun 174/... maddesine dayanarak manevi tazminat davası açıp manevi tazminat aldığı hallerde; Türk Medeni Kanunu'nun 161/... maddesi gereğince kendisine karşı müteselsil sorumlu olan ve eylemin tarafı olan eşini affettiği kabul edileceğinden, eşten manevi tazminat alınan halde ise, manevi tazminatın tekliği ve bölünmezliği ilkesi gereğince davalıdan ayrıca manevi tazminat alınması mümkün olmadığından Borçlar Kanunu'nun 147/.... maddesi gereğince davalının sorumlu tutulması mümkün değildir. Açıkladığım nedenlerle sayın çoğunluğun aksi yönündeki düşünce ve kararlarına katılmıyorum. .../.../2013...

                      UYAP Entegrasyonu