Davacı, arsa sahibinin halefi olarak bu davayı açma hakkının bulunduğunu ileri sürerek, dava açmış ve açılan dava mahkemece yazılı şekilde kabul edilmiş ise de; arsa sahibi ile yüklenici davacı arasında yapıldığı bildirilen sözleşmeden kaynaklanan hakların satıcı arsa sahibi tarafından davacıya temlik edilmiş olduğuna ilişkin yazılı sözleşme sunulmamıştır. Oysa, BK’nın 163. maddesi gereğince, alacağın temliki kapsamında sözleşmeden doğan şahsî hakkın temliki, yazılı biçimde olmadıkça, geçerli olmaz. O halde, aralarında akdî ilişki kurulmadığından ve kendisine kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olduğu bildirilen arsa sahibi tarafından alacak hakkı yazılı olarak temlik edilmediğinden, yüklenici tarafından yapımı yüklenilen bağımsız bölümün bedelini davacı, davalıdan isteyemez. Varılan sonuç bu olunca da, mahkemece davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir....
Davacı, arsa sahibinin halefi olarak bu davayı açma hakkının bulunduğunu ileri sürerek dava açmış ve açılan dava mahkemece yazılı şekilde kabul edilmiş ise de; arsa sahibi ile yüklenici davalı arasında yapıldığı bildirilen sözleşmeden kaynaklanan hakların satıcı arsa sahibi tarafından davacıya temlik edilmiş olduğuna ilişkin yazılı sözleşme sunulmamıştır. Oysa, BK’nın 163. maddesi gereğince, alacağın temliki kapsamında sözleşmeden doğan şahsî hakkın temliki, yazılı biçimde olmadıkça, geçerli olmaz. O halde, aralarında akdî ilişki kurulmadığından ve kendisine, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olduğu bildirilen arsa sahibi tarafından alacak hakkı yazılı olarak temlik edilmediğinden, yüklenici tarafından yapımı üstlenilen bağımsız bölümlerin bedelini davalıdan isteyemez. Varılan sonuç bu olunca da, mahkemece davanın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir....
Davacı, arsa sahibinin halefi olarak bu davayı açma hakkının bulunduğunu ileri sürerek dava açmış ve açılan dava mahkemece yazılı şekilde kabul edilmiş ise de; arsa sahibi ile yüklenici davacı arasında yapıldığı bildirilen sözleşmeden kaynaklanan hakların satıcı arsa sahibi tarafından davacıya temlik edilmiş olduğuna ilişkin yazılı sözleşme sunulmamıştır. Oysa, BK’nın 163. maddesi gereğince, alacağın temliki kapsamında sözleşmeden doğan şahsî hakkın temliki, yazılı biçimde yapılmış olmadıkça, geçerli olmaz. O halde, aralarında akdî ilişki kurulmadığından ve kendisine kat karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafı olduğu bildirilen arsa sahibi tarafından alacak hakkı yazılı olarak temlik edilmediğinden, yüklenici tarafından yapımı üstlenilen bağımsız bölümün bedelini davacı, davalıdan isteyemez. Varılan sonuç bu olunca da, mahkemece davanın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir....
ün, yükleniciyle yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince hakettiği bağımsız bölümleri tapuda davacı şirkete devrettiği, düzenlediği 28/04/2015 tarihli temlikname ile de kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve bu sözleşmenin devrine ilişkin sözleşmeden kaynaklanan haklarını davacıya devir ve temlik ettiğinin görüldüğü, temliknameye konu olan bağımsız bölümlere ilişkin inşaatın yapılacağı taşınmaz, Esenyurt ilçesi ... Mahallesi ... ada ... parsel (yeni parsel ...) olup, temlik eden dava dışı ... ile davalı ... İnşaat arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 8. Maddesine göre inşaatın süresi 36 aydır. Temel ruhsatı, sözleşmenin imzalanmasından itibaren en geç 3 ay içinde alınmazsa, bu 3 ayın sonundan itibaren 36 aylık süre işlemeye başlayacaktır. Yine bu sözleşmenin 17. Maddesine göre gecikme halinde her bir bağımsız bölüm açan aylık 750,00 TL gecikme cezası ödeneceğinin kararlaştırıldığı, dava dışı temlik eden ...'...
Noterliğinden tasdikli 30.04.2008 tarih, 18473 Yevmiye sayısı ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmışlardır. İş bu kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre müteahhit zemin üstü üçüncü katta brüt 120 m2 bir adet daireyi inşa ederek müvekkilime verecektir. Sözleşmenin süresi de tüm arsa sahipleri ile anlaşma yapıldığı tarihten itibaren 24 ay olarak belirlenmiştir. İlkokul mezunu işçi emeklisi olan müvekkil Sözleşme yapıldıktan iki ay sonra Müteahhitin işlerin iyi, çabuk ve güvenli yürümesi açısından kat karşılığı inşaata konu olan arsa hissesinin üzerine devrini talep ettiğinden , zaten kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığı için, sözleşme ayakta olduğu için ve müteahhiti de daha önceden tanıyıp güvendiği için tapuyu müteahhide devretmekte sakınca görmemiştir....
nın 15.10.1995 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre, gerek kendisi gerekse kendisine ait yüklenici şirketin sahip olduğu haklardan aynı gün düzenlenen 15.02.2002 tarihli 858 yevmiye no'lu sözleşmedeki taahhütleri karşılığında arsa sahipleri olan davalıları ibra ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının 15.02.2002 tarihli 859 yevmiye no'lu ibranamede, 15.02.2002 tarihli 858 yevmiye no'lu taahhütte belirtilen kendisine verilecek daireler karşılığında, 15.10.1995 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi'nden kaynaklanan haklarından dolayı davalıları ibra ettiği sonucu ortaya çıkmakta olup mahkemece işin esasının incelenerek davacının talebi konusunda karar verilmesi gerekirken, aksinin kabulü ile davacının davalıları ibra ettiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....
Davanın tarafları, dava dışı arsa sahiplerine karşı kat karşılığı inşaat yapımını üstlenen yüklenicilerdir. Uyuşmazlık adi ortaklıktan kaynaklanan hakların devrine ilişkin 12.07.1999 tarihli asıl ve 21.10.2000 tarihli ek sözleşmeden kaynaklanan tapu iptâli ve tescil, olmazsa alacak istemine ilişkin bulunduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 16.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklenici sıfatı bulunan davacının sözleşme gereği kendisine kalması gereken 21 no'lu bağımsız bölüme davalı tarafından elatılması nedeniyle elatmanın önlenmesi ve tazminat istemine ilişkindir. Davacının arsa sahipleriyle imzalamış olduğu gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile kendisine kalacak bağımsız bölümler için kişisel hak kazanmış bulunmaktadır. Davacı, kişisel hakkını üçüncü kişilere karşı ileri sürme hakkına sahiptir. Davacının akidi olan arsa sahiplerinin sözleşmeden dönmeye ilişkin taleplerinin bulunmadığı durumda yüklenicinin üçüncü kişilere karşı ileri sürdüğü şahsi hak davasında taraf olmalarına gerek bulunmamaktadır. Bu nedenle sayın çoğunluğun kayıt malikinin davada taraf kılınması gerektiği görüşüne katılamamaktayız....
Dava konusu uyuşmazlık arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında sözleşmede belirtilen paylaşım oranı ve arsa hissesine göre bağımsız bölümlerin verilmemiş olması nedeniyle uğranılan zararın yüklenici ile birlikte paylaşımdan dolayı haksız zenginleşen diğer davalı arsa sahibinden müteselsilen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece sözleşmenin devam ettiği dolayısıyla davacının bir zararından bahsedilemeyeceği davacının zararının ancak kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedilmesi ve sözleşmenin tasfiyesi aşamasında değerlendirileceği gerekçesiye davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafın tazminat isteminin dayanağı taraflar arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 1. maddesinde kararlaştırıldığı üzere davacının arsa payına karşılık 577.80 m² diğer davalı ...'un 336.32 m² arsa payı bulunduğu diğer davalı ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2017/914 KARAR NO : 2022/748 DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 30/12/2019 KARAR TARİHİ : 06/10/2022 K....