İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili açısından dava konusu taşınmazla ilgili olarak idare tarafından davanın hiçbir aşamasında kamulaştırma işleminin usulüne uygun tebligat yapıldığına dair herhangi bir belge sunulmadığını, kamulaştırmasız el koyma idarenin kamulaştırma işlemi tamamlanmadan veya kamulaştırma işlemi hiçbir surette yapılmadan kişinin malına el koyma ve o mal üzerinde malikin gereği gibi tasarrufta bulunmasını önleme şeklinde tanımlandığını, kamulaştırmasız el koymanın hukuka aykırı bir işlem olduğunu, eksik incelemeye dayalı, bilirkişi ve keşif dahi yapılmaksızın, gerekli idarelere yazılması gereken müzekkereler yazılmaksızın verilen ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
No:8 Cağaloğlu Eminönü/ İSTANBUL DAVA : Tapu iptali ve Tescil (Taşınmazın Orman Niteliğinin Çekişmeli Olması Nedeniyle) İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olması nedeniyle dosya ve ekleri incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle: Müvekkili adına kayıtlı bulunan ve tapunun İstanbul ili, Kağıthane ilçesi, Merkez Mahallesi, 248DY4D pafta, 6805 ada, 72 parselinde kayıtlı bulunan ve üzerinde "orman" kısıtlaması bulunan 35 m² büyüklüğündeki taşınmaza hukuken ve fiilen el atıldığını, davalı idarenin müvekkiline herhangi bir bedel ödemesi yapmadığını, Yerleşik Yargıtay kararları gereği hukuken ve fiilen el atılan taşınmazın bedelinin kamulaştırmasız el atma hükmü gereğince taşınmaz sahibine ödenmesi gerektiğini, söz konusu kamulaştırmasız el atılması nedeniyle 20.000,00 TL tazminatın el atma tarihiden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydı ile yargılama...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/2215 KARAR NO : 2021/2409 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞİRVAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/05/2019 NUMARASI : 2017/79 ESAS, 2019/284 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Kamulaştırmasız El Koymadan Kaynaklanan) KARAR : İstinaf incelemesine konu dava, Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle Tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesi tarafından davanın kabulüne dair karar verilmiş ve davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olmakla, yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların İddia Ve Savunmalarının Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkilinin Siirt ili Şirvan ilçesi Taşlı köyü Ördekli mevkiinde kaim 108 ada 4 parsel numaralı taşınmazı üzerinden elektrik hattı ve/veya pilon kurulumu nedeniyle işlem yaptığını fakat bu hususta, taşınmazdaki işgale ve taşınmazda oluşan değer düşüklüğüne istinaden, kendisine hiçbir ödeme yapmadığını...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/07/2021 NUMARASI : 2019/30 2021/177 DAVA KONUSU : Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat ve Ecrimisil KARAR : BİRLEŞEN MERSİN 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NİN 2019/1- 6 E-K SAYILI DOSYASI DAVACILAR : 1- T22 - 2- T23 - DAVALI : KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ VEKİLLERİ : Av. İMGE KURU Av. GÖZDE ÇETİNER DAVA : Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat ve Ecrimisil DAVA TARİHİ : 02/09/2019 KARAR TARİHİ : 10/04/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 10/04/2023 Mersin 6....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa 5999 sayılı Kanunla eklenen Geçici 6. maddedeki hükümlerin 6111 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca 04.11.1983 tarihinden sonraki kamulaştırmasız el koyma işlemlerinde de uygulanacağı kabul edilmiştir. 5999 sayılı Kanunla eklenen Geçici 6. maddesinin 1. fıkrasında “taşınmazlara malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması halinde öncelikle uzlaşma yoluna gidilmesi esastır.” hükmü getirilmiştir. Ancak; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1956/1-6 sayılı kararı uyarınca idarece taşınmazına kamulaştırmasız el atılması halinde malik müdahalenin önlenmesi talebinde bulunabileceği gibi bu fiili duruma razı olması halinde el konulan yerin bedelini talep edebilir....
Maddesinin 1. fıkrasında ise “taşınmazlara malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması halinde öncelikle uzlaşma yoluna gidilmesi esastır.” hükmü getirilmiştir. Ancak; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1956/1-6 sayılı kararı uyarınca, idarece taşınmazına kamulaştırmasız el atılması halinde malik, müdahalenin önlenmesi talebinde bulunabileceği gibi bu fiili duruma razı olması halinde el konulan yerin bedelini isteyebilir. Bu hüküm uyarınca taşınmazına el konulan malik her zaman mahkemeye müracaat ederek tazminat davası açabilir. 5999 sayılı Kanunla getirilen uzlaşmaya gidilmesi hali, kişinin dava açma hakkını ortadan kaldırmaz. Kanunda, uzlaşmanın önerilmesinin amacı kişinin mahkemeye müracaat hakkını ortadan kaldırmak değil, malikin idareye başvurması halinde uzlaşma yolunun denenmesidir....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa 5999 sayılı Kanunla eklenen Geçici 6. maddedeki hükümlerin 6111 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca 04.11.1983 tarihinden sonraki kamulaştırmasız el koyma işlemlerinde de uygulanacağı kabul edilmiştir. 5999 sayılı Kanunla eklenen Geçici 6. maddesinin 1. fıkrasında “taşınmazlara malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması halinde öncelikle uzlaşma yoluna gidilmesi esastır.” hükmü getirilmiştir. Ancak; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1956/1-6 sayılı kararı uyarınca idarece taşınmazına kamulaştırmasız el atılması halinde malik müdahalenin önlenmesi talebinde bulunabileceği gibi bu fiili duruma razı olması halinde el konulan yerin bedelini talep edebilir....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekilince temyiz edilmiştir. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa 5999 sayılı Kanunla eklenen Geçici 6. maddedeki hükümlerin 6111 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi uyarınca 04.11.1983 tarihinden sonraki kamulaştırmasız el koyma işlemlerinde de uygulanacağı kabul edilmiştir. 5999 sayılı Kanunla eklenen Geçici 6. maddesinin 1. fıkrasında “taşınmazlara malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması halinde öncelikle uzlaşma yoluna gidilmesi esastır.” hükmü getirilmiştir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1956/1-6 sayılı kararı uyarınca idarece taşınmazına kamulaştırmasız el atılması halinde malik, müdahalenin önlenmesi talebinde bulunabileceği gibi bu fiili duruma razı olması halinde el konulan yerin bedelini talep edebilir....
Maddesinin 1. fıkrasında “taşınmazlara malikin rızası olmaksızın fiili olarak el konulması sebebiyle malik tarafından ilgili idareden tazminat talebinde bulunulması halinde öncelikle uzlaşma yoluna gidilmesi esastır.” hükmü getirilmiştir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1956/1-6 sayılı kararı uyarınca idarece taşınmazına kamulaştırmasız el atılması halinde malik müdahalenin önlenmesi talebinde bulunabileceği gibi bu fiili duruma razı olması halinde el konulan yerin bedelini talep edebilir. Bu hüküm uyarınca taşınmazına el konulan malik her zaman mahkemeye müracaat ederek tazminat davası açabilir. 5999 sayılı Kanunla getirilen uzlaşmaya gidilmesi hali kişinin dava açma hakkını ortadan kaldırmaz. Kanunda, uzlaşmanın önerilmesinin amacı kişinin mahkemeye müracaat hakkını ortadan kaldırmak değil, malikin idareye başvurması halinde uzlaşma yolunun denenmesidir. İdare uzlaşma talebinde bulunan malik ile uzlaşma görüşmelerine başlamakla yükümlüdür....