karayolu haline gelen taşınmaz müvekkilince kullanılmayacak hale geldiğini, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile, haksız el koyma nedeni ile 1.500 TL tazminat ile taşınmazın zirai faaliyette kullanılmaması nedeniyle 1.000 TL ecrimisil taleplerinin el koyma tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte tahsiline, fazlaya dair hakları saklı tutulmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353. maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat ve ecrimisil talebine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz ile ilgili acele el koyma davası Tortum Asliye Hukuk Mahkemesi 10/06/2011 tarih, 2011/138 Esas, 2011/211 Karar sayılı ilamı ile karara bağlanarak taşınmaza el atılmıştır....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiğini, acele el koyma bedeli tenzil edilmeksizin hüküm kurulmasının isabetsiz olduğunun, hükme esas verilerin hatalı olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, davaya konu taşınmaza, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Öte yandan irtifak geçen alan için belirlenecek irtifak hakkı bedeli, bu alanın (irtifak geçen bölümün) tamamı kamulaştırılmış olsaydı bulunacak bedelin, arazilerde %35'inden, arsalarda ise %50'sinden fazla olamaz....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Dava konusu taşınmazın bedelinin yüksek belirlendiğini, acele el koyma bedeli tenzil edilmeksizin hüküm kurulmasının isabetsiz olduğunun, hükme esas verilerin hatalı olduğunu beyanla istinaf yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, davaya konu taşınmaza, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat davalarında, Kamulaştırma Kanununun değer biçmeye ilişkin hükümleri kıyasen uygulanır. Kamulaştırmasız el atma talebinde bulunabilmek için idarenin taşınmaza hukuken veya fiilen el atması ve sahibinin tasarrufunu engellemesi gerekir. Öte yandan irtifak geçen alan için belirlenecek irtifak hakkı bedeli, bu alanın (irtifak geçen bölümün) tamamı kamulaştırılmış olsaydı bulunacak bedelin, arazilerde %35'inden, arsalarda ise %50'sinden fazla olamaz....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK.nun 15.12.2010 gün ve 2010/5- 662/651 sayılı kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, İdarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
için, arsa payına düşen 55.930,00- TL. kamulaştırmasız el koyma tazminatıyla, 2.761,00- TL ecrimisil tazminatının, T2'in 5 no'lu bağımsız bölümü için, arsa payına düşen 55.930,00- TL. kamulaştırmasız el koyma tazminatıyla, 2.761,00- TL ecrimisil tazminatının, T8'in 4 no'lu bağımsız bölümü için, arsa payına düşen 55.930,00- TL. kamulaştırmasız el koyma tazminatıyla, 2.761,00- TL. ecrimisil tazminatının, T5, -T1 GÜNEL -T3'ın hisseleri oranında, 12 no'lu bağımsız bölümü için, arsa paylarına düşen toplam 55.930,00- TL kamulaştırmasız el koyma tazminatıyla birlikte toplam 2.761,00- TL. ecrimisil tazminatının, T10'in 10 no'lu bağımsız bölümü için, arsa payına düşen 55.930,00- TL kamulaştırmasız el koyma tazminatıyla, 2.761,00- TL. ecrimisil tazminatının, T4'in 7 no'lu bağımsız bölümü için, arsa payına düşen 55.930,00- TL. kamulaştırmasız el koyma tazminatıyla, 2.761,00- TL. ecrimisil tazminatının, dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara...
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16/05/1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15/12/2010 gün ve 2010/5- 662/651 kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Bu durumda; Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16/05/1956 gün ve 1/6 sayılı kararı ile HGK'nun 15/12/2010 gün ve 2010/5- 662/651 kararı da gözetildiğinde, uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı idarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin eyleminin mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip olduğu bu şekilde kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu, idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibi davacının, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini, eş söyleyişle idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği açıktır....
Köyü 712 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Dosya içeriğine göre; dava konusu 712 parsel sayılı taşınmazın davalı idare tarafından kamulaştırma işleminin yapıldığı ve kamulaştırma evrakının noter aracılığıyla kamulaştırma tarihindeki maliki ... 'a 05.01.1978 tarihinde tebliğ edildiği, kıymet takdirinin yapıldığı, malikinin süresinde herhangi bir yargı yolu başvurusunda bulunmadığı, davacının ise 15.08.1988 tarihinde taşınmazı satın aldığı anlaşılmıştır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/02/2022 NUMARASI : 2021/200 2022/66 DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi (Kamulaştırmasız El Koyma Nedeniyle) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili Esenyurt ilçesi 3035 ada 1 parsel sayılı 440,70 m² alanlı taşınmazın müvekkilleri adına kayıtlı olduğunu, müvekkillerine ait arsa vasıflı taşınmazın üzerinden 154 kV’lik Ambarlı-Yıldıztepe II enerji nakil hattı ve 154 kV Ambarlı-Davutpaşa enerji nakil hattı geçtiğini, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6. maddesini başlığıyla birlikte değiştiren 6487 sayılı kanunun 21. maddesi ile uzlaşma usulüne müracaat edilmesi dava şartı olarak düzenlendiğinden 30/03/2018 tarihinde davalı kuruma müracaatla uzlaşma müracaatında bulunulduğunu, davalı kurumca 1970 ve 1972 yıllarında taşınmaz maliklerine ödeme yapıldığı gerekçesiyle uzlaşma başvurularının dikkate alınmadığını, davalının yüksek gerilim eneıji nakil hattı tesis ederek kamulaştırmasız el attığı taşınmazda...