Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya kapsamından, davacının 10/07/2009 tarihinde asıl ve 09/08/2010 tarihinde birinci birleşen davayı açarak davalı işyerinde çalışmakta iken 08/10/2001 tarihinde kazası geçirdiğini iddia edip 100,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminat istediği, 18/07/2011 tarihinde ikinci birleşen davayı açarak 13/04/2005 tarihinde kazası geçirdiğini ileri sürüp 100,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminat istediği, 22/07/2011 tarihinde üçüncü birleşen davayı açarak 29/12/2003 tarihinde kazası geçirdiği iddiasıyla 100,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi istediği, son olarak yine 22/07/2011 tarihinde dördüncü birleşen davayı açıp 26/07/2008 tarihinde kazası geçirdiğini ileri sürüp 100,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminat istediği, asıl ve birinci birleşen davanın aynı kazasına ilişkin oldukları halde diğer birleşen dava dosyalarının farklı tarihlerde geçirildiği iddia olunan kazalarına ilişkin oldukları, mahkemece kusur raporu aldırılmadığı, 08/10/2001 tarihinde geçirildiği iddia...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre; davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2- Dava, kazası sonucu sürekli göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

      'nin maddi tazminat talebinin reddine, 11250,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. A- İş kazası sonucu sürekli göremezlik nedeniyle uğranılan zararın giderilmesi amacıyla açılan maddi ve manevi tazminat davalarında; zamanaşımı süresi gerek olay tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı yasanın 146. maddesi gereğince haksız fiilin meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır. Somut olayda; davaya konu olayın 24/01/2005 tarihinde meydana geldiği, davacılar vekilinin davacılar ... ve ... yönünden maddi tazminat taleplerini 26/05/2015 tarihinde harçlandırarak ıslah yolu ile artırdığı, şu halde yasada öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından ıslah dilekçesi ile artırılan maddi tazminat taleplerinin zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalıdır....

        Bu yeni düzenlenme ile 818 sayılı Borçlar Kanununun yürürlük zamanında içtihatlarla düzenlenen husus yasa koyucu tarafından açıklığa kavuşturulmuş ve yaralanan sigortalının yakınlarının manevi tazminat davası bakımından hak sahipliği durumu ön şartı olarak "ağır bedensel" zarar koşulunu getirmiştir. Bu açıklamalardan, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda kazası nedeniyle ağır bedensel zarara uğrayan sigortalının yakınlarının manevi tazminat talep etme haklarının bulunduğu hususunda tartışma bulunmamaktadır....

          Yapılacak , İş Kanununun 77. maddesi ile yönetmelik hükümleri göz önünde tutularak 3 kişilik trafik güvenliği uzmanı bilirkişiden oluşan bilirkişi kurulundan kusur raporu almak, davacı babanın maddi tazminat istemini reddetmek, davacı annne açısından ise, SGK Başkanlığını hasım göstererek kazası sigorta kolundan kendisine ölüm geliri bağlanması gerektiğinin tespiti davası açması için davacı anneye önel vermek, dava açılması halinde açılan bu davayı 6100 sayılı HMK'nun 165/2. maddesi gereğince, eldeki tazminat davası için bekletici mesele yapmak, kesinleşen mahkeme kararı ile annenin davası reddedilmiş ise annenin de maddi tazminat isteminin reddine karar vermek, açılan tespit davası kabul edilmiş, kesinleşmiş ve bununla birlikte anneye gelir bağlanmış ise hüküm tarihine en yakın tarihteki veriler gözetilerek davacı annenin maddi zararını hesaplatırarak Kurumca davacı anneye bağlanan gelirlerin ilk peşin sermaye değerinin rücuya tabi kısımını maddi tazminat miktarından...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, kazası sonucu maluliyetinden doğan manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacıların eş, baba ve oğulları olan sigortalı İsmail Aykanat'ın geçirdiği kazası nedeniyle eş, anne babası ile çocuklarının manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece; davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir....

              Davacı vekili 10.05.2010 tarihli dava dilekçesinde 8.848,00TL maddi, 10.000,00TL manevi tazminat talebinde bulunmuş; Davacı sigortalıya Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 14.04.2014 onay tarihli 141.772,54TL peşin sermaye değerli gelirin bağlanmış olup; yargılama aşamasında alınan 11.03.2015 tarihli hesap bilirkişisi raporunda, davacının maddi zararı 77.613,01TL olarak hesaplanmış, SGK Başkanlığı tarafından bağlanan kazası geliri ile bakiye maddi zararının kalmadığı tespit edilmiştir....

                Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Kurum tarafından kazası olarak kabul edilip edilmediğinin belli olmadığı anlaşılmaktadır. kazası nedeniyle açılan tazminat davalarında öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğinde olup olmadığının tespiti ön sorundur. Yapılacak ; Kurumdan kazası tahkikatına ilişkin evrakların getirtilerek davaya konu zararlandırıcı olayın kazası olup olmadığının sonucuna göre davacı tarafa olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise sigortalının yakınlarına bağlanacak gelirler sorularak çıkacak sonuca göre yeniden hesap raporu alıp bir karar vermektir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır....

                İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi giderek kazası sigorta kolundan sürekli göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermekten ibarettir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

                  Somut olayda dosya kapsamına göre kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir....

                    UYAP Entegrasyonu