Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; davanın faturadan doğan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davalı tarafın borcu kabul etmediği, ----- raporlarında davacı yan tarafından teklife konu hizmetin davalı yana verildiği kanaatine varıldığı, davalı tarafından davaca tarafça takibe konu edilen fatura ile ilgili müvekkili şirkete herhangi bir iş yapılmadığı belirtilmiş ise de; ----- tutarlı fatura düzenlendiği, faturanın düzenlendiği tarihten önce ----tarihlerinde kısmı ödemeler yapıldığı, kısmi ödeme yapılmasından sonra davalının hizmetin verilmediği yönündeki iddiasının dinlenemeyeceği, mahallinde yapılan keşifler, tanık beyanları ve ----raporlarıyla da davacı yan tarafından teklife konu hizmetin davalı yana verildiği, alacağın faturaya dayalı olması ve likit olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin yerinde olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

    Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde davaya ---olup olmadığı, ayıplı ise; ayıplı misliyle değiştirilmesinin veya bedelinin iadesinin gerekip gerekmediği, davalıya husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği noktasındadır. Davanın Hukuki Niteliği: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklı ayıp iddiasına dayalı ayıplı malın ayıpsız benzeri ile değiştirilmesi davasıdır. Davanın Hukuki Sebebi: Türk Borçlar Kanunu(TBK)'nun 227.maddesindeki; " Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1.Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme, 2.Satılanı alıkoyup ayıp oranında -------- indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır....

      Bir başka anlatım ile hizmeti satın alan tüketicinin başkaca bir seçimlik hakkının bulunmadığı açıktır. ... şeklinde hizmet vermenin sağladığı hak ve yetkiye dayalı olarak, bu hakkın kötüye kullanıldığının veya hukuki ayıplı olarak hizmet verildiğinin ... sürülmesi halinde, devlet denetiminin yanında böyle bir davanın dinlenebileceği kuşkusuzdur. 4077 sayılı yasanın 4. ve 4/A maddelerinde, BK.nun 194. maddesindeki düzenlemeden farklı olarak maddi ve hukuki ayıplar yanında ekonomik ayıplar da sayılmıştır. Ekonomik ayıpta ise, satılan mal veya hizmetin verimi, getirdiği kar, vergiden muafiyeti veya gizli ücretlendirilmesi gibi iktisadi vasıflarının eksik ve ayıplı olması söz konusu olabilir. İktisadi bir işletme şeklinde hizmet satan davalının karlılık esasına dayalı ücretlendirme yapması olağandır. Ancak verilmeyen bir hizmetin ücretlendirilmesi hukuken himaye edilemez....

        Turizm A.Ş tarafından ayıplı olarak yerine getirildiği anlaşılmakta olup, mahkemece ayıplı ifa nedeniyle ödenen tur bedelinin tümünün iadesine karar verilmişse de, davalı şirket tarafından sözleşme kapsamında ayıplı da olsa hizmetin bir bölümünün ifa edildiği, Dures ve Duprovnik Limanlarının davacı ve diğer yolcular tarafından gezilip görüldüğü, 7 gece 8 günlük gezinin 4.gününde sonlandırıldığı göz önüne alındığında, ödenen tur bedelinin tamamının iadesine karar verilmesi isabetli değildir. O halde mahkemece, hak ve menfaatlerin dengelenmesi açısından, ayıplı da olsa davacıya verilen hizmetin karşılığı tespit edilerek, tespit edilecek bu miktarın mahsubundan sonra kalan tur bedelinin iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde ödenen tüm tur bedelinin iadesine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın yerel mahkemenin gerekçeli kararında açıkça belirtildiği üzere, yanlar arasındaki sözleşme gereğince davalının konaklama hizmetlerini gereği gibi yerine getirmediğinden asıl davanın ayıplı hizmet ve bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit; birleşen davaların ise maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkin olmasına ve böylece mahkemenin benimsemesine göre, uyuşmazlığın tacirler arası hizmet sözleşmesinden kaynaklanmasına, bu tür uyuşmazlıkların tacirler arası hizmet sözleşmesi niteliğinde kabul edildiği yolunda son Başkanlar Kurulu toplantılarında kararlaştırılarak görevli dairenin Yüksek 23. Hukuk Dairesi olduğunun belirlenmesine göre, dosyanın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 23. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 15.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            İcra dosyasına sunulan itiraz takibe konu faturaların davalı kayıtlarında bulunmadığı yönünde ise de cevap dilekçesinde davalı, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin 2 ay sürdüğünü belirterek verilen hizmetin ve yemeklerin ayıplı olduğunu bildirdiğinden dosyadaki uyuşmazlığın davacı tarafından verilen hizmetin ayıplı olup olmadığı noktasında toplandığı kanaatine varılmış, davacı tarafından icra takibine konu faturalar sebebiyle hizmet verildiği, bir kısım borcun ödendiği ancak icra takibine konu edilen bakiye borcun davalının ayıp iddiasına dayanarak ödenmediği hususları çekişmesiz kabul edilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki ayıplı malın yenisi ile değiştirilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davacı şirket adına satın alınan cep telefonunun ayıplı olduğu iddiasına dayalı misli ile değiştirilmesi talebine ilişkindir. Mahkemece, davacının davalı ...Ş'nin kurumsal abonesi olduğu, bu abonelik ilişkisi çerçevesinde cep telefonu satın alındığı, ticari şirket olan davacının tüm işlemlerinin ticari olmasının asıl olduğu taraflar arasındaki ilişkinin ticari olması nedeniyle davaya bakmanın Asliye Ticaret Mahkemesinin görevi dahilinde bulunduğu gerekçeleriyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, kararı davacı vekili temyiz etmiştir....

                Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkeme tarafından iki otel arasındaki farkın hükmedilmesinin hatalı olduğunu, hizmetin ayıplı olması nedeniyle fatura bedeli olan 4.137,12 TL hükmedilmesi gerektiğini, tayin edilen manevi tazminat nedeniyle az olduğunu, davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunması nedeniyle ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....

                Mahkemece, bozma ilamına uyulmuş, ancak araç üzerindeki haciz kaldırılmadan, araç ayıptan ari hale getirilmeden davacı ayıp iddiasına dayalı olarak davalılardan talepte bulunamaz, maldaki ayıp iddiasına dayalı bedel iadesi ve tazminat isteminin yasal koşullarının oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Satışa konu araç üzerinde, dava tarihinden önce 2006 yılında, davacının SGK ve OGS borçları nedeni ile haciz işlemi uygulandığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık olmadığı gibi dosya kapsamı ile de bu husus sabittir.Dava konusu aracın her türlü takyidattan ari olarak tesliminin mümkün olmaması nedeniyle,bedel iadesi ve yenisiyle değiştirilmesi istenemez ise de,bu durumda talep 4077...

                  Gerek satılan ürünle birlikte verilen ve patlayan su hortumunun davalı tarafa ait olması gerekse de ürünün usulüne uygun olarak montaj edilmemesi veya üreticinin öngördüğü talimatlara uygun olarak montaj edilmesinden kaynaklanan hasarlardan üreticinin sorumlu olması nedeniyle davacının tespit edilen 14.709,00 TL zararının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Davacı taraf her ne kadar manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de ürünün hatalı montajı veya ürünle birlikte verilen ve montajda kullanılan hortumun ayıplı olmasının davacının kişilik haklarına zarar veren eylemler niteliğinde olmadığı anlaşılmakla manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur."...

                  UYAP Entegrasyonu