Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı ... aleyhine 21/12/2010 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın... yönünden sıfat yokluğundan reddine, davalı ... yönünden kabulüne dair verilen 15/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı .... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı... aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalı ...'nin diğer davalı ... yönelik temyizine gelince; dava, davalı idarenin idari eyleminden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir....

    Davacı ....aleyhine 03/01/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın, ... yönünden taraf sıfatı yokluğundan reddine, davalı ... yönünden kabulüne dair verilen 15/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi .... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalı ... aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalı.... yönelik temyizine gelince; dava, davalı idarenin idari eyleminden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir....

      nin diğer davalı .... yönelik temyizine gelince; dava, davalı idarenin idari eyleminden kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı ... A.Ş. yönünden istemin kabulüne, davalı .... yönünden ise sıfat yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı idarenin ve yüklenici firma olan .... sulama kanalı yapımı sırasında gerekli dikkat ve özeni göstermediğini, su kanalının patlaması sonucunda taşınmazının bozulduğunu, ağaç ve ürün zararı oluştuğunu belirterek dava açtığından, davalı ....yönünden istemin hizmet kusuruna dayandığı sonucuna varılmaktadır. Hizmet kusurundan doğan zararlardan dolayı İdari Yargılama Usulü Yasası’nın 2/1-b maddesi gereğince idareye karşı, idari yargı yerinde tam yargı davası açılması gerekir. Yargı yolu konusu dava şartlarından olup (HUMK'un 4/2-b ileri sürülmese bile yargılamanın her aşamasında mahkemelerce kendiliğinden gözetilir....

        Başkanlığını hizmet kusuru nedeniyle dava etmiştir. Kamu hizmeti görmekle yükümlü olan belediyeler, kamu hizmeti sırasında verdikleri zararlardan dolayı özel hukuk hükümlerine tabi değildirler. Kamu tüzelkişilerinin yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir. Yargı yolu kuralları kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece kendiliğinden (re'sen) dikkate alınması zorunludur. O halde mahkemece, adli yargının yargı yolu bakımından görevsiz bulunması nedeniyle davalı ... yönünden dava dilekçesinin yargı yolu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

          Hukuk Dairesi Esas: 2018/811 Karar: 2018/8527 03/10/2018) Bu sebeple; dava, davalı Belediye Başkanlığının hizmet kusuru iddiasına dayalı olarak açıldığından idari yargı görevli olup yargı yolu nedeniyle HMK 114- 115.maddeleri uyarınca davanın reddine" karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 110. maddesi ile idari yargı kararları ve Uyuşmazlık Mahkemesinin kararlarına göre somut olaya ilişkin davanın adli yargıda görülmesi gerektiğini, görevsizlik kararının hukuka aykırı olduğunu belirtmiştir. HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava ve uyuşmazlık, hizmet kusurundan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

          Dava konusu edilen olayda davacı, dava dışı kişiden satın aldığı arsanın gerçekte 262 m2 olduğu halde kayda 362 m2 olarak yazıldığını, dava dışı satıcıya 362 m2 arsa parası ödediğini, sorunun idarenin hizmet kusurundan kaynaklandığını iddia etmiştir. Mahkemece davacının, davalı ... tarafından yapılan hatalı işlem sebebiyle zarara uğradığı kabul edilmiştir. Ancak mahkeme, davacının dava dışı satan kişi aleyhine sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre dava açmak yerine belediye aleyhine dava açmasının doğru olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar vermiştir. Davalı ... bir kamu tüzel kişisidir. Kural olarak, işlem ve eylemleri kamu hukukunu ilgilendirir. Somut olayda, davalının yasa ile kendisine verilen görevde kusurlu davrandığı iddia edilmiştir. Görevin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesi hizmet kusuru niteliğindedir....

            Bunun sonucu olarak, kamu görevlilerinin veya bunların kullandıkları araç ve gereçlerin kusur, ihmal ve hatalarından dolayı kamu hizmetinin yerine getirildiği sırada kişilerin zarar görmesi halinde meydana gelecek kusur kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Burada, kamu görevlisinin hizmetten ayrılabilen kişisel kusurundan bahsetmek kesinlikle mümkün değildir. Kamu görevlisinin buradaki kusuru hizmet kusurunu oluşturur. Hizmetten ayrılabilen kişisel kusur ise kamu hizmeti ile ilgisi olmayan kamu görevlisinin özel hayatı ile tamamen özel tutum ve davranışlarından kaynaklanan bir kusurdur. Konunun iyi anlaşılabilmesi için örnek vermek gerekirse: Sabahleyin aracı ile kamu hizmetini yapmak için çalıştığı hastaneye gelen doktorun, aracını park ederken kendisinden önce tedavi olmak için hastaneye gelmiş olan bir hastanın aracına çarpıp zarar vermesi halinde bu, doktorun kamu hizmetiyle alakalı olmayan kişisel kusurudur....

              Bunun sonucu olarak, kamu görevlilerinin veya bunların kullandıkları araç ve gereçlerin kusur, ihmal ve hatalarından dolayı kamu hizmetinin yerine getirildiği sırada kişilerin zarar görmesi halinde meydana gelecek kusur kamu kurumunun hizmet kusurunu oluşturur. Burada, kamu görevlisinin hizmetten ayrılabilen kişisel kusurundan bahsetmek kesinlikle mümkün değildir. Kamu görevlisinin buradaki kusuru hizmet kusurunu oluşturur. Hizmetten ayrılabilen kişisel kusur ise kamu hizmeti ile ilgisi olmayan kamu görevlisinin özel hayatı ile tamamen özel tutum ve davranışlarından kaynaklanan bir kusurdur. Konunun iyi anlaşılabilmesi için örnek vermek gerekirse: Sabahleyin aracı ile kamu hizmetini yapmak için çalıştığı hastaneye gelen doktorun, aracını park ederken kendisinden önce tedavi olmak için hastaneye gelmiş olan bir hastanın aracına çarpıp zarar vermesi halinde bu, doktorun kamu hizmetiyle alakalı olmayan kişisel kusurudur....

                Kamu tüzel kişilerinin, yasalar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkilerin kullanılması sırasında oluşan zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olup, bu zararların tazmini amacıyla anılan idarelere karşı hizmet kusurlarına dayalı olarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanun’un 2. maddesi hükmü uyarınca idari yargı yerinde tam yargı davası ikame edilmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 04.11.2015 tarih ve 2015/17-731, 2015/2366 K. (ve 5 adet emsal dosya) sayılı kararı ile de; "davalının hizmet kusuruna dayalı zararın tazmini için açılan eldeki davanın bir tam yargı davası olması nedeniyle davada idari yargı mercileri görevli olduğundan yerel mahkemece dava dilekçesinin yargı yolu bakımından reddine karar verilmesi gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır." denilmek suretiyle hizmet kusuruna dayanılarak açılan davalarda idari yargının görevli olduğu belirtilmiştir....

                  Hizmet kusurundan kaynaklanan davaların idari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanunun 2. maddesi hükmü uyarınca idare aleyhine idari yargı yerinde tam yargı davası olarak ikame edilmesi gerekmektedir. Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup mahkemece re'sen (kendiliğinden) dikkate alınması zorunludur. Bu durumda davalı ... aleyhindeki davanın hizmet kusuruna dayanılarak açıldığının anlaşılmasına göre yargı yolu yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı olduğu biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Başkanlığına geri verilmesine 29.9.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu