Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Muris, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirkedir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde, bankanın poliçe teminatı kapsamında kalan bakiye kredi alacağını, öncelikle sigorta şirketinden tahsil etmesi gerekir. Sigorta şirketi lehtar konumunda olduğundan, bankaya karşı tüketicinin sağlık sorunları olduğunu, örneğin, kalp hastası veya kanser hastalığını gizlediğini ileri süremez. Çünkü, sigorta poliçesini düzenleyen, sigorta şirketinin kendisi veya yetkili acentesidir....

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/350 Esas KARAR NO : 2022/271 DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 20/08/2020 KARAR TARİHİ : 16/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davacıların murisi ...' ın ... kredi çektiğini, bu kredi nedeniyle ... tarihinde ... Sigortası yaptırdığını, murisin ... tarihinde ölmesine rağmen ve davalıya gönderilen ihbarnameye rağmen davalı tarafın murisin kronik hastalığını sakladığı gerekçesi ile kendilerine ödeme yapmadığını belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ... TL nin ... tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini talep etmişlerdir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/303 Esas KARAR NO : 2022/667 DAVA : Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan Davalar (Alacak) DAVA TARİHİ : 07/04/2022 KARAR TARİHİ : 20/09/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan Davalar (Alacak) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Vekil edenlerinin anneleri ...'nın mirasçısı olduğunu, ... Bankası garantili hayat emeklilik sigortası yaptırdığını ve daha sonra salgına yakalanarak Covid-- 19 nedeni ile hayatını kaybettiğini, ...'...

      İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili; hiçbir yasal mevzuatta hayat sigorta sözleşmesi var ise, alacaklı bankanın öncelikli bu hayat sigortası kapsamında alacak tahsiline çabalaması, eğer sigorta şirketinden alacağının tam olarak alamaz ise, sigorta şirketine karşı hukuki yolları tüketmesi bundan sonra alacağı kalır ise, asıl borçlunun mirasçılarına yönelmesine gerektiğine dair bir düzenleme bulunmadığını, tam aksine TMK 589 ve 641. Maddeleri gereğince, mirasçıların tereke borçlarından müteselsilen borçlu olduklarını, Yargıtayın son kararlarına göre (Yargıtay 19. Hukuk dairesinin 2018/1826 Esas, 2019/4378 Karar sayılı ve 17.09.2019 tarihli kararı) hayat sigortası kapsamında alacaklı bankanın sigorta şirketine karşı husumet yöneltmek zorunda olmadığını, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüştür....

      sorusuna hayır yanıtı verdiğini ve hastalığını gizlediğini, müteveffanın vefatına neden olan bu hastalığı sigortalanma esnasında beyan etmekten kaçındığını, bu nedenle davalı şirketin sigorta poliçesi kapsamında tazminat ödemesinin hukuken mümkün olmadığını, anılan nedenlerle davacıların hukuki mesnetten yoksun talebinin reddini savunmuştur. Mahkemece iddia savunma toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın reddine karar verimiştir. Dava, tüketici kredisi nedeni ile hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Sigorta sözleşmesi kurulurken sigortalıya yüklenen doğru bilgi verme (ihbar) yükümlülüğünü düzenleyen 6762 sayılı TTK'nın 1290. maddesi (6102 sayılı TTK 1435,1439 ve 1440. maddeler) Yargıtay'ın yerleşik kararları ile hayat sigortalarında da uygulanmaktadır. Hatta anılan bu düzenleme, Hayat Sigortası Genel Şartlarının C-2.2. maddesi ile sözleşme hükmü halini almıştır....

        Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. İnceleme 6100 sayılı HMK 'nın 355. maddesi hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır. Dava hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasıdır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde hak sahiplerinin yükümlülüklerini düzenleyen Hayat Sigortaları Genel Şatlarının A.6 maddesinde "Hak sahipleri, rizikonun gerçekleştiğini öğrendiği tarihten itibaren durumu 5 gün içinde sigortacıya bildirmek zorundadırlar." denilmektedir. TTK'nun 1427/2 maddesinde "Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitirince ve her halde 1446' ncı maddeye göre yapılacak ihbardan 45 gün sonra muacel olur. Can sigortaları için süre 15 gündür..." Denilmektedir....

        Hukuk Dairesi -K A R A R- Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 20.01.2017 gün ve 2017/1 sayılı İşbölümü Kararı uyarınca, sigorta (hayat, mal, sorumluluk ve deniz sigortaları) ve ilişkilerinden ve sigorta sözleşmesinden kaynaklanan prim alacaklarına ilişkin davalar sonucu verilen hüküm ve kararlarının temyiz incelemesinin Yargıtay 11. Hukuk Dairesine ait olduğu belirlenmiştir. Dosya içeriğine göre dava, ... sigorta sözleşmesinden kaynaklanan prim alacağı istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 20.01.2017 gün ve 2017/1 sayılı İşbölümü Kararı uyarınca temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışında olup Yargıtay 11. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünüldüğünden ve anılan Dairece de görevsizlik kararı verildiğinden aynı Kanunun, 6723 sayılı Kanunun 21. maddesiyle değişik 60/3 maddesi uyarınca görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu’na gönderilmesine karar vermek gerekmiştir....

          Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre;Davacının talebi olan 20.000,00 TL’den 10.000,00 TL’ye ilişkin kısmına ilişkin davanın reddine, Davacının, davalıdan alabileceği 10.000,00 TL üzerinde Ziraat Bankası A.Ş.’nin rehin hakkı olması nedeni ile ve Ziraat Bankası A.Ş’nin davacıya 10.000,00 TL verilmesine muvafakat etmemesi nedeni ile diğer 10.000,00 TL’ye ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, hayat sigortası sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dava tarihinde yürürlükte bulunan mülga 6762 sayılı TTK 1329(6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 1493/7) maddesinde "üçüncü bir şahsın lehine yapılan hayat sigorta mukavelesinden doğan hak ve menfaatleri sigortacıdan talep ve tahsil salahiyetinin doğrudan doğruya o kimseye ait olduğu" öngörülmüştür. Somut uyuşmazlıkta, davaya konu hayat sigorta sözleşmesinde dain-i mürtehin; Ziraat Bankası ...dir....

            Hukuk Dairelerinin görevi ise "6102 sayılı Türk Ticaret Kanununda yer alan ticari işletme, ticaret sicili ve unvanı, haksız rekabet, ticari defterler, acente, şirketler (anonim, limited, kollektif ve komandit), kıymetli evrak (poliçe, bono, çek ve diğerleri), yolcu ve eşya taşıma, deniz ticareti (gemi, donatma iştiraki, deniz kazaları, deniz taşımaları), sigorta (hayat, mal, sorumluluk ve deniz sigortaları) ve ilişkilerinden ve sigorta sözleşmesinden kaynaklanan prim alacaklarına ilişkin davalar ile 6098 sayılı TBK'nın 520 vd. maddelerinde düzenlenen simsarlık (tellallık) sözleşmesinden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar, "dır. Dolayısıyla istinaf konusu yapılan ilk derece mahkemesi kararının incelenmesinde Dairemiz görevli değildir.Açıklanan nedenlerle, Dairemizin iş bölümü yönünden görevsizliğine, dosyanın görevli ve iş bölümü bakımından yetkili İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12.13.14. ve 43. Hukuk Dairelerine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....

              DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, Hayat Sigortası Poliçesinden Kaynaklı Tazminat davasıdır. Eldeki uyuşmazlığa konu davada sorun, ticari nitelikteki kredi sözleşmesi nedeniyle yapılan hayat sigortasından doğan tazminat isteminde, davacıların murisinin kredi nedeniyle tacir mi yoksa hayat sigortası hizmeti bakımından tüketici mi sayılacağı noktasında toplanmaktadır. Davacılar murisi ...'ın dava dışı bankadan kredi kullandığı ve kullanılan kredinin ticari kredi olduğu hususunda bir uyuşmazlık bulunmadığı, davacılar murisi bu kredi nedeni ile akdedilen hayat sigortası sözleşmesi bakımından, mesleki amaçlarla hareket ettiği gibi hayat sigortasının dain-i mürtehini de kredi kullandırılan banka olup, bu kredi nedeni ile varlık kazanan hayat sigortası sözleşmesini temel ilişkiden ayrı tutmaya olanak bulunmamaktadır....

                UYAP Entegrasyonu