Dava; Hayat Sigortası Poliçesinden kaynaklı tazminat davasıdır. Tüm dosya kapsamı ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda: her ne kadar davanın tarafları arasında tüketici işlemi niteliğinde herhangi bir ilişki bulunmamakta ise de; davanın dayanağının hayat sigortası poliçesi olduğu, hayat sigortalarının tüketici işlemi niteliğinde olduğu noktasında tereddüt bulunmadığı, davacının dain mürtehin sıfatına dayalı olarak sigorta tazminatının kendisine ödenmesini talep etmesinin de sigorta işleminin niteliğini değiştirmeyeceği, taraflar arasındaki ihtilafın tüketici işlemi niteliğinde hayat sigortası poliçesinden kaynaklandığı, dolayısıyla görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olduğu sonucuna varıldığından, (ems: Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin 2018/... E 2020/... K, aynı Daire'nin 2017/... E 2017/... K sayılı ilamları ile ... BAM 6. HD.'nin 2019/... E 2022/... K sayılı ilamı., ... BAM 5 HD'nin 2021/... E 2021/......
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 09/12/2019 NUMARASI : 2019/1268 (E) - 2019/262 (K) DAVANIN KONUSU: Rücuen Tazminat KARAR TARİHİ: 14/04/2021 Yukarıda yazılı İlk derece mahkemesi kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemiz heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Dava ve uyuşmazlık, grup sağlık sigorta poliçesinden kaynaklı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Hâkimler ve Savcılar Kurulu'nun, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk ve Ceza Daireleri arasında yapılan iş bölümüne ilişkin 25/06/2020 gün ve 2020/564-586 sayılı kararı gereğince, uyuşmazlık konusu olan riziko mahalli konut ve işyeri olan mal ve sorumluluk sigortası sözleşmesi ile taşıma hukukundan doğup doğmadığına bakılmaksızın can-hayat sigortası sözleşmelerinden kaynaklanan davalar sonucu (rücu dâhil) verilen hüküm ve kararların istinaf incelemesinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. ve 45....
Böyle bir halde, sigortalı durumda olan rehin hakkı sahibi olduğuna göre, sigorta şirketinden tazminat talep etme hakkının da öncelikle ona ait olması gerekir. Sigorta ettiren, ancak sigortalı malın dain ve mürtehini olan ve lehine sigorta edilenin açık muvafakatini almak ve o suretle sigortadan, şayet kendi menfaati de zedelendiği takdirde, tazminat istemek hakkına sahip olur. Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanmakta olup, davacının murisi dava dışı bankadan kullandığı kredi nedeniyle hayat sigortası poliçesi yaptırmış ve poliçede kredi veren banka da menfaattar olarak gösterilmiştir. Murisin ölümünden, yani rizikonun gerçekleşmesinden sonra davalı, kredi borcunu bankaya karşı kapatmadığı gibi davacının ödeme talebini de reddetmiştir. Dava konusu kredi hayat sigorta poliçesinde menfaattar ... ... şubesi olduğuna ve bu poliçenin muris ... Kaymaz'ın ... ......
in 09.07.2008 tarihinde davalı sigorta şirketi ile hayat sigortası poliçesini imzaladığını, murisin kalp krizi nedeniyle 03.08.2008 tarihinde ... Adatıp Hastanesi'ne kaldırıldığını ve aynı gün hayatını kaybettiğini, murisin Yapı Kredi Bankası'na olan borcunun hayat sigortası kapsamında ödenmesi gerekirken davalı şirketin mütevefanın kronik istemik kalp hastası olduğu ve bu hastalığın poliçeyi de imzalarken önceden beri bilindiği halde eksik beyan vererek hastalığını gizlediği gerekçesiyle tazminat ödemediğini, oysa mütevefanın ölüm anına kadar bildiği hiçbir hastalığının olmadığını ileri sürerek şimdilik sigorta poliçesinden kaynaklanan ....000 TL ölüm tazminatının ödenmesini talep ve dava etmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, hayat sigorta sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) davalı banka yönünden açılan davanın tefrikine karar verilerek, davalı sigorta şirketi bakımından uyuşmazlığın sigorta sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 1....
Davalı ...Ş. vekili; davanın görevli mahkemede açılmadığını görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğunu, husumet itirazlarının bulunduğunu, murisin hayat sigortası sözleşmesi yapıldığı tarihte,hayat sigortası yapılmasına temel teşkil eden beyan formunda gerçeğe aykırı beyanda bulunarak rahatsızlığı bulunduğu halde bu hususu beyan etmediğinden tazminata hak kazanmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Davalı Cigna Finans Emeklilik ve Hayat A.Ş. vekili; dava değerinin belirtilmediğini, murisin hayat sigortası sözleşmesi yapıldığı tarihte kalp rahatsızlığı Bulunduğunu, bu hususu beyan etmediğini,hayat sigortası bilgilendirme formunda tamamen sağlıklı olduğunu beyan ettiğini,TTK 1435.madde uyarınca beyan yükümlülüğünün önemli olduğunu, müteveffa sigortalının önemli olan kalp rahatsızlığını beyan etmemesi nedeniyle sigorta şirketinin tazminat ödeme yükümlülüğünün ortadan kalktığını beyanla davanın reddini savunmuştur....
İcra Dairesinin 2013/5098 esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın 9.111,11 TL yönünden iptaline, inkar tazminatının şartları bulunmadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, hayat sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminata dair yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda davacılar murisince Yapı ve Kredi Bankası'ndan tüketici kredisi çekildiğini, bu esnada murisi adına davalı sigorta şirketince Hayat Sigorta poliçesi tanzim edildiğini, murisin vefatı nedeniyle davalı sigorta şirketince ödeme yapılmadığını ileri sürerek sigorta bedelinin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmektedirler. Dava, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun yürürlükte olduğu, 25.07.2013 tarihinde açılmıştır....
Bu durumda mahkemeler arasında olumsuz görev uyuşmazlığının doğduğu, sorunun merci tayini yoluyla çözülebileceği tespit edilmiştir Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe: Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder. 6502 sayılı Kanunun 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki uyuşmazlık, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi Yargıtay 17. Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. Ancak, Yargıtay 19. Hukuk Dairesince dosya Dairemize gönderilmiş olup, iş bölümü sorununun giderilmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın işbölümü yönünden bir karar verilmek üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 04/05/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 46.000,00 TL'nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bu bedelin 1.000,00 TL'sine 18/02/2016 tarihinden itibaren, 45.000,00 TL'sine ıslah tarihi olan 04/12/2017 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili ile katılma yoluyla davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, tüketici kredisi nedeni ile hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....