Fıkrasında “Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir.” düzenlemesi mevcut olup, burada düzenlenen ihtiyati haciz kararı tasarrufun iptali davasının yargılaması sırasında alacaklının talebi üzerine mahkemece tedbir niteliğinde verilmiş bir karar olmakla birlikte 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati tedbir niteliğinde değildir. İptale tabi tasarruf konusu malın üçüncü kişinin elinden çıkmış olması halinde ise, onun yerine kaim olan miktar kadar üçüncü kişinin mal varlığına ihtiyati haciz konulabilecektir. İİK’nın 281/2. maddesinde düzenlenmiş olan ihtiyati haciz, İİK'nın 257 ve devamı maddelerinde düzenlenen ihtiyati hacizden farklı olduğundan, davayı kazanan davacı alacaklının, İİK’nın 281/2. maddesi kapsamındaki ihtiyati haczin dayanağı olan ilamı bir aylık süre içinde, icra dairesine ibraz etmesinin zorunluluğu bulunmamaktadır....
Çiftlik Evleri Konut Yapı Kooperatifi vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 20/05/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız hacizden kaynaklanan manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 25/02/2016 günlü kararın Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosya kapsamından, uyuşmazlığın çözümünde incelenmesi gerekli görülen ... 14. İcra Müdürlüğünün 2011/17985 sayılı dosyası, ... 20. İcra Müdürlüğünün 2011/227 talimat sayılı dosyası, ... 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/403 esas 2012/1197 karar sayılı dosyası ile ... 6....
Asliye Ticaret Mahkemesi NUMARASI : 2023/713 esas 2024/20 karar KARAR TARİHİ : 15/04/2024 DAVA : Tazminat (Haksız İhtiyati Hacizden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 22/04/2024 KARAR YAZIM TARİHİ : 22/04/2024 Dairemizin yukarıda esas numarasında kayıtlı bulunan davanın Türk Milleti adına yapılıp bitirilen istinaf ön incelemesi sonunda; G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü İlk derece mahkemesince verilen karara karşı davacı tarafından adli yardım talepli istinaf isteminde bulunulmuştur. Dairemizce 29/03/2024 tarihli ara karar ile adli yardım talebinin reddine karar verilmiştir. Bu kez davacı tarafından 03/04/2024 tarihinde Dairemizce verilen ara karara itiraz etmiş, itirazı değerlendirilmek üzere dosya İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi'ne gönderilmiş, ilgili Dairece verilen 15/04/2024 tarih 2024/1 D. İş - 2024/1 Karar sayılı kararı gereği adli yardım talebinin reddine karar verilerek kesinleşmiştir....
Somut uyuşmazlıkta zarar haksız eylemden kaynaklandığından, tazminat haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki "muacceliyet" kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Bu itibarla dosyada bulunan bilgi ve belgeler de dikkate alındığında haksız fiil (ölüm) tarihi itibarıyla davacının maddi ve manevi tazminat alacaklarının muaccel hale geldiğinin kabul edilmesi gerekmektedir. Diğer yandan manevi tazminat miktarının takdiri hâkime aittir. Hâkimin yargılama sonunda hak ve nesafete uygun karar vereceğinden bu aşamada talep edilen miktarın tamamı yönünden ihtiyati haciz kararı verilmesi de doğru olmayacaktır....
İlk derece mahkemesince 8/3/2021 tarihli ara kararıyla; davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı vekili dilekçesinde özetle; zararın haksız fiilin gerçekleştiği tarihte muaccel hale geldiğini, yaklaşık ispat koşulu gerçekleştiğinden alacağın muaccel hale gelmediği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddi kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355'inci maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Talep, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemiyle açılan davada, ihtiyati tedbir talebinin reddi ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir....
Mahkemece tüm dosya kapsamı beraber değerlendirildiğinde; maddi tazminat yönünden yapılan değerlendirmede; denetime elverişli ve hükme esas alınan bilirkişi raporuyla satış tarihi itibarı ile belirlenen piyasa rayiç değeri 27.000,00 TL olan traktörün satış bedeli de kendisine verilmeyen davacının haksız hacizden kaynaklı tazminat alacağı olduğu kanaatine varılmış, ayrıca haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında faizin haksız fiil tarihinden itibaren olması gerektiği de göz önüne alındığında faiz başlangıcı olarak 05/03/2008 olması gerekirken talep ile bağlı kalınarak 06/03/2008 tarihinden itibaren faiz işlemesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:SULH HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık; haksız hacizden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 05.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2014/913 Esas KARAR NO : 2021/415 DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/09/2014 KARAR TARİHİ : 09/06/2021 KARARIN YAZILMA TARİHİ : 09/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması ve davalı tarafça sunulan 26.05.2021 tarihli dilekçe incelemesi de dikkate alınması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: 1-İşlemden kaldırıldığı 24/02/2021 tarihinden itibaren yasal süresi içerisinde yenilenmeyen iş bu davanın HMK 150. maddesi gereğince AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, 2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30-TL karar harcının mahkememiz veznesine yatırılan 24,30-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 35,00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, 4-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırına iadesine, 5- ihtiyati tedbir kararının etkisinin HMK 397/ 2 uyarınca nihai kararın kesinleşmesine...
nin anne ve babası olan müvekkillerinin oğullarının desteklerinden yoksun kaldıklerini, manevi olarak zarara uğradıklarını açıklayarak ihtiyati tedbir talebinin reddinin usulsüz olduğunu, yine yazılı miktarda teminatla ihtiyati haciz kararı verilmesinin doğru olmadığını, davanın niteliğine göre teminatsız biçimde ihtiyati haciz kararı verilmesi gerektiğini açıklayarak ilgili ara kararın bu yönlerden kaldırılarak talepleri gibi hüküm kurulmasını istemiştir. Dava, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasında ihtiyati tedbir ve ihtiyati hacze ilişkindir. Duruşma açılmasını gerektiren gerektiren sebep bulunmadığından HMK'nın 353. Ve 355. Maddeleri gereğince inceleme ve müzakereler kamu düzeni ve istinaf nedenleriyle sınırlı biçimde dosya üzerinden yürütülmüştür....
İİK'nun 257/1 maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcu nedeniyle ihtiyati haciz istenebileceği açıklanmış iken 2. bentte vadesi gelmemiş borçtan dolayı hangi hallerde ihtiyati haciz istenebileceği açıklanmıştır. Dava konusu olayda haksız bir fiile dayalı olarak bir zararın meydana geldiği açıktır. Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında tazmin yükümlülüğü olay tarihi itibariyle muaccel hale gelir. Bu durumda geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yakın ispat koşulu gerçekleşmiş olup bu aşamada, kusur oranının ve zarar miktarının tam olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyet ile bağdaşmaz. Diğer yandan, ileri sürülen alacaklar rehin ile temin edilmemiş olduğuna göre para alacağını temin amacına dönük olan ihtiyati haciz isteminin kabul edilmesi gerekmektedir....