Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bozma ilamına uyulmasından sonra yeniden yapılan yargılama sonrasında mahkemece bu kez, bozma ilamına uyulmasına rağmen davanın 554 sayılı KHK hükümlerine dayalı olduğu ve davacının 02/02/2014 tarihli ve 12/02/2015 tarihli beyanlarına göre haksız rekabete dayalı bir davasının olmadığını açıklamış olması nedeniyle bu yönden bir değerlendirme yapılması gerekmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, davacı vekilinin bu beyanları, Dairemizin bozma ilamından önce yapılan yargılamada mevcut olup, bu beyanlara rağmen mahkemece haksız rekabete dayalı dava yönünden davanın zamanışımı nedeniyle reddine karar verilmiştir. Davalı, davacının böyle bir talebi bulunmadığını ileri sürmemiş, bu konuda kararı temyiz etmemiş, davacı ise temyiz dilekçesinde zamanışımının dolmadığını savunmuştur. Bu nedenlede Dairemizce, mahkemenin haksız rekabete dayalı davanın zamanaşımından reddine ilişkin kararı incelenmiş ve davacı yararına bozulmuştur....

    Görevsizlik kararında davanın haksız rekabete dayalı manevi tazminat istemine ilişkin olduğu kabul edilmiş ise de, haksız rekabetin düzenlendiği 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 54. Maddesinin 1. Fıkrasında haksız rekabete yönelik düzenlemelerin amacının "bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanması" olduğu belirlenmiş, 2. Fıkrasında; ----- müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırı" olduğu düzenlenmiştir. Mezkur yasanın 57....

      Dava tarihinde geçerli olan 6102 sayılı TTK’nın 54 ve devamı maddelerinde haksız rekabete ilişkin hükümler düzenlenmiştir. TTK’nın 54/2. maddesine göre "Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır." Bu madde ile hakime, çevreye, zamana ve günün ekonomik koşullarına uyan, uyarlanabilen geniş ve değişik bir kıstas verilmiştir. Kanunun amacı, ekonomik alanda doğruluk ve dürüstlük esaslarının ihlalini önlemek olup, 55. maddede de sınırlayıcı olmamak kaydıyla dürüstlük kuralına aykırı davranışlar ve ticari uygulamalar gösterilmiştir. Haksız rekabet hükümleri, sadece rakiplerin ekonomik çıkarlarını değil, rekabete dayalı ekonomik düzenin de korunmasını amaçlar....

        DAVA : Haksız Rekabete Dayalı Tazminat DAVA TARİHİ : 29/11/2016 KARAR TARİHİ : 28/10/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 21/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Haksız Rekabete Dayalı Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı bankanın Kahramanmaraş Çarşı Şubesinden müvekkilinin üç adet ticari kredi kullandığını, bu kredilerin Rekabet Kurulunun 08.03.2013 tarih 13-13/198-100 sayılı kararı kapsamındaki döneme ait olduğunu, bu karar kapsamınca davalı bankanın da içinde bulunduğu 12 bankanın haksız rekabet teşkil edecek şekilde kartel faizi uyguladıklarının karar altına alındığını, bu nedenle müvekkilinden fazla ve haksız olarak alınan bedellerin fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 1.000,00 TL'sinin dava tarihinden itibaen işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 6....

          Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 26.04.2007 gün ve 535-143 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, haksız rekabete dayalı tazminat istemine ilişkin bulunduğundan kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 07.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Hukuk Dairesi(İlk Derece) - KARAR - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, haksız rekabete dayalı tazminat ve hakem heyeti kararının iptali isteminden kaynaklanmaktadır. Kararın temyiz incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi' ne ait olup, 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 11/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalılardan ... ------ ürünlerin ---- devredildiği, --- sözleşmesine göre bayisi olduğu, davacının dava dilekçesinde belirttiği iddialarını davalılara karşı ileri süremeyeceği, zira davalılar ile davacı arasında herhangi bir sözleşmesel ilişki bulunmadığı gibi davalılar tarafından davacı lehine verilmiş tek taraflı bir taahhüt de bulunmadığı, sözleşmenin nispiliği ilkesi gereğince------ sözleşmesine dayanmasının mümkün olmadığı, --- arasında hak ve yükümlülükleri düzenleyen bir sözleşme niteliğinde bulunduğundan, piyasaya sunulan ürünler nedeniyle haksız rekabete dayalı olarak talepte bulunma ve dava açma hakkı da sözleşmenin diğer tarafı olan gerçek hak sahibine------ davacının haksız rekabete dayalı eldeki davayı açmasında aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

                Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 04.12.2007 gün ve 15-643 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlık, tacirler arasında haksız rekabete dayalı tazminat istemine ilişkin olup kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 02.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Dava dilekçesinde anlatılan maddi vakıaya göre, davacının marka veya başkaca sınai mülkiyet hakkına dayalı bir talebi bulunmamaktadır. Davacı vekili, davalı tarafça müvekkilinin iş ürünlerinin benzerlerini piyasaya sürmek suretiyle tamamen TTK'nın haksız rekabet hükümlerine dayalı olarak eldeki davayı açmıştır. Benzer olaylarda mercii tayinine dair Yüksek Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'nin 08/10/2019 Tarih ve 2019/4271 E.-2019/5627 K. Sayılı ilamı; 10/04/2017 Tarih, 2017/5552 E.-2017/3028 K. Sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere, 6102 Sayılı TTK'nın 54 vd maddelerinde düzenlenen haksız rekabet hükümlerine ilişkin olan uyuşmazlığın genel hükümlerine göre Asliye Ticaret Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekir...." olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. Dava tarihinde geçerli olan 6102 sayılı TTK’nın 54 ve devamı maddelerinde haksız rekabete ilişkin hükümler düzenlenmiştir....

                    Dava dilekçesinde dayanılan vakıalar uyarınca davanın yukarıda bahsi geçen TTK'nın 52. maddesine dayalı olarak açıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar dayanılan vakıalar uyarınca davalının ..... ibaresini ticaret unvanında kullanması aynı zamanda haksız rekabete sebebiyet verdiği düşünülse de kullanım devam ettiği sürece haksız rekabete ilişkin zamanaşımı süresinin işleyeceğinden söz edilemez. Bu durum karşısında mahkemece davanın TTK'nın 52. maddesi uyarınca unvan terkini istemiyle açıldığı, davanın haksız rekabet hükümleri uyarınca açıldığının kabulü halinde dahi davalı tarafından kullanımın sürdürülmesi nedeniyle zamanaşımı süresinin işlemeyeceği gözetilmeksizin hatalı hukuki nitelendirme ve yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu