Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, tefrik edilen dava yönünden, talebin trafik kazası nedeniyle uğranılan manevi zararın davalılardan tahsili istemine ilişkin olduğu, davacı tarafından davalı ... aleyhine açtığı davadan feragat edilmesi ve davanın kazaya sebebiyet veren gerçek kişiler aleyhine devam ettiği, sigorta şirketinin tefrik edilen yeni davada taraf olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava salt haksız fiile dayalı manevi tazminat davası olduğuna göre, Borçlar Kanunu kapsamında çözümlenecek olan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 24/10/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

    Somut olayda, tefrik edilen dava yönünden, talebin trafik kazası nedeniyle uğranılan manevi zararın davalılardan tahsili istemine ilişkin olduğu, davacının davalı ... aleyhine açtığı davadan feragat edilmesi ve davanın kazaya sebebiyet veren gerçek kişiler aleyhine devam ettiği, sigorta şirketinin tefrik edilen yeni davada taraf olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, dava salt haksız fiile dayalı manevi tazminat davası olduğuna göre, Borçlar Kanunu kapsamında çözümlenecek olan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 03/10/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Mahkemece, dava haksız fiile dayalı tazminat davası olarak nitelendirilip, haksız fiile ilişkin zamanaşımı süresi uygulanmıştır. Mahkemenin nitelendirilmesine göre kararın temyizen incelenmesi görevi 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dairemizin görevsizliğine aynı konuda 4. Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın Yüksek Birinci Başkanlığa GÖNDERİLMESİNE, 16.07.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 10/06/2009 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/02/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalılardan ..., ... ve .. tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları ile reddedilmelidir. 2- Davacının diğer temyiz itirazına gelince; Dava, haksız fiil nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

          Davacının taşınmazına zarar verilmesi veya birkaç ağacının kesilmesi, eşya zararı olarak nitelendirildiğinden, davacının manevi tazminat istemesini haklı kılmadığından, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.'' şeklindeki gerekçe ile maddi tazminat talebinin kabulü ile 7.264,75- TL'nin haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsiline, manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir....

          Adı geçen davalılar yönünden davanın salt haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat davası olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, Borçlar Kanunu kapsamında çözümlenecek olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05.06.2015 gününde oy birliğiyle karar verildi....

            Mahkemece, maddi tazminatın kabulüne, manevi tazminatın kısmen kabulüne karar verilmiştir. a-İş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, talep halinde tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihinden itibaren faize hükmedilmelidir. Somut olayda, davacının sürekli iş göremezliğe uğramasın aneden olan iş kazası tarihi 18.10.1997 olup bu tarihten itibaren faize karar verilmemesi doğru olmamıştır. b-Öte yandan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10.maddesine göre manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından vekalet ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir. Somut olayda, mahkemece hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat tutarları üzerinden davacı yararına ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken bu husu göz ardı edilerek avukatlık ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

              Tic.Ltd.Şti. aleyhine 29/05/2012 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; mahkemenin yetkisizliğine dair verilen 24/09/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eyleme dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir....

                Mahkemece, davalı şirket yönünden açılan davanın reddi ile 100 TL maddi tazminat ve 2.000,00 TL manevi tazminatın 18/04/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...’dan alınarak davacıya verilmesine, maddi tazminat konusunda fazlaya dair hakların saklı tutulmasına, manevi tazminat yönünden ise fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 117/2.maddesine göre; iş kazası nedeniyle tazminat alacağı haksız fiile dayalı olup, faiz başlangıcı tazminatı doğuran zararlandırıcı olay tarihidir. Somut olayda, dava konusu iş kazasının 18/04/2013 tarihinde meydana geldiği, dava dilekçesi ile talep edilen maddi tazminat istemine olay tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verilmesinin açıkça talep edildiği anlaşılmasına rağmen, maddi tazminata olay tarihinden itibaren faiz işletilmesi yerine 18/04/2014 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmamıştır....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 07/03/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 08/11/2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının 44,40 TL'sinin davacıya, 341,55 TL'sinin de davalıya yükletilmesine, peşin alınan harçların bundan mahsubuna 21/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu