Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava, haksız eylem sebebine dayalı dayalı maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi gereğince, "Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir." hükmü mevcuttur. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 58. maddesi gereğince, "Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir....

Mahkemece istem kısmen kabul edilmiş, hüküm davacılar vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. a)Davacılar, dava dilekçesinde ayrı ayrı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş olmalarına karşın, davacıların tümü için tek maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. b)Taraflar arasındaki yapılan yargılamanın son oturumunda hüküm olarak “5.000 TL'lik maddi ve 5.000 TL'lik manevi tazminat davasının kabulüne, fazla talebin reddine” karar verilmişken, daha sonra yazılan gerekçeli kararda “ 5.000 TL'lik maddi ve 5.000 TL'lik manevi tazminat davasının kabulü ile 16.9.2004 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazla taleplerin reddine” öngörülmüş ve böylece kısa kararla gerekçeli karar arasında faiz uygulanıp uygulanmayacağı konusunda açık bir çelişki ortaya çıkmıştır....

    Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, meydana gelen olay nedeniyle yaşanan ruhsal tahribat ile hakkaniyet ilkesi nazara alınarak murislerinin ölümü nedeniyle acı ve üzüntü içinde olan davacılar lehine bir miktar manevi tazminatın davacılara ödenmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.'' şeklindeki gerekçe ile, davanın kısmen kabulüne, Adem Topuz için 530,41- TL maddi ve 14.000,00- TL manevi, Dursun Ali Topuz için 3.723,85- TL maddi ve 14.000,00- TL manevi, Ayşegül Topuz için 11.887,85- TL maddi ve 14.000,00- TL manevi, Mustafa Topuz için 14.000,00- TL manevi, Keziban Topuz için 24.237,30- TL maddi ve 14.000,00- TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar Erol Uslu ve Bekir Uslu'dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, diğer davalılar yönünden davanın reddine karar verilmiştir....

    Boşanma sebebi olarak kabul edilen ve diğer eşin kişilik haklarına saldırı teşkil eden maddi olay sebebiyle kişilik hakları zedelenen taraf, manevi tazminatı boşanma davasıyla isteyebileceği gibi, boşanmadan sonra da isteyebilir. Ya da boşanmaya bağlı olmaksızın "hakların yarışması" çerçevesinde genel hükümlere göre de talep edebilir. Bir kişinin sorumluluğu birden çok sebebe dayandırılabiliyorsa hakim, zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi öngörülmedikçe zarar görene en iyi giderim imkanı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar verebilir. (6098 Sayılı TBK.m.60) Davalı-karşı davacı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine göre boşanma davasıyla birlikte manevi tazminat istemiştir. Daha önceki davada verilen boşanma kararının kesinleşmiş olması karşısında karşı davacının aynı zamanda boşanma sebebi oluşturan eyleme dayanan manevi tazminat isteği artık boşanma sebebine bağlı olmaktan çıkmış, bağımsız bir talep haline dönüşmüştür....

      Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar yararına takdir olunan manevi tazminatların az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. 3-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesi ile fazlaya dair haklarını saklı tutarak 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz ile tahsilini, ıslah dilekçesi ile 14.631,54 TL'nin tahsilini talep etmiş, mahkemece davanın kabulü ile 14.631,54 TL'nin davalılardan tahsili ile alacağın 5.000,00 TL'sine faiz işletilmesine karar verilmiştir. Uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren, aracın trafik sigortacısı ise davadan önce başvuru yoksa dava tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır....

        Mahkemece ; davacının manevi zararı bulunduğuna dair yeterli delil sunamadığı, ceza mahkemesince sabit bulunan davacıya hakaret olayının kişileri üzeceği kuvvetle muhtemel olmakla birlikte; mahkemelerin olasılığa ve/veya tahmine dayalı kararlar ihdas edemeyeceği,davanın ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Borçlar Yasası'nın 53. maddesi gereğince ,ceza mahkemesince belirlenecek maddi olgular hukuk yargıcı yönünden de bağlayıcıdır.Davalının davacıya hakaret ettiği ... Sulh Ceza Mahkemesinin 2009/43 esas ve 2010/13 karar sayılı dosyası ile sabittir.Bu kapsamda davacının bu haksız eylem nedeniyle üzüldüğünü ispat etmesi gerekmez.Mahkemece uygun bir miktarda tazminata hükmedilmesi gerekirken istemin tümden reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir....

          Kalın tarafından, davalı ... ve diğeri aleyhine 25/05/2005 gününde verilen dilekçe ile haksız eyleme dayalı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 22/10/2009 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz istemleri reddedilmelidir. 2-Diğer temyiz itirazına gelince; dava, haksız eylem nedeniyle yaralanmadan dolayı uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkin olup yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz olunmuştur....

            Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 21/11/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalı ... aleyhine açılan manevi tazminat isteminin reddine dair verilen 15/04/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-)Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-) Davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

              Şu durumda; davacılar davalıların hakaret ve darp şeklindeki eylemleri nedeniyle manevi tazminat isteminde bulunmuş iseler de davalıların davacılara yönelik yaralama ve hakaret eylemlerinin bulunmadığı, manevi tazminatı gerektirir başka bir eylemlerinin ispatlanmadığı anlaşılmakla davacıların manevi tazminat istemlerinin tümden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmadığından kararın bozulması gerekmiştir. b)Davacıların diğer temyizine gelince; dava, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Kural olarak, haksız eylemde bulunan eylem tarihinde temerrüde düşmüş sayılır ve faize de-istek bulunduğu takdirde- bu tarihten itibaren hükmedilir. Davacılar maddi tazminat istemlerine olay tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesini istedikleri halde dava tarihinden yasal faize hükmedilmesi doğru bulunmadığından kararın bozulması gerekmiştir....

                "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 23/07/2008 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem ve haksız şikayet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; maddi tazminat davasının reddine, manevi tazminat yönünden verilen karar kesinleşmiş olmakla yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına dair verilen 14/03/2018 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma gereğince karar verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 25/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu