Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava tarihi 17/11/2014 olmasına rağmen, karar başlığında 03/06/2015 olarak yazılmış olması mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak değerlendirilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem sonucu yaralanan dava dışı kamu görevlilerine 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun gereğince ödenen tazminatın, haksız eylem sorumlusu olan davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

    Haksız fiil ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanununun 47. maddesine göre manevi tazminat isteme hakkı doğrudan doğruya cismani zarara maruz kalan kişiye aittir. Yansıma yoluyla aynı eylem nedeniyle üzüntü duyanlar manevi tazminat isteyemezler. Hal böyle olunca doğrudan doğruya cismani zarara maruz kalan yalnızca maddi sağlık bütünlüğü ihlal edilen kişi midir? Zarar kavramına (B.K. 46 ve 47) ruhsal bütünlüğün ihlali, sinir bozukluğu veya hastalığı gibi hallerin girdiği bu maddelerde sadece maddi sağlık bütünlüğünün değil, ruhsal ve sinirsel bütünlüğünde korunduğu doktrinde ve Yargıtay kararlarında kabul edilmektedir. Öyleyse, bir kişinin cismani zarara uğraması sonucunda, onun (ana, baba, karı, koca ve çocuklar gibi) çok yakınlarından birinin de aynı eylem nedeniyle ruhsal ve sinirsel sağlık bütünlüğünün ağır şekilde bozulmuşsa, onların da manevi tazminat isteyebilecekleri kabul edilmelidir....

      Davacının nakdi tazminat ödemesini gerektiren haksız eylem 08.10.2001 günü gerçekleşmiş, davacı idare ise daha sonra alınan Nakdi Tazminat Komisyonu karar ile 2330 sayılı Yasa gereğince yaralanan dava dışı görevliye nakdi tazminat ödemiştir. Haksız eylem nedeniyle oluşan zarar olay gününde gerçekleşmiş olduğundan, haksız eylem sorumlusunun sorumlu tutulacağı tazminat tutarı da olay günündeki verilere göre belirlenmelidir. 2330 sayılı Yasa'nın 3. maddesinde yaralanan görevliye ödenecek tazminatın karar günündeki en yüksek devlet memuru aylığı esas alınarak hesaplanacağı belirtilmekte ise de, buna göre hesaplanıp ödenen nakdi tazminatın tamamı haksız eylem sorumlusuna rücu edilemez. Davacı idarenin, haksız eylem sorumlusundan kaynaklanmayan nedenlerle daha geç nakdi tazminat ödemesi, bu yüzden artan tazminat tutarından haksız eylem sorumlusunun sorumlu tutulmasını gerektirmez....

        Genel Müdürlüğüne izafeten ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 17/03/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 07/05/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni" Davacı ... vekili Avukat tarafından, davalı ... aleyhine 10/02/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 01/03/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı ve davalı vekilleri tarafından hüküm temyiz edilmiş ise de, davacı asıl ve davalı asıl 27/02/2017 tarihli usulüne uygun kimlik tespiti yapılmış dilekçeleri ile kararı temyiz etmekten feragat ettiklerini bildirmişlerdir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-k.davalı ... vd vekili Avukat ... tarafından, davalı-k.davacı ... aleyhine 11/06/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi ve Birleşen Büyükçekmece 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/1292 esas sayılı dava dosyasında davalı-k.davacı ... tarafından davacı-k.davalı ... aleyhine 09/11/2009 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 21/03/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı-birleşen dosyada davacı ... tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 31/12/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 14/04/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının yerinde bulunmayan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dava, haksız eylem sebebiyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

                nın taraf tuttuğu, yargı görevini kötüye kullandığı iddiaları ile hukuka aykırı eylem ve ara kararları nedeni ile yargıya olan güven ve saygısını kaybettiği, yargıya karşı nefret duyguları ile dolduğu, Hakime karşı mücadele ederken eşi ve kızının da üzüntülerini üstlendiği ev huzurunun kaçtığı, sosyal hayatının bittiği, sağlığının bozulması sebebine dayalı duyduğu manevi üzüntüye karşılık olarak 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, tazminata esas dava dosyalarında davacının taraf bulunmadığı ve davacı hakkında verilen bir karar bulunmadığı için tazminat isteyecek kişilerden olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

                  Davacı, Türkiye İş Bankası Kilimli Şubesinden kredi çeken dava dışı şahıslara, ilk kredi çektikleri tarihte kefil olduğunu, ancak daha sonra, sahte belge ve imzalarla aynı şahıslara başkaca krediler de kullandırıldığını, ödenmeyince aleyhine icra takibi yapıldığını, kesinleşen menfi tespit davası sonucu borçlu olmadığının tespit edildiğini, bu süreç içerisinde maaşından kesintiler yapıldığını, aracının satıldığını, itibarının zedelendiğini beyan ederek maddi ve manevi zararının tazminini istemiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesini gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, yapılan işlemlerden dolayı davalının sorumlu olduğu kabul edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. a-Somut olayda, dava konusu alacağın kaynağı haksız eyleme dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Haksız eyleme dayanan davalarda yürütülecek faiz, reeskont faizi olmayıp yasal faizdir....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 04/02/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 29/12/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince: Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu