Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Taşkın inşaat nedeniyle (elatmanın önlenmesi) Taraflar arasındaki uyuşmazlık apartman yönetimi tarafından 634 sayılı Kanuna göre ortak alanın işgali sebebiyle açılan ecrimisil isteğine ilişkin bulunduğuna göre, ... Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, ... Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 sayılı Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2014 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi ... (18.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 05.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi...

    Böyle bir irtifak hakkı yoksa, zarar gören malik taşmayı öğrendiği tarihten başlayarak onbeş gün içinde itiraz etmediği, aynı zamanda durum ve koşullar da haklı gösterdiği takdirde, taşkın yapıyı iyi niyetle yapan kimse, uygun bir bedel karşılığında taşan kısım için bir irtifak hakkı kurulmasını veya bu kısmın bulunduğu arazi parçasının mülkiyetinin kendisine devredilmesini isteyebilir. Görüldüğü üzere taşkın yapının korunmasındaki bireysel ve kamusal yarar nedeniyle TMK'nin 684, 718, 722. maddelerinde kabul edilen “üst toprağa bağlıdır” kuralına ayrıcalık getirilmiş taşkın yapı malikinin komşu taşınmazda inşaat veya irtifak hakkı gibi ayni bir hakkının bulunması halinde taşan kısım, taşılan taşınmazın değil, ana yapının bulunduğu taşınmazın tamamlayıcı parçası (mütemmim cüz’ü) sayılmış, tecavüz edilen kısım üzerinde yapı maliki yararına irtifak hakkı tanınmıştır....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2020 NUMARASI : 2017/99 ESAS - 2020/85 KARAR DAVA KONUSU : Temliken Tescil, Tazminat KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalıların maliki olduğu apartmanın müvekkilinin maliki olduğu Erzurum, Yakutiye ilçesi, İstasyon Mahallesi, 1602 ada 17 parsel sayılı taşınmaza taşkın olduğunu, müvekkilinin dava konusu taşınmazı inşaat yapabilmek için satın aldığını ancak taşkın inşaatın davacı şirketin iş akışını etkilediğini ve zarar etmesine neden olduğunu, binanın tecavüz miktarınca yıkılmasının fahiş zararlara yol açacağını ancak davalıların da bu durumda sebepsiz zenginleştiklerini ileri sürerek üzerine taşkın inşaat yapılan taşınmazın kısmının değerinin inşa edilen binanın kat sayısı da dikkate alınarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 20.000,00- TL tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bir kısım davalı vekili Av....

      (Objektif koşul) c) Üçüncü koşul ise taşkın inşaat yapanın, taşınmaz malikine bu bedeli ödemesidir. d)Yukarıda değinilen üç koşulun yanısıra, mahkemece iptal ve tescile karar verilebilmesi için taşkın yapının zeminindeki arazi parçasının ana taşınmazdan ifrazının da mümkün olması gereklidir. Arsasına taşılan ve bu nedenle taşkın yapıdan zarar gören komşu, zamanında ve geçerli olarak itiraz etmişse, artık “iyi niyet” ve “halin icabı” koşullarının bulunup bulunmadığının araştırılmasına gerek yoktur. Bu durumda, taşkın yapı sahibi TMK'nun 725/2. maddesindeki talep hakkından yani temliken tescil talebinden (tapu iptal ve tescil) yoksundur. Bu halde arsasına taşılan komşu, taşkın yapının kaldırılmasını her zaman sağlayabilir. Ancak itirazın yapılmaması, taşkın yapıya rıza göstermek anlamına gelmez. Nitekim susma bir hukuki işlem de değildir. Sınır taşkınlığının bilinmemesi nedeniyle itirazda bulunmamak, hiçbir zaman komşu arsa sahibi aleyhine sonuç doğurmaz....

      Aynı maddenin ikinci fıkrasında, mülkiyet hakkının nasıl korunacağı hükme bağlanmış, 730 ve 737. maddeleriyle de taşınmaz malikinin başkalarına zarar vermesinin önlenmesi hedeflenmiştir. Yapma, kaçınma, katlanma olarak özetlenebilecek bu sınırlamaların önemli bir bölümü TMK’nun "komşu hakkı" başlığı altında, 737 ile 750. maddelerinde düzenlenmiş, 751 ile 761. maddelerinde de yine malikin yapması ve katlanması gereken hususlar belirtilmiştir. Elatmanın önlenmesi davası açılabilmesi için kural olarak zararın doğmuş olması gerekir. İleride zarar doğacağından bahisle dava açılamayacağından bu şekilde açılan davalar reddedilmelidir. Ancak, istisnai durumlarda, henüz zarar doğmadığı halde, yakın gelecekte zarar doğacağı pek muhtemel veya muhakkak ise, davacıya zarar tehlikesinin önlenmesi davasını açma hakkı tanınmalı, zararın doğması beklenmemelidir. Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında davalının kusurlu olması aranmaz....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ,TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu 3955 parsel sayılı taşınmazına komşu davalıya ait 3956 parselde bulunan binanın taşkın olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi,yıkım ve tazminat isteklerinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının kayden davacıya ait taşınmaza taşkın bina inşa ederek müdahale ettiği gerekçesiyle elatmanın önlenmesine, tecavüzlü kısmın yıkımına karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

          Diğer yandan yasal ayrıcalıklar dışında, TMK’nin 684/1 ve 718/2. maddeleri hükümlerine göre, arazinin mülkiyeti ve buna bağlı olan tasarruf hakkı o arazide kalıcı olmak koşuluyla yapılan şeyleri de kapsar TMK’nin 725. maddesinde bu kuralın istisnalarından birisi düzenlenmiş, böylece muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine bazı koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için, tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir....

            ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2016/40 ESAS 2020/330 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi-Kal KARAR : Karşıyaka 2....

            Böylece, muhdesatla arasındaki bağlantı kesilmiş bina sahibine aşağıdaki koşulların oluşması halinde ayrılmaz parça niteliğindeki taşkın yapı için üzerinde bulunduğu taşınmaza malik olabilme olanağı tanınmıştır. Bunun için: 1-Tapuya kayıtlı özel mülkiyete konu bir taşınmaz üzerinde, temelli kalması amacıyla yapılan binanın ayrılmaz parçası yine tapuda kayıtlı üçüncü kişiye ait taşınmaza taşkın yapılmış olmalıdır. 2-Taşkın inşaat, taşkın yapı ile iki komşu taşınmazı fiilen birleştirmekte, ekonomik bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu özelliğinden dolayı taşkın yapıya dayanan temliken tescil isteği taşınmaza bağlı kişisel hak niteliğindedir. Taşılan arazi malikinin devir borcu eşyaya bağlı bir borç olduğundan inşaat maliki hakkını taşılan arazinin her malikine karşı kullanabilir....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/408 ESAS, 2018/604 KARAR DAVA KONUSU : Elatmanın Önlenmesi, Kal (Taşkın İnşaat Nedeniyle) KARAR : Bafra 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/408 Esas, 2018/604 Karar sayılı dava dosyasında verilen Elatmanın Önlenmesi,Kal (Taşkın İnşaat Nedeniyle) talebinin kabulüne karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davanın Elatmanın Önlenmesi,Kal (Taşkın İnşaat Nedeniyle) istemine ilişkin bulunması nedeniyle, konusu belli bir değer (para veya para ile değerlendirilebilen bir şey) ile ilgili bir dava niteliği taşıdığı; dolayısıyla, Harçlar Kanunu’nun 16.maddesi anlamında “Değer ölçüsüne göre harca tabi” işlemlerden biri olduğu; esas hakkında hüküm verilmesi halinde (1) Sayılı Tarife uyarınca nispi harç alınması gerektiği ve kararın istinafı halinde de yine nispi istinaf harcı alınacağı açıktır....

              UYAP Entegrasyonu