"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Nitelikli hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını ihlal, yalan beyanda bulunmak Dosya incelenerek gereği düşünüldü; A-Sanık ... hakkında nitelikli hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını ihlal ve yalan beyanda bulunmak suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyiz itirazları üzerine yapılan incelemede, Suç tarihinde 18 yaşından küçük sanığın eylemlerine uyan 5237 sayılı TCK.nun 142/1-b, 116/4, 206/1 maddelerinde düzenlenen nitelikli hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığını ihal ve yalan beyanda bulunmak suçları için öngörülen cezaların türü ve üst sınırlarına göre, aynı Yasanın 66/1-e, 66/2 ve 67/4 maddelerinde belirtilen 7 yıl 12 aylık dava zamanaşımının, suçun işlendiği 13/11/2002 gününden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320...
ı kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA), B- Sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık ve kimliği hakkında yalan beyanda bulunma suçları yönünden; Atılı suçlar için kanunda öngörülen cezaların üst sınırı itibari ile 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2 maddesine göre belirlenen 7 yıl 6 ay olan uzatılmış dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 28.05.2004 tarihi de dikkate alındığında, temyiz incelemesinden önce 28.11.2011 tarihinde dolduğu anlaşıldığından, hükümlerin bu nedenle BOZULMASINA, ancak bozma nedeni yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322.maddesi gereğince, sanık hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık ve kimliği hakkında yalan beyanda bulunma suçlarından açılan kamu davalarının ZAMANAŞIMI NEDENİYLE 765 sayılı TCK.nun 102/4,104/2 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddesi uyarınca AYRI AYRI DÜŞÜRÜLMESİNE, 27/11/2012 gününde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : 6831 Sayılı Yasaya Aykırılık, Yalan beyanda bulunmak HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: 1)Sanık ... hakkında Yalan beyanda bulunmak suçundan kurulan beraat hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanığa yüklenen yalan beyanda bulunma suçundan doğrudan zarar görmeyen ve bu nedenle kamu davasına katılma hakkı bulunmayan şikayetçi kurum vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. madddesi gereğince uygulanması gereken 1412 CMUK'nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2) Sanık ... hakkında 6831 Sayılı Yasaya muhalefet suçundan kurulan beraat hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 5271 sayılı CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca itirazı kabil kararlardan olması karşısında, kararın temyiz kabiliyeti bulunmadığından...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Zimmet, resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak HÜKÜM : Tüm sanıkların zimmet suçundan, sanıklar Mahmut, Meliha ve Muharrem Mert'in resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan beraatlerine Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi; Sanıklara yüklenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak suçundan doğrudan zarar görmeyen ... ile katılan ...'...
İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında özetle: "...,celp edilen tapu kayıtlarına göre bahse konu taşınmazların satış bedellerinin dosya borcunu ve talep edilen tazminat tutarlarını kat be kat aştığı, davalının taşınmaz satış bedellerini kendi yedinde bulundurarak şirkete ödememesi sebebiyle takip borçlusu şirkete karşı borçlu bulunduğu, haciz ihbarnamesine karşı da bu kapsamda yalan beyanda bulunduğu anlaşılmış, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın kabulüne, 41.661,85 TL tazminatın 14/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, " karar verildiği görülmüştür....
Kamu görevlisinin, görevi nedeniyle resmi belge düzenlediği sırada yalan beyanda bulunulması halinde TCK’nin 206. maddesi uygulanacaktır. Resmi belge düzenlenmesi sırasında olmayıp da kamu görevinin gereği gibi yerine getirilebilmesi için, kamu görevlisinin göreviyle bağlantılı olarak sorması ve kişinin kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunması halinde Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesi uyarınca idari para cezası verilmesi gereklidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belge düzenlenmesinde yalan beyanda bulunamk HÜKÜM : Mahkumiyet “Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” suçunun temas ettiği 5237 sayılı TCK'nun 206.maddesinde seçimlik ceza öngörülmesi ve aynı Kanunun 50/2. maddesinde ise, “hapis cezası ile adli para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hallerde, hapis cezasına hükmedilmişse, bu ceza artık adli para cezasına çevrilmez” hükmünün yer alması nedeniyle, tercih edilen hürriyeti bağlayıcı cezanın paraya çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır....
Dosya içeriğine göre, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 89/4.maddesi hükmünde öngörülen tazminatın kaynağı İİK 89/1 haciz ihbarnamesinden kaynaklanır ve hükmedilecek tazminat miktarı haciz ihbarnamesi ile istenen miktarı aşamaz. İİK 89/4 maddesi gereğince istenebilecek tazminat miktarının üst sınırı haciz ihbarnamesinde belirtilen borç miktarını geçemez. Davacının dava dilekçesinde tazminat miktarını 57.888,41 TL olarak belirttiği, haciz ihbarnamesinde belirtilen miktarın da 48.459,11 TL olduğunun anlaşılması karşısında, temyize konu edilen toplam miktar 48.459,11 TL olup, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan HÜKÜM : Mahkumiyet Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun oluşması için, kişinin açıklamaları üzerine yetkili bir kamu görevlisi tarafından resmi bir belgenin düzenlenmesi ve düzenlenen resmi belgenin, beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gerekir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kimlik bilgileri hakkında yalan beyanda bulunmak Hüküm : 765 sayılı TCK'nın 343/2. maddesi gereğince mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığa atılı kimlik bilgileri hakkında yalan beyanda bulunma suçu için, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nın 343/2 maddesinde öngörülen cezanın süresi itibariyle, anılan Kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirlenen zamanaşımının, durma süreside nazara alınarak suç ve inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşıldığından hükmün BOZULMASINA, CMUK'nın 322. maddesi gereğince sanık hakkındaki bu eylemlerine yönelik davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 04.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....