WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/11/2019 NUMARASI : 2019/170 ESAS 2019/350 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Haciz İhbarına Karşı Yalan Beyanda Bulunma Nedeniyle) KARAR : Adana 6. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 20/11/2019 tarih ve 2019/170 Esas 2019/350 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı T1 vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA: Davacı T1 vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin alacağını tahsil amacıyla 01 Beton Madencilik İnşaat Nakliyat Sanayi Pazarlama Tic. Ltd. Şti. aleyhine Adana 14....

"İçtihat Metni"Cinsel taciz ve kimliği hakkında yalan beyanda bulunma suçlarından sanık ...'nın yapılan yargılaması sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetine dair Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesinden verilen 21.10.2008 gün ve 2007/1251 Esas, 2008/1196 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ...'ın bir çok kere müşteki sanığı telefonla arayarak kendisinden hoşlandığını ve tanışmak istediğini söylediği sabit olduğu halde, hakkında cinsel taciz suçundan teselsül hükümlerinin uygulanmaması karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen mahkûmiyet hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle ONANMASINA, 20.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz ve resmi belgenin düenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararları usul ve yasaya uygun bulunduğundan Cumhuriyet Savcılarının, suçların sübutuna yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin (ONANMASINA), 17.06.2015 günüde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi evrak tanzimi sırasında kimliği hakkında yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Düşme Sanığın "zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşürülmesi" hükmünü temyizde hukuki menfaati bulunmayıp, gerekçeye de yönelik olmayan temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 02.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        ya ait kimlik bilgilerini görevli memura beyan ettiği ve... olarak parmak izinin sorgulandığı, sanığın parmak izi incelemesi sonucunda ... olduğunun tespit edildiği anlaşıldığından, olay tutanağının sanığın ismiyle hazırlandığı kimlik bilgileri kullanılan... adına düzenlenmiş bir adli ya da idari soruşturma belgesi veya tutanak bulunmaması nedeniyle TCK'nin 206/1. maddesinde tanımlanan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunun oluşmayacağı, sanığın eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesinde düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" kabahatini oluşturduğu gözetilmeden, yalan beyanda bulunma suçundan hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince, uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak sanığın eylemine uyan 5326 sayılı Kanun’un 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının...

          Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; sanığın durdurularak kimliğinin sorulduğu sırada ... ...’a ait kimlik bilgilerini görevli memura beyan ettiği, sanığın parmak izi incelemesi sonucunda ... olduğunun tespit edildiği olayda, olay tutanağının sanığın ismiyle hazırlandığı kimlik bilgileri kullanılan ... ... adına düzenlenmiş bir adli ya da idari soruşturma belgesi veya tutanak bulunmaması nedeniyle TCK'nin 206/1. maddesinde tanımlanan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunun oluşmayacağı, sanığın eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesinde düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" kabahatini oluşturduğu gözetilmeden, yalan beyanda bulunma suçundan hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince, uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak sanığın eylemine...

            Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; sanık ... hakkında yapılan ihbar sonucu kahvehaneye giden kolluk görevlilerinin sanıktan kimlik sorması üzerine üstünde kimlik olmadığını ve ... olduğunu beyan ettiği, üzerinden ... adına düzenlenmiş reçete fotokopisinin de çıktığı anlaşılarak sanık karakola kimlik tespiti için götürülmüş ve ... olduğu tespit edilmiş olması nedeniyle, TCK'nin 206/1. maddesinde tanımlanan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan" suçunun oluşmayacağı, sanığın eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 40/1. maddesinde düzenlenen "kimliği hakkında gerçeğe aykırı beyanda bulunmak" kabahatini oluşturduğu gözetilmeden, yalan beyanda bulunma suçundan hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince, uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak sanığın eylemine uyan 5326 sayılı Kanun...

              sanığın eyleminin resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunu değil Kabahatler Kanunu’nun 40/1. maddesindeki kimliği hakkında yalan beyanda bulunma kabahatini oluşturacağı ve idari yaptırım uygulanmasını gerektireceği cihetle, sanığın oluşu kabul edilen eyleminin, Kabahatler Kanunu’nun 40. maddesinin birinci fıkrasına uygun bulunduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak sanığın lehine bulunan ve eylemine uyan 5326 sayılı Yasanın 40/1. maddesinde öngörülen idari para cezasının miktarına göre aynı Yasanın 20/2-c maddesinde yazılı soruşturma zamanaşımının eylemin gerçekleştiği 08.02.2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta 1412 sayılı...

                II- Sanığın, yalan beyanda bulunma suçundan mahkumiyetine dair hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince: Resmi belgenin düzenlenmesi sırasında yalan beyan suçunun oluşması için, yalan beyanın resmi belge düzenlemeye yetkili kamu görevlisine yapılması, failin de yaptığı açıklamanın resmi bir belgeye esas olduğunu bilerek hareket etmesi; yazılı veya sözlü beyan üzerine düzenlenen belgelerin tek başına hukuki geçerliliğinin bulunması, kamu görevlisinin beyanın doğruluğunu araştırma yükümlülüğünün bulunmaması gerekir....

                  Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçundan kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede, Sanıkların yetkilisi olduğu şirket tarafından 2. haciz ihbarnamesine yapılan itiraz süresinde olmadığından geçersiz olup beyandaki gerçeğe aykırı bildirimin, gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunu oluşturmayacağı anlaşılmakla, Eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 2-Tazminat talebi ile ilgili olarak kurulan hükümlere yönelik olarak, Davanın açılması için gerekli harcın yatırılmaması nedeniyle "davanın açılmamış sayılmasına" karar verilmesi yerine davanın reddine karar verilmesi ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320...

                    UYAP Entegrasyonu