Bu itibarla gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu ile birlikte İİK’nın 89/4. maddesi uyarınca talep edilen tazminat isteminin haksız fiile dayanan tazminat niteliğinde olması; somut olayda gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşmadığı gözetildiğinde, ortada bir haksız fiil bulunmadığından sonuç olarak tazminat isteminin reddi kararına yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu itibarla gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu ile birlikte İİK’nın 89/4. maddesi uyarınca talep edilen tazminat isteminin haksız fiile dayanan tazminat niteliğinde olması, somut olayda gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşmadığı gözetildiğinde, ortada bir haksız fiil bulunmadığından sonuç olarak tazminat isteminin reddi kararına yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu itibarla gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu ile birlikte İİK’nın 89/4. maddesi uyarınca talep edilen tazminat isteminin haksız fiile dayanan tazminat niteliğinde olması, somut olayda gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşmadığı gözetildiğinde, ortada bir haksız fiil bulunmadığından sonuç olarak tazminat isteminin reddi kararına yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu itibarla gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu ile birlikte İİK’nın 89/4. maddesi uyarınca talep edilen tazminat isteminin haksız fiile dayanan tazminat niteliğinde olması; somut olayda gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşmadığı gözetildiğinde, ortada bir haksız fiil bulunmadığından sonuç olarak tazminat isteminin reddi kararına yönelik şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, görevli memura yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 24.01.2007 tarihli sanık ... hakkında görevli memura yalan beyanda bulunma suçundan kurulan hükmün sanık ... müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmiş olmasına karşın; tebliğnamede sanık ... hakkında adı geçen suç ile ilgili görüş belirtilmediği anlaşılmakla, ek tebliğname düzenlendikten sonra incelemek üzere dairemize gönderilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 15.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Şti.’ne 16.09.2010 tarihinde tebliğ edildiği, 89/1 haciz ihbarnamelerinin ise henüz takipler kesinleşmeden 21.09.2010 tarihinde üçüncü kişiye tebliğ edildiğinin anlaşıldığı, bu haliyle yapılan icra takiplerinin birinci haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihlerinde kesinleşmediği anlaşılmakla, gönderilen birinci haciz ihbarnamelerine 27.09.2010 tarihinde verilen cevapların gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunu oluşturmayacağı, gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçu ile birlikte İİK'nın 89/4. maddesi uyarınca talep edilen tazminat isteminin haksız fiile dayalı bir tazminat olduğu, gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçunun oluşmaması durumunda, ortada bir haksız fiil bulunmadığından, tazminat istemlerinin de reddi gerektiğinden, asıl ve birleşen dosyalarda yazılı şekilde tazminatın kabulüne dair hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirmiştir. IV....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişi hüviyet veya sıfatına ilişkin yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Temyiz isteğinin reddi, mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz süresinin geçmesi, Nedeniyle Yerel Mahkemece verilen temyiz isteğinin reddine ilişkin karara karşı yapılan itirazın, tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, Yerel Mahkemenin redde ilişkin kararının ONANMASINA, 16/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2019 NUMARASI : 2018/603 ESAS - 2019/886 KARAR DAVA KONUSU : Tazminat (Haciz İhbarına Karşı Yalan Beyanda Bulunma Nedeniyle) KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı ve davalı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından borçlu Techline İletişim İnş. ve Dan....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kimlik bilgileri hakkında yalan beyanda bulunmak Hüküm : 765 sayılı TCK'nın 343/2. maddesi gereğince mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığa atılı kimlik bilgileri hakkında yalan beyanda bulunma suçu için, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK'nın 343/2 maddesinde öngörülen cezanın süresi itibariyle, anılan Kanunun 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirlenen zamanaşımının, durma süreside nazara alınarak suç ve inceleme tarihleri arasında gerçekleştiği anlaşıldığından hükmün BOZULMASINA, CMUK'nın 322. maddesi gereğince sanık hakkındaki bu eylemlerine yönelik davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 04.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma HÜKÜM : Mahkumiyet Yokluğunda kurulan hükmün sanık yerine vasisine tebliğ edildiği, temyiz hakkının kişiye bağlı hak olması nedeniyle vasiye yapılan tebligatın geçersiz olduğu ve sanığın öğrenme üzerine verdiği 15.07.2014 tarihli temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede: Sanığa yüklenen “resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma” suçunun, suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'nin 206/1. maddesinde öngörülen cezasının miktarı ve üst sınırı itibarıyla tabi olduğu, aynı Yasa'nın 66/1-e maddesinde öngörülen asli dava zamanaşımının, kesici son işlem olan mahkumiyet kararının verildiği 19.07.2010 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi...