TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 21/04/2022 NUMARASI : 2021/589 ESAS - 2022/239 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 21/12/2010 tarihli 80532 numaralı 6.700,00- TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin 25/12/2010 tarihinde 5.000,00- TL, daha sonra 08/01/2011 tarihinde 400,00- TL olmak üzere toplam 5.400,00- TL ödeme yaptığını, devre mülkün süresinde teslim edilmediğini ayrıca devre mülk için geç kalınan her ay için 250,00- TL cezai şartın da ödenmediğini beyanla şimdilik 40.000,00- TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....
Asliye Hukuk Mahkemesi ve Konya Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, davalının devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediği iddiasıyla bir miktar alacağın davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesi, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Tüketici Mahkemesi ise, davacının devre mülkleri yatırım amaçlı edindiği, bu nedenle uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında olmadığı gerekçesiyle görevsizlik yönünde karar vermiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/150 KARAR NO : 2022/908 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BEYPAZARI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/11/2021 NUMARASI : 2020/677 ESAS - 2021/857 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 10/03/2013 tarihinde 14.093,00- TL bedelli devre mülk satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, müvekkiline tapu kaydının devredilmesine rağmen inşaatın tamamlanmadığını ve müvekkilinin devre mülkten faydalanamadığını belirterek sözleşmenin iptali ile yaptıkları ödemelerden şimdilik 100,00- TL'sinin ödeme tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 18/03/2021 tarihli duruşmada davayı ıslah ederek talebini 14.093,00- TL nin denkleştirici adalet ilkesi gereğince hesaplanacak miktarın hüküm altına alınmasını talep etmiştir...
GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olup ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/12/2019 NUMARASI : 2018/255 ESAS 2019/370 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Tarsus 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) 05/12/2019 tarih ve 2018/255 Esas 2019/370 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davalı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Müvekkili ile davalı şirket arasında 18/05/2014 tarihinde 17.952,00 TL karşılğında 02660 Sözleşme numaralı Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi imzalandığını, müvekkili tarafından 17.952,00 TL davalı şirkete müvekkili tarafından ödendiğini, müvekkili ile sözleşme yapılmış olmasına rağmen resmi şekilde yapılmamış olması ve tapuda şerh işleminin yapılmamış olması nedeniyle yapılan sözleşmenin Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Yargıtay İçtihatlarına göre hukuken geçersiz olduğunu ve resmi şeklide yapılmayan devre mülk sözleşmesinden tüketici cayma süresi ile bağlı...
KARAR Davacı, babası ile davalının devre mülk sözleşmesi imzaladığını, aslında bu sözleşmenin kendi adına yapıldığını, bu nedenle tapunun adına çıkartıldığını, sözleşmeye göre gayrimenkulün teslim tarihinin 01.09.2012 olarak kararlaştırıldığını, bu sürede teslim edilmediği takdirde aylık 200 Tl cezai şart öngörüldüğünü, bu alacağının tahsili amacıyla başlattığı takibe itiraz edildiğini ileri sürerek, vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davacının sözleşmenin tarafı olmadığı gerekçesiyle davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Eldeki dava, devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan cezai şart istemine ilişkindir. Her ne kadar mahkemece davacının sözleşmenin tarafı olmadığı gerekçesiyle davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş ise de; tapu kaydının devri ile birlikte davacı ... Asan sözleşmenin tarafı haline gelmiştir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 5.000,00 TL devremülk bedeli ile 2.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, 700,00 TL tapu işlemi için ödenen miktar bakımından pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, eldeki dava ile sözleşmeye aykırılık nedeniyle cayma hakkını kullanmış olduğu devre mülk sözleşmesi nedeniyle ödemiş olduğu devre mülk bedeli ve tapu işlem masrafı ile manevi tazminatın davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, devre mülk bedeli ve manevi tazminat yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki; sözleşmeye aykırılık tek başına manevi tazminat isteme hakkı doğurmaz....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/03/2014 NUMARASI : 2013/361-2014/130 Uyuşmazlık, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görev Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 20.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece davanın kabulüne, 12897,06 TL’nin dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken müteselsilen tahsiliyle davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı Belediye tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava devre mülk sözleşmesinden doğan tazminat istemine dayanmaktadır. Davacı davalıların ortaklaşa düzenledikleri .....projesi kapsamında satın aldığı devre mülkün teslim edilmemesi nedeniyle ödediği bedelin tazmin edilmesini istemiş, mahkemece, davacının ödeme belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu bir adet devre mülke ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme ve denkleştirici adalet ilkeleri gereğince dava tarihinde ulaştığı değer tespit edilerek dava kabul edilmiştir....