Model Otomotik 2011 model aracın ayıplı olduğunun tespitine, ayıplı aracın her türlü takyidattan ari olarak davacı tarafından davalılara iadesine, aynı marka ve model ayıpsız yeni aracın davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davanın taraflarınca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, sıfır km satın aldığı araçtaki üretimden kaynaklanan boya hatası nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değişimi veya bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, maddi ve manevi tazminat istemi ile eldeki davayı açmıştır....
Mahkemece, davanın kabulü ile;dava konusu ayıplı aracın davalılara iadesine ve araç bedeli olarak davacı tarafından ödenen 27.055 YTL’nin davalıların temerrüt tarihi olan 04.06.2006 tarihinden itibaren yasal reeskont faizi ile davalılardan müşterek müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davacının belgelendirilmeyen maddi tazminat talebi ve şartları oluşmayan manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların 2008/15098-2009/5358 aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davaya konu araç davacı yedinde olup, davacı aracı, davalı taraf da satış tarihinden itibaren davacı tüketicinin ... olduğu satış bedelini kullanmıştır....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ayıplı araç satışı nedeniyle ödenen bedelin iadesi ile maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Davacı ile davalı arasında 01/12/2017 tarihli Ödemiş 1....
Davalı istinaf sebeplerinde, mahkemece maddi tazminat talebinin reddine karar verilmişken manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığını, aracın km sinin düşürüldüğünün tanıkla ispat edileceğini ancak mahkemece tanıklarının dinlenmediğini belirtmiştir. Manevi tazminatın ret edilen miktar yönünden de vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek İDM kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE:Dava ayıplı araç satışı nedeniyle bedel indirimi ve manevi tazminat talebi olup mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Davanın hukuki nedeni ayıplı taşınmaz satımına dayanmaktadır. B.K.’nun 217 maddesi hükmüne göre menkul satımına dair ayıpla ilgili hükümler taşınmaz satımları hakkında da uygulanır. Asıl davada davacı ... dükkanı davalı ...’tan satın almıştır. Yani davacı ... ile davalı arsa sahibi ... arasıda akdi ilişki bulunmamaktadır. Bu durumda asıl davada arsa sahibinin dükkanı satın alan davacıya karşı ayıba karşı tekeffül hükümlerine göre sorumluluğu yoktur. Bu nedenle asıl davada, arsa sahibi ... hakkında davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... ın tüm, temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davalı ... yararına BOZULMASINA, 212,50 YTL peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalı ...'a iadesine, 637,50 YTL kalan harcın davalı ...'...
Ortaköy Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, 30.10.2013 tarihli duruşmada verilen ara karar ile davanın apartmanın çatı katına ilişkin olması nedeniyle apartmanın ortak kullanım alanına yönelik olduğu gerekçesiyle davaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla devam edilmesine karar verilmiş, 05.02.2014 tarihli karar ile de davanın konut satımına ilişkin ayıplı mal tesliminden kaynaklanan bir dava olmayıp, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 4/c maddesi uyarınca ortak yer olan çatıda meydana gelen hasarın tazminine ilişkin olduğu, tazminat davalarında genel mahkemelerin görevli olduğu, dava değerine göre Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 4822 sayılı Kanunla değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde, kanunun amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde, "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü...
- KARAR - Davacı vekili, taraflar arasında araç alım satımına dayalı ilişki bulunduğunu, davacının davalıya iki adet senet verdiğini, daha sonra araç satışından vazgeçildiğini, senetlerin iade edilmediğini, davacı aleyhine takip başlatıldığını ileri sürerek, takipten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
Mahkemece; 11.04.2016 tarihli bilirkişi raporu tespitleri ışığında davanın kabulü cihetine gidilmiş ise de, özellikle üç makine mühendisinden kurulu önceki 18.06.2015 tarihli rapor nazara alındığında hükme esas alınan ve tek makine mühendisi tarafından hazırlanmış olan bu bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulamayacağı gibi bu rapora dayalı hükmün temyiz denetimi de yapılamaz....
Buna göre, taraflar arasında mal alım satımına dayalı ticari ilişki mevcut olduğu, davacı tarafça, ayıplı çıktığı iddia edilen ürün yönünden Tokat -----. İcra Müdürlüğü’nün----- esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde ödemede bulunulduğu, bu ödemeyi davalı taraftan talep ettiği anlaşılmıştır. Davalı taraf davacıya borcu olmadığını iddia etmiştir....
Davalı, araçtaki pert kaydının araç dosyasında bulunduğunu, satış işlemi sırasında alıcının bunu bildiğini, aynı özelliklere sahip aracın 26-27 bin TL civarında olup, aracın bu nedenle 20.0000 TL'ye satıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, aracın ikinci el araç olması, davacının aracı satın alırken üzerine düşen gerekli araştırmayı yapmadığı, resmi satış sözleşmesinde aracın değerinin 20.000 TL olarak gösterildiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, ayıplı araç satışından kaynaklanan değer kaybı alacağı isteğine ilişkindir. Davacı aracın ayıplı olduğunu, daha doğrusu pert olduğunu, bunu satıştan sonra öğrendiğini, davalı ise davacının aracın pert olduğunu bilerek satın aldığını savunmuştur. Bu durumda aracın pert olarak satıldığının ispatı davalı tarafa düşer, Davalı bu durumu yasal delillerle ispatlayamamıştır. Dava tarihi ve değer itibariyle tanık dinlenemez....