Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Asıl dava ve birleşen davada, arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin tarafları arasındaki tapu iptali tescil, tazminat ve yine birleşen davada yükleniciden bağımsız bölüm satın alanların açtığı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, asıl uyuşmazlığın arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin tarafları arasındaki davaya ilişkin bulunması nedeniyle, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 15.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 25.05.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Asıl dava, 03.11.2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı tapu iptâli ve tescil; birleşen dava, 21.11.2011 tarihli adi yazılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı alacak; birleşen dava içerisindeki karşı dava ise, 21.11.2011 tarihli adi yazılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı eksik iş bedeli istemlerine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde asıl davanın kabulü ile dava konusu bağımsız bölümün davalı ... adına olan tapu kaydının iptâline ve davacı adına tapuya tesciline, birleştirilen dosyada davacı ... İnşaat Taah. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından açılan davanın reddine, birleştirilen dosyada karşı dava olarak davacı ... tarafından davalılar ... İnşaat Taah. San. Tic. Ltd. Şti. ve ...'...

      Şayet, temlik edilen alacağın dayanağı olan arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi yüklenici bakımından bütünüyle ifa edilmemişse, üçüncü kişi yüklenicinin ifa etmediği borç miktarı kadar arsa sahibine karşı sorumludur. Eğer yüklenici, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinden doğan edimlerini bütünüyle yerine getirmiş olmamakla beraber noksan bıraktığı iş pek cüz’i bir boyutta ise, yani bu noksanlığın paraya dönüştürülerek tamamlanması arsa sahibi açısından tahammül edilebilir bir boyutta ise, o zaman bu pek cüz’i noksanlığın paraya dönüştürülerek tamamlanması suretiyle üçüncü kişi tarafından tescil istenebilir. Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; davalı arsa sahibi yüklenicinin edimini yerine getirmediğini ve tescil davasının dinlenme olanağı bulunmadığını savunmuştur....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan, arsa sahibinin yükleniciden gecikme tazminatı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı vekili müvekkili ile davalı kooperatif arasında, İskenderun 2....

          Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde, davacı ile kooperatifin yüklenici sıfatıyla arsa sahiplerine karşı müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları belirlenmiş olup, arsa sahipleri, yüklenicilerin kendi aralarında yaptıkları bu sözleşmelere muvafakat vermiş iseler de; bu muvafakatnamelerde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan haklarını saklı tuttuklarını belirtmişlerdir. Dosya kapsamından arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin halen yürürlükte oldukları anlaşılmış olup, feshedildiklerine dair herhangi bir iddia da bulunmamaktadır. Bu kapsamda, davacı yüklenici arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri feshedilmediği sürece, işin ifa ile sonuçlanması halinde, arsa sahiplerinden tapu ferağı isteme hakkına sahip olduğu gibi imalat bedeli alacağını da ancak arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshedilmiş olması halinde talep edebilir....

            Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Dava, arsa payı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, davadaki istem kalemlerinden birisi de, sözleşme konusu inşaattaki eksik ve kusurlu işlerin giderilme bedelinin tahsiline ilişkindir. 11.12.2006 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ekinde herhangi bir teknik şartname bulunmadığı gibi sözleşmedeki her hangi bir hükümde böyle bir teknik şartnameye atıfta da bulunulmamaktadır. Her ne kadar davacı yanca dosyaya bir teknik şartname fotokopisi ibraz edilmiş ise de, bu şartname davalının kabulünde olmadığı gibi taraflarca da imzalanmış değildir....

              Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edinmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payıkarşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....

                Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklan tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat tahsili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 470 ve devamı maddeleri 3. Değerlendirme 1. Davacı; yüklenici lehine yaptığı işler nedeniyle yüklenicinin arsa sahibine karşı haklarını temlik alan konumundadır. Bu haliyle yüklenicinin arsa sahibine karşı edimlerini yerine getirmesi halinde arsa sahibinden bağımsız bölüm talep edebilecektir. Arsa sahibi ile yüklenici arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklı Diyarbakır 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2017/104 E. sayılı dava dosyasının bulunduğu ve davanın derdest olduğu anlaşılmaktadır....

                  Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinde ise arsa sahibi inşaat yapımına karşılık yükleniciye be­del olarak bir miktar para yerine, arsa payını devretmekte olup, bu devir işlemi inşaatın yapımı için finans sağlanması amacıyla yükleniciye verilen "avans" niteliğinde bulunduğundan ve yüklenicinin edimini yerine getirmemesi halinde arsa maliki her zaman payının iadesini isteyebileceğinden bu tür temliklerde önalım hakkının kullanılması mümkün değildir. Zira önalımda, önalım hakkını kullanan kişinin payı satın alana ödemekle yükümlü olduğu bedel, yani bir miktar para, arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinde mevcut olmayıp, payın bedeli eser meydana getirmek suretiyle ödenmektedir. Önalım hakkını kullananın hiçbir bedel ödemeden payın kendisine devrini istemesi mümkün olmadığı gibi, pay karşılığında yüklenicin yapması gereken sözleşmede kararlaştırılan koşullarda binayı yapıp arsa sahibine teslim etmesi de düşünülemez....

                    Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri 818 sayılı BK'nın 155 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmelerinin kendine özgü bir türüdür. Bu sözleşmelerin bir tarafı arsa sahibi diğer tarafı yüklenicidir. Bu tür sözleşmelerde arsa sahibinin Tüketici Kanununda 3/k maddesindeki tüketici tanımına uymadığı anlaşılmaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinde arsa sahibi açısından güdülen amaç kullanmak için konut edilnmek değil arsasını değerlendirmektir. Bu nedenle arsa sahibinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalarken güttüğü saikin 6502 sayılı Kanunda tanımlanan tüketicinin saikinden farklı olduğu gözden kaçırılmamalıdır....

                      UYAP Entegrasyonu