Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 26/12/2011 gününde adli yardım talepli olarak verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine adli yardım talebi kabul edilerek mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 02/02/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalılardan ... yönünden feragat nedeniyle, diğer davalı ... ....yönünden ise 818 Sayılı BK 147/2. maddesi uyarınca istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

    A.. aleyhine 01/04/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/07/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 20/05/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12/11/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        , haksız eylem sorumlusu olan davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir....

          Ancak dava dilekçesinde hangi eylem nedeniyle, ne miktarda tazminat talep edildiği hususu açık değildir. 6100 sayılı HMK'nın 31. maddesi uyarınca hakim, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. Şu durumda; davacının dava dilekçesinde yer alan taleplerini, davalının hangi eylemine dayandırdığı ve bu eylem nedeniyle ne miktarda manevi tazminat talep ettiği hususunun açıklattırılarak mevcut deliller de değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken eksik tahkikata dayalı hüküm kurulması doğru değildir. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir....

            Davalının nakdi tazminat ödemesini gerektiren haksız eylem 13/11/2011 gününde gerçekleşmiş, davacı idare ise 06/06/2012 günlü Nakdi Tazminat Komisyonu kararı ile 2330 sayılı Kanun gereğince yaralanan dava dışı görevliye nakdi tazminat ödemiştir. Haksız eylem sonucu oluşan zarar, olay gününde gerçekleşmiş olduğundan, davalının sorumlu tutulacağı tazminat miktarı da olay günündeki verilere göre belirlenmelidir. 2330 sayılı Kanun’un 3. maddesinde yaralanan görevliye ödenecek tazminatın karar günündeki en yüksek Devlet memuru aylığı esas alınarak hesaplanacağı belirtilmekte ise de, buna göre hesaplanıp ödenen nakdi tazminatın tamamı davalıya rücu edilemez. Davacı idarenin, davalıdan kaynaklanmayan nedenlerle daha geç nakdi tazminat ödemesi, bu yüzden artan tazminat miktarından davalının sorumlu olmasını gerektirmez....

              Yargıtay HGK'nun 23.2.2000 gün ve 2000/4-103 Esas ve 124 Karar sayılı ilamında açıklandığı üzere davacı idarenin yaptığı ödeme nedeniyle zarar verene kusuru oranında rücu hakkı bulunmaktadır. Kamu görevlisinin zararı, haksız eylemin meydana geldiği tarihte gerçekleşmiş olup, davalının sorumluluğu da aynı tarihte başlayacağından tazminatın haksız eylem tarihindeki koşullar itibariyle belirlenmesi gerekir. Somut olayda haksız eylemin 20.03.2003 tarihinde meydana geldiği, Nakdi Tazminat Komisyonu kararının ise 28.07.2009 tarihinde alındığı, bu kararın içeriğinden komisyon kararı tarihindeki en yüksek devlet memuru aylığı gözetilerek hesaplama yapıldığı anlaşılmaktadır. Haksız eylem tarihindeki en yüksek devlet memuru aylığı esas alınarak tazminatın belirlenmesi gerekirken, mahkemece olay tarihinden sonra alınan komisyon kararı tarihindeki ölçütlere göre belirlenen tazminatın rücuen ödettirilmesine karar verilmesi bozma nedenidir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar ... vdl vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 01/01/2005 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın ve birleşen davanın kabulüne dair verilen 17/05/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ...'ye vesayeten ... vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vasisi tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamından davalı tarafça sunulan temyiz dilekçesinin, davacı tarafa tebliğe çıkarılmadığı anlaşılmaktadır. HUMK’un 433. Maddesine göre; temyiz dilekçesi, hükmü veren mahkeme aracılığı ile karşı tarafa tebliğ olunur. Tebliğ tarihi temyiz dilekçesinin dosyada kalan aslına işaret edilir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 04/08/2008 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16/04/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamından davalı tarafça sunulan temyiz dilekçesinin, davacı tarafa tebliğe çıkarılması gerekirken, sehven davalı tarafa tebliğe çıkarıldığı anlaşılmaktadır. HUMK’un 433. Maddesine göre; temyiz dilekçesi, hükmü veren mahkeme aracılığı ile karşı tarafa tebliğ olunur. Tebliğ tarihi temyiz dilekçesinin dosyada kalan aslına işaret edilir....

                    Mahkemece daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere karar bozulmalıdır. 3- Davacıların dava dilekçelerinde haksız eylem tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini talep ettikleri, mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş olmasına rağmen faiz talebiyle ilgili olumlu veya olumsuz bir hüküm kurulmadığı anlaşılmaktadır. Davanın dayanağı haksız eylem olup; davalı, eylem tarihinden itibaren mütemerrit durumundadır. Şu halde, olay tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2/a-b) ve (3) no’lu bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davacıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentteki sebeplerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu