Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARŞI OY YAZISI Sorun eşlerden birinin başka bir kişiyle cinsel ilişkiye girmesi nedeniyle diğer eşin manevi anlamda eşten ve üçüncü kişiden tazminat isteyeyip isteyemeyeceğine ilişkindir. Eşler nikah sözleşmesi yapmakla birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler (M.K. 185/ III). Bu yükümlülüğün ihlali halinde sadakat yükümlülüğünü ihlal eden eşe karşı aldatılan eş manevi tazminat talep edebilir. Bu tür bir eylem TMK' da boşanma nedeni olarak öngörüldüğünden aldatılan eş bunu boşanma sebebi sayabilir ve boşanmaya göre M.K. 174/2 ile manevi tazminat isteyebilir. Ancak aldatılan eş böyle bir eylem dolayısıyla boşanmaya zorlanamaz. Diğer ifadeyle aldatılan eş boşanma nedeni yapmaksızın kişisel saldırıların ihlal edildiği gerekçesiyle aldatan eşe karşı manevi tazminat talebinde bulunabilir. Bu durum 4787 sayılı kanun 7. maddesi ile açıkça düzenlenmektedir....

    tazminatın, haksız eylem sorumlusu olan davalıdan alınması istemine ilişkindir....

      Bununla birlikte somut olayda davacı vekilince dava dilekçesi içeriğinden de anlaşıldığı üzere davalı zorunlu trafik sigortacısından manevi tazminat isteminde bulunulmadığı halde, mahkemece manevi tazminat istemi üzerinden davacı yararına diğer davalılarla birlikte davalı ... şirketinin de vekalet ücretinden sorumlu tutulması doğru olmamıştır. b-Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksızeylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir....

        Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 16/08/2013 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 04/09/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem nedeni ile uğranılan manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur....

          in açmış olduğu dava ve birleşen davada destekten yoksun kalma tazminatı talebinin kabulü ile, 14.461,85 TL'nin olay tarihi olan 13/02/2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacı ...'e verilmesine, dair karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve faiz istemine ilişkindir. Birleşen davada davacı ... vekili; 2009/446 esas sayılı dosyasında dava açıldığı sırada faiz talebinin unutulduğunu belirterek talep edilen 7.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır....

            Davacı, davalının kendisine hakaret etmesi nedeniyle kişilik haklarının zarar gördüğünü, davalının eyleminin kesinleşen ceza mahkemesi kararı ile sabit olduğunu ayrıca bu olay nedeniyle avukat tutmak ve Adliyeye gidip gelmek zorunda kaldığını belirterek maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, tazminat taleplerinin mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalının hukuka aykırı eyleminin kesinleşen Ceza Mahkemesi kararı ile sabit olduğu belirtilerek davacının maddi ve manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Maddi zarar kavramı, haksız eylem nedeniyle kişinin malvarlığında doğrudan meydana gelen eksilmeyi ifade eder. Davaya konu olayda, davalının haksız eylemi nedeniyle davacının kişilik haklarının zarar gördüğü açık olsa da; söz konusu haksız eylem nedeniyle davacının malvarlığında doğrudan bir eksilmenin meydana geldiği söylenemez....

              Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulü ile 4.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, ıslah edilen 38.187.76 TL maddi tazminatın ise ıslah tarihi olan 18/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Olayda uyuşmazlık haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir....

                a velayeten kendi adına asaleten ... vekilleri ...Avukat ... tarafından, davalı-karşı davacılar ... vd aleyhine 13/11/2008 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine ve davalı-karşı davacılar ... vd vekilleri Avukat ... tarafından davacı-karşı davalılar ... vd aleyhine 04/12/2008 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen 20/12/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava ve karşı dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir....

                  A..tarafından, davalılar G..Ş..ve diğeri aleyhine 25/03/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeni ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalılardan S..Ş.. yönünden davanın reddine, G..Ş.. yönünden davanın kısmen kabulüne dair verilen 26/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı T.. A... vekili ile davalılardan G..Ş... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem nedeni ile uğranılan maddi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir....

                    Bu durumda mahkemece, hatır taşıması bulunup bulunulmadığı hususu tartışılarak sonucuna göre hatır taşımacılığı var ise Daire uygulamasına göre davalı ... aleyhine hükmolunan tazminattan %20 oranında indirim yapılması gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. 5-Davacı taraf, dava ve ıslah dilekçesinde kaza tarihinden itibaren faize karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat için işleten ... aleyhine dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır ve davalı sürücü haksız fiil failidir. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır....

                      UYAP Entegrasyonu