Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

(tasfiye memuru) olarak düzeltilmesini talep etmiştir. Davalı ... Sicil Müdürlüğü vekili Mahkememize sunduğu cevap dilekçesi ile; Ticaret sicil müdürlüğünün TTK madde 32 ve Ticaret sicili yönetmeliğinin madde 34 hükmü çerçevesinde işlem yaptığını, tasfiye sürecinde yetki ve sorumluluğun şirket tasfiye memurunda olduğunu, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, tasfiye süreci eksik/erken sonuçlandıran tasfiye memurunun kusurundan dolayı ticaret sicili müdürlüğünün sorumluluğunun bulunmadığını bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, müvekkilinin davanın açılmasına sebep olmadığını, bu nedenle yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağını belirterek müvekkili aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep etmiştir. Davalı ... davaya cevap vermemiştir. Dava şirket ihyası davasıdır. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin ... Esas ve ... Esas sayılı dosyalarının bir örneği ve ticaret sicil kaydı celp edilmiştir....

    İhyası istenen şirketin tasfiye işlemleri 30.11.2012 tarihinde tamamlanmış 6.12.2012 tarihinde de TTSG nde ilan edilmiştir. Davacı taraf ihya sebebi olarak Kartal ....... Asliye Hukuk Mahkemesinin .......... esas, Kartal ......... İş Mahkemesinin ....... esas sayılı dosyaların mevcut olduğunu, tasfiye işlemlerinden sonra tasfiye edilen şirket yönünden davanın kabulüne karar verildiğini, Bakırköy ......... ATM ........ esas sayılı dosyasında tasfiye memurunun ve şirket ortaklarının şahsi sorumluluğundan kaynaklı dava ikame edildiğini, bu dosyaların halen derdest olduğunu tasfiyenin usulüne uygun yapılmadığının bildirildiğini, tasfiye işlemlerinin usulüne uygun yapılmadığından tasfiye memuru atanması ile ek tasfiye işlemlerinin yapılmasını talep ettiği anlaşılmıştır. Kartal ........ Asliye Hukuk Mahkemesinin .......... esas sayılı dosyasının İstanbul Anadolu ......... Asliye Hukuk Mahkemesini ........ Esas numarasına kaydedildiği, iş bu dosyada davacıların, ............

      yöneticisi ve tasfiye memurunun sorumluluğu nedeni ile alacak davasıdır....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/879 KARAR NO : 2022/1047 DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 16/11/2016 KARAR TARİHİ : 19/12/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin, mobilya üretimi yapan davalı ... Mobilya Tic. Ve San. Ltd. Şti.'ye bir takım mobilya siparişi verildiğini ve mukabilinde 32.500,00-TL ödeme yaptığını, davalı şirketin, sözleşme konusu malları teslim etmiş ise de kısa sürede ürünlerde esaslı ayıplar ortaya çıkması üzerine davacı müvekkilinin dvalı şirkete müracaat ederek sözleşmeden caydığını ve bu konuda ihtar keşide ettiğini, ancak davalı şirkete yapılan müracaatın sonuçsuz kalması üzerine Keşan ......

          İş Mahkemesinin 2018/711 Esas sayılı dosyası, şirket tasfiye karar tarihi olan 31/08/2019 tarihinden önce açılmıştır. Yapılan açıklamadan anlaşılacağı üzere, tasfiye kararı alındığı tarihte ihyası talep olunan şirketin davalı olarak yer aldığı tazminat davası bulunmaktadır. Şirket tasfiye memuru olan dahili davalının açılan davadan haberdar olmadığına ilişkin itirazı yerinde değildir. Hal böyle olunca mahkemece, yapılan tasfiye işleminin usul ve yasaya uygun olarak yapılmadığı, tasfiye memurunun tasfiye edilen şirket hakkında derdest dava bulunduğu halde tasfiye kararı alıp, tasfiyeye devam ederek tasfiye kapanışı yapılmak suretiyle şirketin ticaret sicilinden terkinine sebep olduğu gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesine dava açıldığını, 26/02/2015 tarih 2014/1026 Esas, 2015/132 Karar sayılı müvekkili şirketin ihyasına karar verildiğini, şirket tasfiye memuru olarak şirket ortaklarından Hüseyin Önder Altun'un atanmış olduğunu, müvekkili şirketin tasfiye halinde olduğundan hiçbir faaliyette bulunmadığını, herhangi bir borcu bulunmadığını, yalnızca bir tane gayrimenkul hissesinin tasfiye edilemediğini, şirket adına kayıtlı olmaya devam ettiğini belirterek, .... Parsel sayılı taşınmazın tasfiye aşamasında olan şirket üzerinde kayıtlı bulunan 1/2 hissesinin şirket ortaklarına hisseleri oranında devri için tasfiye memuru.... 'un yetkilendirilmesini talep ve dava etmiştir. Dava dilekçesi incelendiğinde davanın Esas numarası alınmak suretiyle hasımsız olarak açıldığı anlaşılmaktadır. Dava dilekçesi içeriğine göre; davacı şirketin... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince tasfiye ile sınırlı olmak üzere ihyasına karar verilerek aynı karar ile şirket ortaklarından.......

              Sayılı dosyasında şirketin tasfiyesine karar verildiği, tasfiye memuru olarak şirkete SMM ... ...' ın atandığını bu kararın Yargıtay denetiminden geçerek onama sonrası kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafın da bildirdiği üzere yöneticinin sorumluluğundan kaynaklı tazminat davasına ilişkin mahkememizin 2014/1013E. sayılı sayılı dosyasında şirket lehine alacağa hükmedildiği, bu ilamın Bursa 9. İcra Müdürlüğü'nün 2020/... Sayılı dosyasında takibe konu edildiği bu dava ve takip nedeniyle tasfiyenin tamamlanamayarak ticaret sicil müdürlüğünden şirketin terkininin gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Bu haliyle mahkememizin 2011/813 esas sayılı dosyasında atanan ... ... ' ın tasfiye memuru sıfatı devam etmektedir. Şirket tasfiye hâline girince, organların görev ve yetkileri, tasfiyenin yapılabilmesi için zorunlu olan, ancak nitelikleri gereği tasfiye memurlarınca yapılamayan işlemlere özgülenir....

                üzerine atfedilecek bir kusur ve ihmalinin bulunamaması karşısında, davalı ------ yargılama giderleriyle sorumlu tutulamayacağı, yine davalı tasfiye memurunun, tasfiye sırasında belirsiz alacak ve rücuen tazminat davası varken bu konuda bilgi sahibi olduğunun kanıtlanamadığı, bu nedenle tasfiyeyi sonlandırmasında ve bu davanın açılmasına sebebiyet verilmesi noktasında kusurlu olduğu kanıtlanamadığından yargılama masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

                  Davacı davalı olarak şirket tüzel kişiliğini göstermiştir.------Sayılı ilamında "------ tasfiye memurunun azli davasının ise tasfiye memuruna karşı açılması gerekli ve yeterli olup ayrıca tasfiye halinde bulunan şirkete de husumet yöneltilmesine gerek bulunmamaktadır. O halde davacı tarafından tasfiye memurunun azli istemiyle açılan işbu davada davalı şirkete husumet yöneltilmesi doğru olmadığından davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzenine aykırılık gözetilerek HMK'nın 355. Maddesi gereği bu yönden kabulü ile davalı tasfiye halindeki ------- pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir..." belirtmiştir....

                    Ancak, pay sahiplerinin ve şirket alacaklarının istemleri önce iflas idaresince ileri sürülür." maddesi uyarınca davacı alacaklıların şirket yöneticileri aleyhine dava açabilmeleri için ön şart olarak şirketin iflas etmiş olması, alacak talebinin iflas idaresince ileri sürülmesi ancak iflas idaresinin dava açmaması üzerine davacı alacaklı tarafından dava açması gerekmesine rağmen somut olayda davacı alacaklı tarafından dava dışı şirketin tasfiye aşamasında olması nedeniyle şirket yetkilileri hakkında sorumluluktan dolayı tazminat davası açtığı,dava ön şartı gerçekleşmediğinden davalılardan ...'...

                      UYAP Entegrasyonu