Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ile davalı ... arasında imzalanan işletme hakkı devir sözleşmesinin ve davacı ... ile davalı ... arasında imzalanan taahhütnamenin iptali ile nakit olarak ödenen devir bedelinin iadesi, ayrıca taahhütnameye konu senetler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı taraf her ne kadar, işletmede bulunan medikal ürünlerin ayıplı olduğunu iddia etmekte ise de, sözleşmede medikal ürünlerin devir kapsamında olduğuna dair bir ifade bulunmamaktadır. Dolayısıyla davacı taraf işletme hakkı devir sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ispatlayamamıştır. Öte yandan işletme hakkı devir sözleşmesinde, lehdarı davalı ... olan bonolarla ilgili bir kayıt bulunmadığı gibi, davacı ... ile davalı ... arasında imzalanan taahhütnamede de bonoların işletme hakkı devri için verildiği yönünde bir hüküm yoktur. Dolayısıyla davacı taraf taahhütnameye konu bonoların işletme hakkı devri için verildiği ve bedelsiz olduğu yönündeki iddiasını da kanıtlayamamıştır....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/386 Esas KARAR NO:2023/850 DAVA:Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:14/06/2021 KARAR TARİHİ:07/11/2023 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafça müvekkillerine satılan ... ... işletme hakkı ve uygunluk belgesinin verilmesi konusunda ... ile 28/05/2018 tarihinde devir sözleşmesi yapıldığını, bu devir sözleşmesine müteakip ... ...San. Ve Tic. Ltd. Şti.'ye .... Noterliği ... keşide numarası ve 02/07/2020 tarih ile ... ... işletme hakkı davacı tarafından devredilmiş lakin davalı taraf olan şirketin yetkilisi... gerekli kayıt ve tescil işlemleri konusunda imtina ettiğini, davalı şirket tarafından .......

      DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı kurumun mülkiyetindeki dağıtım sistemini işletme hakkını her bir dağıtım bölgesi için ayrı ayrı kurulan şirketlere işletme hakkı devir sözleşmesi ("İHDS") ile devrettiğini, bu amaçla taraflar arasında 24.07.2006 tarihli işletme hakkı devir sözleşmesinin imzalandığını, dağıtım faaliyetlerinin davalı tarafından yürütüldüğü dönemde meydana gelen olay nedeniyle açılan dava sonucu verilen kararın Yargıtay 3....

        ın faaliyet alanında yer alan ve dağıtım faaliyeti için gerekli olan işletme varlıkları üzerinde, mülkiyeti saklı kalmak kaydı ile ... ile belirlenen dağıtım bölgelerinde faaliyet göstermek üzere kurulan... şirketleri arasında işletme hakkı devir sözleşmesi düzenlenebilir" hükmünü amir olduğu, söz konusu düzenlemeye istinaden gerekli işlemlerin tamamlanmasını (mülkiyetin ...'a aktarılması vs.) müteakiben ... ile %100 hisselerine sahip olduğu 20... şirketi arasında dağıtım varlıklarının işletilmesine ilişkin ''İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi" imzalandığı, 31.08.2010 tarihinde ...'ın %100 hissesi ... ve ...'ın özelleştirmesinin tamamlandığı; ... ile... A.Ş'leri arasında 24.7.2006 tarihinde imzalanan ve halen yürürlükte olan İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'nin "Diğer Hususlar" başlıklı 18.6 maddesinde; "Şirket, yürürlükteki mevzuat'a göre kurulmuş ve faaliyetlerini yürüten bir anonim şirket olduğunu, ...'...

          Dairesinin kararları uyarınca, TEDAŞ'ın faaliyet alanında yer alan ve dağıtım faaliyeti için gerekli olan işletme varlıkları üzerinde, mülkiyet hakkı saklı kalmak kaydı ile işletme hakkının devri suretiyle özelleştirmenin yapıldığı, bu bağlamda, öncelikle, davalı ... ile %100 hisselerine sahip olduğu 20 elektrik dağıtım şirketi arasında dağıtım varlıklarının işletilmesine ilişkin “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” imzalandığı, 4628 sayılı Kanun'un 14.maddesine 5496 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile eklenen “TEDAŞ'ın faaliyet alanında yer alan ve dağıtım faaliyeti için gerekli olan işletme ve varlıklar üzerinde, mülkiyeti saklı kalmak kaydı ile TEDAŞ ile belirlenen dağıtım bölgelerinde faaliyet göstermek üzere kurulan elektrik dağıtım şirketleri arasında işletme hakkı devir sözleşmesi düzenlenebilir” hükmüne istinaden TEDAŞ ile %100 kamu hissesine sahip davacı arasında işletme hakkı devir sözleşmesi imzalandığı, daha sonra %100 kamu hissesinin blok satış yöntemiyle özelleştirilmesi amacıyla ihaleye...

            Davacı T1 ile davalı TEDAŞ arasındaki İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi 24/07/2006 tarihinde imzalanmıştır. Rücuya dayanak davaya konu olayın tarihi 1985 yılı olup, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin imzalanmasından önceki tarihtir. Somut uyuşmazlıkta davacı tarafından icra takibi nedeniyle yapılan ödeme İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'nin imzalandığı tarihten önceki döneme isabet eden kamulaştırmasız el atma nedenine dayanmaktadır. Rücuen alacağa dayanak olan Bismil Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/456 Esas 2013/127 Karar sayılı dosyasındaki davanın davacıları da da bu sözleşme çerçevesinde üçüncü kişi konumundadır. Öte yandan, hisse Satış Sözleşmesi'nin 9.4. maddesinde "...İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla", 22. maddesinin f bendinde "Alıcı ihale konusu hisseleri devir aldığı tarihten önceki döneme ilişkin olarak İşletme Hakkı Devir Sözleşmesindeki hükümler saklı kalmak kaydıyla..." hükümleri yer almaktadır....

            Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından icra dosyasına yapılan iş bu ödemelerin tahsiline karar verildiğinden tekrar talep edilmesi mümkün olmadığı halde ....191,49 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsiline hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. ...- Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava, işletme hakkı devir sözleşmesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Somut olayda, taraflar arasında imzalanan işletme hakkı devir sözleşmesi gereğince sözleşme tarihinden önceki dönemde yürütülen dağıtım faaliyetleri nedeniyle gerçekleşen işlemler nedeniyle mahkeme kararına istinaden davacı tarafından yapılan ödeme ve masrafların davalıdan rücuen tahsili gerekmektedir. ... San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından ... Elektrik Dağıtım A.Ş. aleyhine açılan ... 1....

              Genel Müdürlüğünden ayrı bir tüzelkişiliğe sahip bir anonim şirket olduğunu, ... ve dağıtım şirketleri arasında 24.07.2006 tarihinde İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi imzalanmadan önceki ve sonraki süreçte, özelleştirmeyi düzenleyen yasal çerçeve içinde Özelleştirme idaresi Başkanlığının talimatları doğrultusunda gerçekleştirildiğini, özelleştirmeye ilişkin iş ve işlemleri yerine getirmekle yükümlü olan ...'ın 24.07.2006 tarihinde Şirketlerle imzalamış olduğu İşletme Hakkı Sözleşmesi'nin İhale Şartnamesi ve Hisse Devir Sözleşmesi ile bütünlük arz ettiğinden, her üç doküman hükümlerinin birlikte yorumlanması gerektiğini, davacı vekilinin dava konusu talebini 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.1, 7.4 ve 7.6 maddelerine dayandırmakta ise de; İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 18.6. maddesinde yer alan "Şirket; (...) bu sözleşmeye dayanarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti de dahil olmak üzere başkaca bir kamu kurum veya kuruluşundan talepte bulunulmayacağını, (...) ...'...

                Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında akdedilen İHDS'nin 7/4-6 maddeleri gereğince 24/07/2006 işletme hakkı devir tarihinden önce meydana gelen iş kazası nedeniyle davacı tarafından ödenen tazminat ve icra masraflarından davalının sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne, 455.988,96 TL'nin davalıdan tahsiline, bu miktarın 26.683,96 TL’sine 05/10/2011 tarihinden itibaren, 429.305,00 TL’sine ise 06/09/2011 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına karar verilmiştir....

                  Hisselerin tamamının kamuya ait olduğu 28.06.2013 tarihi öncesi yapılan ödeme nedeniyle davacının (devir öncesi) 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi'ne istinaden yine hisselerinin tamamı kamuya ait bulunan davalı TEDAŞ'tan dava konusu alacağı talep etmesi nasıl mümkün değil ise, 28.06.2013 tarihli hisse devir sözleşmesi ile tamamen el değiştiren davacının, kendisi tarafından yapılmayan ödemeyi, kesinleşen devre esas bilançolarda yer almaması nedeniyle davalıdan talep etmesi de hukuken mümkün değildir. Aksi düşüncenin kabulü, davacı yönünden sebepsiz zenginleşme, davalı yönünden ise ikinci kez aynı parayı ödeme sonucu doğuracaktır....

                    UYAP Entegrasyonu