DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Boyabat Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/880 Esas, 2020/465 Karar sayılı dava dosyasında verilen Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) talebinin kabulüne karşı, davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; Tasarrufun İptali istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince yapılıp bitirilen yargılama sonucunda, ".....
HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 277 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 105 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: Davacı vekili, davalı borçlu Yaşar aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalılara müştereken satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı borçlu vekili ve davalı Ali ve davalı Muhammedali vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı tarafça kesin ya da geçici aciz vesikası sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Davalılar taşınmazların satışına ilişkin tasarrufun borcun doğumundan önce yapıldığını, satışların gerçek olup kötü niyetli olmadıklarını bildirerek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece borcun satışlardan sonra doğduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerindeki tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davalar elinde kati yada geçici aciz vesikası bulunan alacaklılar tarafından açılabilir. Davacılardan Abdulhaluk ve Kısmet tarafından girişilen icra takibi sebebiyle alınmış bir aciz vesikası bulunmadığı gibi yargılama sırasında da ibraz edilmemiştir. Aciz vesikasının varlığı davanın görülebilme koşulu olup mahkemece resen nazara alınması gerekir. Mahkemece bu yönün gözetilmemiş olması doğru değildir. Öte yandan tasarrufun iptali davalarında borcun doğum tarihinin iptali istenen tasarruftan öncesine ait olması gerekir....
Mahkemece, davanın İİK. 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, aciz belgesinin sunulmadığı ve hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, aşamalarda davanın İİK 277 vd maddelerine ilişkin olduğu yolunda bir beyanda bulunulmamıştır. Davacının kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, takip yapılmamış olması halinde ve İİK. 284. maddedeki hak düşürücü sürenin geçmiş olması gibi durumlarda 818 sayılı BK 18.(6098 sayılı T.B.K 19.) maddeye dayalı olarak bir dava açabileceği gibi aynı işlem için koşulların varlığı halinde İİK. 277 vd maddelerine göre bir tasarrufun iptali davası açması da mümkündür. Davacının bu seçimlik haklarından BK 18. maddeye dayalı iptal yolunu seçtiği dava dilekçesinde özellikle vurgulanmış, bunun nedeni olarak da İİK 277 vd maddelerine dayalı iptal için hak düşürücü sürenin geçmiş olması gösterilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; İİK.277.ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 17.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 8.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava İİK.madde 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 17.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 17..Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,17.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
-Y A R G I T A Y İ L A M I – MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi -K A R A R- Davacı tarafından yapılan bir icra takibinin bulunmaması nedeniyle dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin olduğu kabul edilemeyeceği, davanın B.K. nun 18. maddesine dayalı tasarrufun iptali niteliğinde olduğundan hükme yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi Yüksek 4. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 23.11.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278,279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Somut olayda, Mahkemece hem TBK 19. maddeye hem de İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak gerekçe belirtilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Davacının dava dilekçesinde İİK 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptalinin talep edildiği görülmüştür....
TASARRUFUN İPTALİ 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 277 ] 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 280 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü. Davacı vekili davalılardan B... Y... Turizm ve Yat Limanı Yat. ve Tic. A.Ş.'nin müvekkiline olan borcu nedeniyle hakkında icra takibi yaptıklarını, ancak davalılardan P... İnş. A.Ş.'nin de borçlu hakkında muvazaalı olarak icra takibi yaptığını öne sürerek muvazaalı olarak yapılan takibin iptalini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece hukuki yarar bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
nun oğlu olduğu, dava konusu taşınmazı hacizli olarak satın aldıkları ve İİK'nun 278.maddesine göre yakın akrabalar arasındaki tasarrufun bağış niteliğinde olup iptali gerektiği gibi İİK'nun 280.maddesine göre borçlunun içinde bulunduğu mali durumu bilebilecek şahıslardan olduklarından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.İcra ve İflas Kanunu'nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davasını elinde geçici veya kesin aciz belgesi bulunan alacaklı açabilir....