Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin olmayıp, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 557 ve devamı maddeleri uyarınca açılan vasiyetnamenin iptali isteğine ilişkin olup hükme yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi ... ... 3. Hukuk Dairesine ait olmakla dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 10.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    in paraya sıkıştığı ve paraya ihtiyacı olduğunu duyduğunu ve elindeki parayı değerlendirmek için taşınmazı satın aldığını belirtmiştir. Mahkemece, davanın terditli olarak İİK'nun 277 ve devamı maddeleri olmadığı takdirde BK'nun 18.maddesine göre açıldığı, İİK'nun 277 yönünden davalı ... hakkında başlatılmış bir takip bulunmadığından ön koşul bulunmadığı, BK'nun 18.maddesi için ise, taşınmazın satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark olmadığı gibi davalı ...'nın borçlunun durumunu bildiği ve kötü niyetli olduğu ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir....

      nun dava dışı şirket borçları nedeniyle şirket ortağı olarak şahsi sorumluluğu bulunmadığı, tasarrufun borçtan önce yapıldığı gerekçesiyle Borçlar Kanunun 18 ve İİK.nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için alacaklının borçluda gerçek bir alacağının olması, borcun tasarruftan önce doğması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması ve borçlu hakkında alınmış aciz belgesinin bulunması gereklidir. Somut olayda davalı ...; davacı şirkete borçlu olan ... AŞ'nin kurucu ortağı ve yönetim kurulu üyesidir. Davalıların 17.11.2006 tarihli savunma dilekçesinden de anlaşıldığı üzere davalı ... ortağı olduğu borçlu ......

        HMK'nın 355.maddesi gereğince, kamu düzeni ve istinaf sebepleriyle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda: Dava, İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine dayanmaktadır. İİK'nın 281/2.maddesine göre, hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. İİK'nın 277 ve devamı maddeleri kapsamında açılan davalar, dava konusu tasarrufun aynına ilişkin olmayıp, alacağın tahsiline yönelik, şahsi nitelikte davalardır. İİK'nın 283/1.maddesi gereğince davacının iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını elde edeceği, davalı üçüncü kişi üzerindeki kaydın tashihine gerek olmadan tasarruf konusu mal veya hakkın haciz ve satışını isteyebileceği açıktır....

        Eğer dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış ise bu üç koşula ilaveten borçlu hakkında düzenlenmiş kat'i (İİK'nun 4-143.madde) veya geçici aciz (İİK'nun 105.madde) belgesinin bulunması da gereklidir. Aciz belgesinin varlığı sadece İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için önkoşul olup 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için ibraz edilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Gerek 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı, gerekse İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasının görülebilirlik koşullarından biri, mahkemece de belirlendiği gibi alacaklı tarafından borçlu aleyhine yapılan icra takibinin kesinleşmiş olmasıdır. Somut olayda takip konusu borç 2001 yılı 1.aydan 2007 yılı 1.aya kadar olan vergi borcu ve fer'ilerine ilişkindir....

          Mahkemece, iddia, savunma toplanan delillere göre; uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve süresi içinde talep halinde dosyanın görevli ...Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı...AŞ. vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Davalı ..., dava konusu taşınmazı emeği ve çalışmasının sonucu biriktirdiği para ile yabancıya gitmemesi için etraftan borç alarak satın aldığını, taşınmazı aldığı tarihte kayınpederi aleyhinde ... takibi olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davasında dava ön koşullarının bulunduğu belirtilerek, tasarrufun kayınpeder-damat arasında yapılmış olması nedeniyle iptale tabi olduğundan davanın kabulü ile davacının ... ....... Müdürlüğünün 2012/15923 E. sayılı ... dosyasındaki alacağı nedeni ile dava konusu .... İli, ... İlçesi, ....Köyü, ....Mevkiinde kain ....993,97m2 miktarındaki halen davalı ... . Bozuk adına tapuda kayıtlı bulunan 114 ada, 95 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak davalılar arasındaki .../.../2012 tarihli satışın ve tasarrufun davalı-borçlu ...'...

              Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı İflas Dairesi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacı İflas İdaresi, müflis ... ... 1155 ada 65 nolu parseldeki meskenini boşandığı eşi davalı ...'e iflas tarihinden önce bağışladığını, iflasın açılmasından geriye doğru bir yıl içinde para veya mutad ödeme vasıtalarından başka bir surette yapılan ödemelerin batıl olduğunu, davalı ...'ın sözkonusu taşınmazı daha sonra diğer davalı ... ...'a sattığını, ...'in taşınmazı alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla gerçek değerinin çok altında bir fiyatla satın aldığını ve adı geçenin müflisin üçüncü dereceye kadar hısımı olabileceğini belirterek; öncelikle anılan tasarrufların iptalini, davalı ...'...

                Somut olayda davacı vekili; dava konusu taşınmazın davalı borçlu ... adına kayıtlı iken aleyhine açılan destekten yoksun kalma ve tazminat davası nedeniyle mal kaçırmak amacıyla 25.03.2003 tarihinde taşınmazı davalı ...'a devrettiğini, bunun üzerine Dereli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/101 Esas ... dosyası ile açılan tasarrufun iptali davasında mahkemenin satışın iptaline karar verdiğini, satışın iptali davasının kesinleştirilmemesini fırsat bilen davalı ...’ın taşınmazı diğer davalı ...'a sattığını, iş bu satışın müvekkillerine zarar vermek amacıyla yapılmış olduğunu belirterek bu tasarrufun iptalini talep etmiş ve mahkemece dava; hukuki tasnifinde İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali olarak kabul edilmiş ve dava bu şekilde görülmüştür....

                  Mahkemece 1.6.2004 tarihli ara kararıyla Borçlar Kanunun 18.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil davası ile İİK 277.maddesine dayalı tasarrufun iptali davalarının yargılama usulü birbirinden farklı olduğundan ve birlikte görülemiyeceğinden Borçlar Kanunu 18.maddeye göre açılan tapu iptali ve tescil davasının tefrikine, yeni esasa kaydına, tasarrufun iptaline ilişkin davanın bu esas üzerinden yürütülmesine karar verilmiş; tefrik edilen dosya üzerinden de Borçlar Kanunu 18.maddeye göre açılan dava, taşınmazın aynı ile ilgili olduğundan dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, mahkemenin yetkisizliğine karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. ......

                    UYAP Entegrasyonu