Eğer dava ...277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış ise bu üç koşula ilaveten borçlu hakkında düzenlenmiş kat'i (İİK 143.madde)veya geçiçi aciz (İİK 105.madde)belgesinin bulunması da gereklidir. Aciz belgesinin varlığı sadece İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için önkoşul olup 6183 Sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için ibraz edilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Gerek 6183 Sayılı Yasanın 24 ve devamı, gerekse İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasının görülebilirlik koşullarından biri, mahkemece de belirlendiği gibi alacaklı tarafından borçlu aleyhine yapılan icra takibinin kesinleşmiş olmasıdır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Aybastı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/276 Esas sayılı derdest olan dava dosyasında verilen tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) talepli davada verilen ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması için davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, yapılan inceleme sonucunda; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tasarrufun iptali (İİK 277 ve devamı) istemine ilişkindir. Davalılar vekili tarafından süresi içinde yapılan istinaf başvuru incelemesine konu istem ise; Aybastı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/276 Esas sayılı derdest dosyasındaki 19/01/2022 tarihli ara kararın kaldırılarak, taleplerinin kabulüne, ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, verilen 19/01/2022 tarihli ara karar ile; "......
İİK'nun 277 ve devamı maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davasından farklı olarak bu davaların bedele dönüşmesi söz konusu değildir. Tüm bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekili ve davalı ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ..., ... ve ...'a geri verilmesine 18/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne, tapu kaydının iptaline dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacı ... vekili, borçlu-davalı ... hakkında yapılan icra takibinin kesinleştiğini, haczedilen malların borcu karşılamadığını, borçlunun Denizli ili Değirmenönü Mah. 1431 ada 6 nolu parseldeki 6 nolu bağımsız bölümü alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla ve kötüniyetli olarak davalı ...'a düşük bedelle tapuda satıp devrettiğini, satış işleminin danışıklı olup bağış niteliği taşıdığını ve iptale tabi bulunduğunu ileri sürerek tasarrufun iptali ile cebri icra yetkisi tanınmasını istemiştir....
e 06/05/2013 tarihli 6829 yevmiye nolu satış işlemi ile ilgili tasarrufun iptaline, ... 22. ... Müdürlüğü'nün 2013/7343 sayılı ... takibinde borç miktarı ile sınırlı olarak ... takip işlemlerinin bu taşınmaz için devamına karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. ... ve İflas Kanunu'nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davasını elinde geçici veya kesin aciz belgesi bulunan alacaklı açabilir. (İİK.m.277) Bu husus, dava şartı olup, hâkim görevi gereği doğrudan gözetmek zorundadır....
in paraya sıkıştığı ve paraya ihtiyacı olduğunu duyduğunu ve elindeki parayı değerlendirmek için taşınmazı satın aldığını belirtmiştir. Mahkemece, davanın terditli olarak İİK'nun 277 ve devamı maddeleri olmadığı takdirde BK'nun 18.maddesine göre açıldığı, İİK'nun 277 yönünden davalı ... hakkında başlatılmış bir takip bulunmadığından ön koşul bulunmadığı, BK'nun 18.maddesi için ise, taşınmazın satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark olmadığı gibi davalı ...'nın borçlunun durumunu bildiği ve kötü niyetli olduğu ispatlanmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir....
HMK'nın 355.maddesi gereğince, kamu düzeni ve istinaf sebepleriyle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda: Dava, İİK'nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine dayanmaktadır. İİK'nın 281/2.maddesine göre, hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. İİK'nın 277 ve devamı maddeleri kapsamında açılan davalar, dava konusu tasarrufun aynına ilişkin olmayıp, alacağın tahsiline yönelik, şahsi nitelikte davalardır. İİK'nın 283/1.maddesi gereğince davacının iptal davası sabit olduğu takdirde, bu davaya konu teşkil eden mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını elde edeceği, davalı üçüncü kişi üzerindeki kaydın tashihine gerek olmadan tasarruf konusu mal veya hakkın haciz ve satışını isteyebileceği açıktır....
nun dava dışı şirket borçları nedeniyle şirket ortağı olarak şahsi sorumluluğu bulunmadığı, tasarrufun borçtan önce yapıldığı gerekçesiyle Borçlar Kanunun 18 ve İİK.nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasının reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için alacaklının borçluda gerçek bir alacağının olması, borcun tasarruftan önce doğması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması ve borçlu hakkında alınmış aciz belgesinin bulunması gereklidir. Somut olayda davalı ...; davacı şirkete borçlu olan ... AŞ'nin kurucu ortağı ve yönetim kurulu üyesidir. Davalıların 17.11.2006 tarihli savunma dilekçesinden de anlaşıldığı üzere davalı ... ortağı olduğu borçlu ......
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkin olmayıp, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 557 ve devamı maddeleri uyarınca açılan vasiyetnamenin iptali isteğine ilişkin olup hükme yönelik temyiz itirazlarını inceleme görevi ... ... 3. Hukuk Dairesine ait olmakla dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 10.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Eğer dava İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış ise bu üç koşula ilaveten borçlu hakkında düzenlenmiş kat'i (İİK'nun 4-143.madde) veya geçici aciz (İİK'nun 105.madde) belgesinin bulunması da gereklidir. Aciz belgesinin varlığı sadece İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için önkoşul olup 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için ibraz edilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Gerek 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı, gerekse İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davasının görülebilirlik koşullarından biri, mahkemece de belirlendiği gibi alacaklı tarafından borçlu aleyhine yapılan icra takibinin kesinleşmiş olmasıdır. Somut olayda takip konusu borç 2001 yılı 1.aydan 2007 yılı 1.aya kadar olan vergi borcu ve fer'ilerine ilişkindir....