Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in borçlunun kayınbiraderi olması nedeniyle borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olduğu, davanın İİK 277 ve devamı maddelerindeki tüm unsurları taşıdığı gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 9/8/2007 tarihli tasarrufun davacının takip dosyasındaki alacağının tahsili amacıyla iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Somut olayda davanın kabul gerekçelerinden biri İİK 278/3-2. maddesindeki bedel farkı ise de anılan madde gereğince iptale karar verilebilmesi için anılan tasarrufun ../... -2- 2012/2041 2012/10736 takip, haciz veya aciz tarihinden geriye doğru 2 yıl içinde yapılmış olması ve taşınmazın tapudaki bedeliyle (taşınmazın haciz veya ipotekle satılması halinde tapu satış bedeline haciz veya ipotek bedeli de eklenmek suretiyle) bilirkişi tarafından belirlenen gerçek bedeli arasında en az bir misli farkın bulunması gereklidir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı ... vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı oğlu ...’e satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı ... vekili ile davalı ... vekili davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, dava açmadan önce borçlunun malı bulunduğu bu nedenle dava açılamayacağı ve aciz halinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekilinin, Seyhan ilçesi, Sarıyakup mahallesi, 100 ada, 11 parselde kayıtlı kargir ev niteliğindeki taşınmazın 1/4 hissesinin davalı T6'ye ait iken 25/04/2012 tarihli 13360 yevmiyeli devir senedi ile T5 devredildiğini, yapılan işlemin muvazaalı olduğunu, taşınmaz üzerinde yapılan tasarrufun iptali ile belirtilen dava konusu taşınmaz yönünden ilgili Adana 6. İcra Müdürlüğü'nün 2014/1724 Esas sayılı dosyası İİK 283/1 vd. maddeleri gereğince cebri satış yetkisi verilmesini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalı Yücel vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. ** Tasarrufun iptali davaları 6098 sayılı TBK 19'a ve İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılabilir....

      ----------da belirlendiği gibi, HMK'nın 24/1, 25, 26, 30 ve 33. --------- maddeleri gereğince hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar, bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlüdür. Bu nedenle davanın dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 19. ve İİK'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğu kabul edilerek inceleme ve değerlendirmeler bu çerçevede yapılmıştır. İİK'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davaları, şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu nedenle, tasarrufun iptali davaları, taraflar tacir olsa da TTK'nın 4/1. maddesi kapsamında mutlak ticari dava olarak değerlendirilemez....

        İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır....

        Kat 20 nolu bağımsız bölüm mesken nitelikli taşınmazın 1/4 hissesini eşine devretmiş olduğunun tespit edildiğini, bahsedilen devrin alacaklının zarara uğratılması kastı yapıldığının açık olduğunu, hissenin değerinin altında ve borçlunun eşine devredilmiş olmasının borçlu tarafından mal kaçırma maksatlı işlem olduğunu, yapılan işlemin muvazaalı olduğunu, davanın kabulü ile davalıların tasarruflarının iptaline karar verilmesini, yapılan muvazaalı devir işleminin TBK 19.maddesi uyarınca iptali ile Ankara 19. İcra Müdürlüğünün 2016/21056 Esas, Antalya Genel İcra Dairesinin 2022/163161 Esas ve 2022/163159 Esas sayılı dosyalarındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra ve satış yetkisi verilmesine, söz konusu taşınmazın tasfiyesi halinde İİK 277.maddesi uyarınca karar verilmesini talep etmiştir....

        Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nin 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır." şeklinde karar verilerek görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. Yine emsal nitelikte ki Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 09/04/2018 tarih, 2016/8983 E. ve 2018/3951 K. sayılı kararında da " ... Dava, İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

          Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m. 19 gereğince İİK’nin 283. maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK’nin 2. maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görev alanında kalmaktadır." şeklinde karar verilerek görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirlenmiştir. Yine emsal nitelikte ki Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 09/04/2018 tarih, 2016/8983 E. ve 2018/3951 K. sayılı kararında da " ... Dava, İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali, davaları mutlak ticari dava niteliğinde olmayıp şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik bulunduğundan asliye hukuk mahkemelerinin görevine girmektedir." şeklinde karar verilmiştir....

          Mahkemece, iddia, savunma toplanan deliller ve bozma ilamı doğrultusunda davalı ...’ın ekonomik durumunun dava konusu taşınmaz almaya uygun olduğu, davalı 3.kişinin kötüniyetli olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. ... Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir....

            "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlu davalının kendisine ait taşınmazı diğer davalıya satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın tacirler arasında mal satışından kaynaklanması ve alacağın ticari olduğu gerekçesi ile davanın görev yönünden reddine karar verilmiş hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

              UYAP Entegrasyonu