Bu bir dava koşuludur. ve hakim re'sen araştırmak zorundadır. Öte yandan haczi kabil ve borca yeter derecede başkaca mal bulunmadığı takdirde bu konuda düzenlenecek haciz tutanağının da aciz belgesi yerine geçeceği aynı kanunun 105. maddesi hükmü gereğidir. (Yargıtay 17. H.D. 18/10/2010 tarih 2010/3843 Esas 2010/8423 Karar) 1- Somut olaya gelindiğinde davacı varlık yönetimi dava dilekçesinde İİK 277 ve TBK 19 maddelerine dayanmakla, TBK 19. Madde gereği aciz vesikasına gerek bulunmasa da, İİK 277 gereği İİK 105. Madde gereği aciz vesikası varlığı davada bulunmalıdır. Ayrıca davacı alacağının doğumu tasarruftan önce olmalıdır....
İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere,muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir. Davacının iddiasını kanıtlaması halinde iddianın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK 283/1,2 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının taşınmazların haciz ve satışını isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekecektir. Bu madde sadece davacıya haciz ve satış isteme yetkisinin kıyasen uygulanması olup üçüncü kişinin tazminatla sorumlu olacağı anlamına da gelmemelidir. Bu nedenlerle mahkemenin davayı BK'nun 19. maddesindeki muvazaalı işlemin iptali olarak nitelemesi gerekirken, yazılı şekilde nitelemesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. 2-Kabule göre ise;İİK’nun 277 ve devamı maddelerine göre davanın en geç tasarrufun gerçekleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde açılması gerekir....
Mahkemece 1.6.2004 tarihli ara kararıyla Borçlar Kanunun 18.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil davası ile İİK 277.maddesine dayalı tasarrufun iptali davalarının yargılama usulü birbirinden farklı olduğundan ve birlikte görülemiyeceğinden Borçlar Kanunu 18.maddeye göre açılan tapu iptali ve tescil davasının tefrikine, yeni esasa kaydına, tasarrufun iptaline ilişkin davanın bu esas üzerinden yürütülmesine karar verilmiş; tefrik edilen dosya üzerinden de Borçlar Kanunu 18.maddeye göre açılan dava, taşınmazın aynı ile ilgili olduğundan dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, mahkemenin yetkisizliğine karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. ......
Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. TBK 19 muvazaa hukuksal nitelemesine dayalı davalarda ise; 3.kişinin danışıklı işlem ile hakkının zarar gördüğünün benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan bir alacağının var olması ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı bir işlem yapılması gerekir....
Bu durumda, mevcut davada, İİK'nun 277 ve devam maddelerinde yer alan tasarrufun iptali davasının görülebilme şartlarıdan olan, "iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması" şartının gerçekleşmediği açıktır. Dolayısıyla, İİK'nun 277 ve devam maddelerine dayanılarak davanın kabulüne karar verilmesi yerinde değildir. Dava dilekçesinde dayanılan ikincil talep, tasarrufun BK'nun 19 maddesi uyarınca iptaline ilişkindir. Ne varki, ilk derece mahkemesince bu talebe ilişkin hiç bir delilin toplanmadığı görülmektedir. İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile Türk Borçlar Kanunun 19.maddesinde düzenlenen muvaza nedenine dayalı iptal davaları birbirinden farklı davalar olup, farklı hükümlere tabidir....
Madde gereğince iptalinin gerektiğini açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalılara devrolan; taşınmazlar üzerinde hissesinin devrine yönelik tasarrufun Gaziantep İcra Müdürlüğü' nün 2019/38574 E. Sayılı icra takibine konu alacaklarının şimdilik 50.000,00 TL' lik kısmı ve kısmın faiz ve sair fer' ileri ile sınırlı olmak üzere ( söz konusu icra takibine konu alacaklarının dava konusu edilmeyen kısmı ile ilgili her türlü dava ve talep hakları saklıdır) İİK. 277 ve devamı maddeleri ile TBK. Mad. 19 gereğince müvekkili banka yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
----------da belirlendiği gibi, HMK'nın 24/1, 25, 26, 30 ve 33. --------- maddeleri gereğince hakim, tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar, bunlara bağlı netice-i taleplerle bağlı ve fakat hukuki tavsiflerle bağlı olmayıp, kanunları re'sen uygulamakla ve neticeye vardırmakla yükümlüdür. Bu nedenle davanın dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK'nın 19. ve İİK'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş muvazaa iddiasına dayalı iptal istemine ilişkin olduğu kabul edilerek inceleme ve değerlendirmeler bu çerçevede yapılmıştır. İİK'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davaları, şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu nedenle, tasarrufun iptali davaları, taraflar tacir olsa da TTK'nın 4/1. maddesi kapsamında mutlak ticari dava olarak değerlendirilemez....
Dava; İİK'nın 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, TBK 19.maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları 6098 sayılı TBK 19'a ve İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılabilir. Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına gerek yoktur. Çünkü İİK 277 ve izleyen maddelerinde iptal davasına konu tasarruflar özünde geçerli olmasına rağmen kanunun icra hukuku yönünden iptaline imkan verdiği tasarruflardır. Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacı muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmektedir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen iptal davası açma hakkı davacının genel hükümlere, muvazaaya dayanarak dava açmasına engel değildir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/11/2021 NUMARASI : 2021/369 ESAS, 2021/556 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı, TBK md. 19) KARAR : Samsun 2....