Gıda San. ve Tic.Ltd.Şti'ne devredildiği, Mersin ili Tarsus ilçesi Küçükminare Mahallesi 160 ada 1 parsel 3.kat, 124 nolu bağımsız bölümün 29.06.2016 tarihinde diğer davalı T6 22.07.2016 tarihinde T5 devredildiğinin tespit edildiğini, davalılar arasında yapılan taşınmazın satış işleminin muvazaalı olduğunu, İİK 277 ve devamı maddeleri gereği iptali gerektiğini ileri sürerek davacı müvekkili bakımından davalıların alacaklı müvekkilini zarara uğratmak kastıyla yaptıkları tasarrufun İ.İ.K. 277 ve maddelerindeki şartlara uygun olarak iptaline, olmadığı taktirde TBK. 19.maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptalini, davacı müvekkiline dava konusu taşınmaz üzerinde Mersin 5.İcra Müdürlüğünün 2019/1758 Esas sayılı dosyasından cebri icra ve satış yetkisi verilmesini, taşınmazın dava dışı 3.kişilere satılmış olması da ihtimal dahilinde olduğu, bu durumda 3.şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk edeceğinden değerler nispetinde alacakları faiz ve ferileri ile yapılan takip...
Dava; davalılar arasında yapılan taşınmaz devrine ilişkin tasarrufların iptali isteğine ilişkin olup; dava dilekçesinde hem TBK'nun 19. Maddesinde düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine hem de İİK'nun 277 ve devamı madde hükümlerine dayanıldığı açıklanmıştır. 1- Yüzeysel bakıldığında İİK 277 vd maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile TBK 19. (BK 18) maddesine dayalı genel muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır. Oysa muvazaa davası borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçlar....
e devrettiğini, taşınmazın halen borçlu tarafından kullanıldığını belirterek davalılar arasındaki satış işleminin muvazaalı olması nedeniyle TBK'nun 18 ve 19 maddesi gereğince iptali ile İİK'nun 283.maddesi gereğince haciz ve satış yetkisi verilmesine, bu talebin kabul edilmemesi halinde satış tasarrufun iptali ile taşınmazın borçlu adına tesciline verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili, davanın İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğunu, borçlu adına kayıtlı onbeş adet taşınmaz ve araç bulunduğundan aciz halinde olmadığını, davanın 5 yıllık hakdüşürücü süre içinde açılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Bu tür davaları elinde kat'i (İİK 143) veya geçici aciz belgesi(İİK 105) bulunan alacaklılar açabilir. Aciz belgesinin varlığı mahkemenin de kabulünde olduğu gibi dava şartı olup mahkemece res'en araştırılmalıdır. Bu tür davaları elinde geçici (İİK madde 105)veya kat'i aciz belgesi (İİK madde 143)bulunan alacaklılar açabilir. Aciz belgesinin varlığı dava koşulu olup mahkemece res'en araştırılmalıdır. Mahkemece, davalı borçlu hakkında düzenlenmiş kat'i aciz belgesi bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ... verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun bulunmamıştır. Borçlunun, bulunan ve icraca haczedilen mallarının takdir edilen kıymetlerine göre alacağı karşılamaya yetmediğini belirten haciz tutanağı İİK'nin 105/2 maddesi gereğince geçici aciz belgesi niteliğindedir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde muvazaa nedeniyle tasarrufun iptalinin talep edildiğini, olayların hukuki nitelendirmesinin bizzat hâkim tarafından yapılacağını, dava dilekçesinin hukuki sebepler kısmında İİK’nın 277 vd. maddelerine yer verilmesinin sonucu değiştirmeyeceğini, yerel mahkemenin davayı nitelendirmesi ve hak düşürücü süre nedeniyle reddetmesinin hukuken yanlış bir değerlendirme olup eksik ve hatalı incelemeden kaynaklandığını, muvazaa sebebiyle iptal davalarında hak düşürücü süre olmadığını bildirerek davanın reddine dair verilen kararın kaldırılmasını, yeniden inceleme yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK’nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptaline ilişkindir. Dava dilekçesi içeriğinden davanın İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açıldığı anlaşılmaktadır....
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. ... ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.Bu tür davaların görülebilmesi için diğer dava koşullarının yanında borçlunun aciz halinin varlığıda ön koşuldur. Somut olayda, davacı alacaklı tarafından, borçlu ve dava dışı arkadaşları hakkında ... 6.... Müdürlüğünün 2011/16773 sayılı dosyasından takip yapılmış ve 2011 yılı içinde muhtelif tarihlerde şirket adreslerinde haciz yapılmıştır. Davalı borçlunun takip adresi olan Şenlikköy Otlukbeli Sokak No.46 Daire no :7 Florya adresinde bir haciz yapılmamıştır....
müvekkili zarara uğratmak kastıyla yaptıkları tasarrufun İİK. 277. ve devamı maddelerindeki şartlara uygun olarak iptaline olmadığı takdirde TBK. 19. maddesi gereğince muvazaa nedeniyle iptaline, davacı müvekkiline, dava konusu taşınmaz üzerinde Ankara İcra Müdürlüğü’nün 2013/18720 E. sayılı dosyasındaki alacak ve tüm fer’ilerine yeter miktarda cebr-i icra yetkisinin verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2016/32346 sayılı dosyası ile davalı Kazim hakkında icra takibi başlattığı, takip dayanağının 18/08/2016 tarihli senet olduğu ve takibin kesinleştiği, borçlunun dava konusu taşınmazını 07/06/2016 tarihinde diğer davalı T1 tapu kayıtlarına göre 124.500,00 TL bedelle sattığı, davacı ile davalı borçlu arasında gerçek bir borç ilişkisinin bulunduğu, tasarrufun borcun doğumundan sonra yapıldığı, aciz belgesi ile davanın ön şartlarının oluştuğunun anlaşıldığı, davalıların kayınbirader-enişte olduğu, davalılar arasında ikinci dereceden sıhri hısımlık olması nedeniyle yapılan tasarrufun İİK 278/3- 1,1 bendi kapsamında bağışlama olarak kabul edilmesi gerektiği, davalılar arasındaki akrabalık ilişkisi ve davalıların beyanları dikkate alındığında yapılan tasarrufun İİK 280. madde ve TBK 19. hükmü kapsamında muvazaalı olduğu belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/01/2023 NUMARASI : 2022/188 ESAS, 2023/17 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve devamı,TBK 19 ) KARAR : Tokat 1....
DELİLLER: İddia, savunma ve tüm dosya kapsamı, GEREKÇE: Tüm dosya kapsamı. HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Davacı, muvazaa nedeniyle tasarrufa konu taşınmazın tapu kaydının iptali ile borçlu adına tescilini olmadığı takdirde alacağa hükmedilmesini talep etmiş ayrıca tasarrufa konu taşınmazın kaydı üzerine tedbir konulması veya davalı olduğuna dair şerh konulmasını istemiştir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir....