Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ -KARAR- 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 40. ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18. maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, TBK 19 ve İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin iş bölümüne ilişkin 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, dosyanın Yargıtay 4. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 16/06/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 30.11.2021 tarih ve 2020/267 Esas 2021/348 Karar sayılı kararı ile; mahkemenin yetkisizliğine ve yetkili mahkemenin Bucak Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verildiği anlaşılmıştır. Bucak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 14.02.2023 tarih ve 2023/27 Esas 2023/34 Karar sayılı kararı ile; mahkemenin yetkisizliğine ve yetkili mahkemenin Burdur Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemeler arasında olumsuz yetki uyuşmazlığının doğduğu, sorunun merci tayini yoluyla çözülebileceği tespit edilmiştir Delillerin Değerlendirilmesi İle Hukuki Sebepler ve Gerekçe: Dava, İİK'nın 277. Maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dava İİK'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, iptal davaları için yasada özel bir düzenleme öngörülmediğinden davanın HMK'nın 6. maddesi gereğince davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerekir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2023/404 ESAS SAYILI DERDEST DOSYA DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK M. 19'dan Kaynaklanan Tasarrufun İptali) KARAR : Tokat 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2023/404 esas sayılı derdest dava dosyasında verilen tasarrufun iptali (TBK M. 19'dan kaynaklanan tasarrufun iptali) talepli davada verilen ihtiyati haczin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması için davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, yapılan inceleme sonucunda; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davalı ile tasfiye halinde olan Asya Katılım Bankası A.Ş. Arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, sözleşmeden kaynaklı borcun ödenmemesi üzerine davalı borçlu aleyhine Tokat 1.İcra Müd.2011/1484 Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, bu sırada dava dışı dava dışı Tasfiye Halinde Asya Katılım Bankası A.Ş.'...

    (Yargıtay 17.Hukuk Dairesi 2019/937E 2020/5567K) İİK 277. maddesine dayalı açılan davalarda İİK 284. madde gereği tasarruf tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde açılması gerekmekle TBK 19. maddeye dayalı açılan davalarda ise her hangi bir süre söz konusu değildir. Somut olayda ise mahkemece İİK 277 ve devamı maddeleri gereği tasarrufun iptaline karar verilmişse de davaya konu edilen tasarrufların tasarruf tarihi 28/01/2015 dava tarihi ise 26/11/2021 olup beş yıllık hak düşürücü süre geçtiğinden davacının İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı hukuki sebebin dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Ancak davacı TBK 19. maddesine de dayanmıştır....

    Düzenlemesi bulunan tasarrufun iptaline yönelik iddialar ileri sürülerek öncelikle İİK'nun 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptaline karar verilmesi talep edilmektedir. Dava dilekçesinde terditli talep olarak ise İİK'nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali ve cebri icra yetkisi tanınmasına yönelik bu talebin yerinde görülmemesi halinde TBK'nun 19. Maddesi kapsamında muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescili talebinde bulunulmaktadır. Davacı tarafın açtığı terditli davada, ilk talebin İİK'nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlemesi bulunan tasarrufun iptali talebi olması, bu talep yerinde görülmediği takdirde terditli olarak açılan TBK 19. Maddedeki muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescili talebinin dikkate alınmasının talep edilmesi hususları dikkate alındığında dosyayla ilgili olarak inceleme yapma görev ve yetkisi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne aittir....

    İİK m. 277 ve devamına mı yoksa TBK m.18 ve devamına mı dayandırıldığını açıklamak için 1 aylık kesin süre verdiğini, 08/05/2017 tarihli beyan dilekçesinde hukuki dayanağın TBK m.18 ve m.19 olduğunu kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ifade ettiklerini, Yerel Mahkemenin de bunun üzerine 27/09/2017 tarihli celsesinde davalıların zamanaşımı itirazlarını reddettiğini ve davanın TBK m.19'a dayanılarak açıldığını kabul ettiğini, Muvazaa iddiasına dayalı istemlerde hak düşürücü süre aranmayacağını, TBK'nun 19. maddesine dayanılarak açılmış olan muvazaa nedenine dayalı davalarda aciz belgesi aranmayacağını, Esas yönelik olarak da, ilgili taşınmazların gerçek değerleri ile satış bedelleri arasında açık şekilde fark bulunduğunun 07.08.2018 tarihli bilirkişi incelemesi ile ortaya çıktığını, bir taşınmazın ipotekli olduğu bilinerek satın alınmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, muvazaayı açıkça ortaya koyduğunu, davalı T4'ın, 09/08/2016 tarihli cevap dilekçesinde taşınmazı ipotekli bir şekilde...

      , gerekçeli kararın 4, 5 ve 6. sayfalarında İİK'nun 277 ve devamı maddelerine atıfta bulunularak hüküm tesis edildiğini, oysa ki Mahkeme kendi kararı içerisinde de belirttiği üzere TBK'nun 19. maddesi kapsamında yargılama yaparak hüküm tesis etmesi gerektiğini, gerekçeli karardan açık bir şekilde İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak hüküm tesis edilmiş olduğunu, Mahkeme kararının kendi içerisinde çeliştiğini, davanın BK'nun 19.maddesine dayalı olarak açılan bir iptal davası olduğunu, bu maddeye dayalı olarak açılan bir davada İİK'nun 277, 278, 279 ve 280. maddeleri gerekçe gösterilerek hüküm kurulmasının düşünülemeyeceğini, davayı TBK'nun 19. maddesinde düzenlenen iptal davası olarak değerlendirip gerekçesini İİK'nun 277 ve devam maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davasına dayandırmasının yasal bir dayanağı olmayıp hükmün bu yönüyle kaldırılması gerektiğini, borçlu T5 dava konusu taşınmazı kardeşi T3'e tapuda satış suretiyle devrettiğini, işbu devir işleminden sonra...

      Davacı vekilinin istinaf nedenleri; görülmekte olan dava bakımından, İİK'nın 277 ve devamı madde hükümleri ve hatta TBK'nın 19.maddesi uyarınca tasarrufun iptali şartları oluştuğu halde, hatalı bir takım değerlendirmeler sonucunda davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, kabule göre de dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verildiği halde vekil edeni banka aleyhine maktu vekalet ücreti yerine nispi vekalet ücreti takdir edilmiş olmasının da isabetsiz olduğuna yöneliktir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava; davalılar arasında yapılan taşınmaz devrine ilişkin tasarrufların iptali isteğine ilişkin olup; dava dilekçesinde hem TBK'nun 19. maddesine, hem de İİK'nun 277 ve devamı madde hükümlerine dayanıldığı açıklanmıştır. Yüzeysel bakıldığında İİK 277 vd maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile TBK 19....

      Yukarıda da bahsedildiği üzere davacı alacaklı icra takibi yaptığı üçüncü kişi için borçlunun yaptığı tasarrufların iptali için İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak dava açılabilir. Oysa davalılar Yaşar FİDAN ile T7 karşı yapılmış icra takibi olmadığından İİK 277. ve devamı maddelerine dayalı olarak bu davalılara karşı açılan davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Ancak davacı TBK 19. maddesine de dayanmakla bu davalılar açısından açılan davanın TBK 19. maddesine dayalı dava olduğunun kabulü gerekir. O, halde mahkemece yapılması gereken iş davacının borçlu davalı Gümüşkaya petrol nak.inşaat limited şirketinin üçüncü kişi olan davalı Canım inş ve tic limitedi arasındaki tasarruf için( 2742 ada 5 parsel) İİK 277 ve TBK 19. maddeye ilişkin tasarrufun iptali davasını bu dosyada incelemek; TBK 19. maddesine dayanarak davalı borçlu olduğu iddia edilen Yaşar Fidan tasarruf yaptığı üçüncü kişi T15 onunda dördüncü kişi olan T13'e yaptığı tasarruf (2800 ada 2 parsel 9....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/277 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : İzmir 18. Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/10/2020 tarih, 2020/277 Ara Karar sayılı hükmünün, davalı T4 İhr. San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T4 İht.İhr.San.ve Tic.Ltd.Şti'nin tüm malvarlığı ve 3.şahıslardaki hak ve alacaklarını üzerine ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz konulmasını ve Branday's isimli markanın kaydı üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir . Dava, İzmir 13....

      UYAP Entegrasyonu