Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Diğer yandan, usul ekonomisi de düşünüldüğünde varılacak sonuç aynı olacağını, Açıklanan nedenler karşısında mahkemece Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması ve işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken davanın açıldığı tarihte taşınmazın elden çıkarıldığından bahisle davanın reddi yönünde karar verilerek önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır........ gerekçesiyle açıklanan nedenlerle Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.02.2020 tarihli 2018/659 E. ve 2020/81 K. sayılı kararının kaldırılmasına, yeniden karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, TBK 19.maddesine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davaları 6098 sayılı TBK 19'a ve İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılabilir....

Kat, 58 numaralı bağımsız bölümün 10/06/2013 gün ve 3081 yevmiye numaralı işlem ile akrabası olan diğer davalı Gönül Öztürk'e devrettiğini, dava konusu devrin TBK'nın 19. maddesi uyarınca muvazaalı ve geçersiz olduğunu belirterek İİK 277 madde hükümlerinin kıyasen uygulanarak tasarrufların iptaline, cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı T4 vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zaman aşımı nedeni ile reddinin gerektiğini, icra takibine konu alacağın temelinde ki borcun ticari iş niteliğinde olduğunu, Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, tasarrufun iptali davasında yetkili mahkemenin davalının bulunduğu yer mahkemesi olup yetkili ve görevli mahkemenin İstanbul Anadolu AHM olduğunu, aciz vesikasının bulunmadığını, davanın ön şartı yokluğunun ve esas yönünden reddini talep etmiştir....

TBK 19 ve İİK'nun 277 maddesi uyarınca iptaline, kendilerine satış yetkisi verilmesine, bu mümkün olmadığı takdirde davalı 3. şahısların nakden tazmine mahkum edilmelerine karar verilmesini talep etmiştir....

DELİLLER : İddia, savunma, icra dosyası, tapu kayıtları ve dosyada mevcut diğer bilgi ve belgeler. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, öncelikle İİK'nun 277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK 19. maddeye dayalı muvazaa nedeniyle iptal davası olup, talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir....

DELİLLER : İddia, savunma, icra dosyası, tapu kayıtları ve dosyada mevcut diğer bilgi ve belgeler. İSTİNAF NEDENLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava, öncelikle İİK'nun 277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali, olmadığı takdirde TBK 19. maddeye dayalı muvazaa nedeniyle iptal davası olup, talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse İİK.m.277 ve devamı madde hükümleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir....

taşınmaz üzerine İİK 281/2 maddesi uyarınca teminatsız olarak ihtiyati haciz şerhi konulmasına, dava konusu taşınmazlara ilişkin muvazaalı devir işlemlerinin B.K.19 ve İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

Bu bir dava koşuludur. ve hakim re'sen araştırmak zorundadır. Öte yandan haczi kabil ve borca yeter derecede başkaca mal bulunmadığı takdirde bu konuda düzenlenecek haciz tutanağının da aciz belgesi yerine geçeceği aynı kanunun 105. maddesi hükmü gereğidir. (Yargıtay 17. H.D. 18/10/2010 tarih 2010/3843 Esas 2010/8423 Karar) 1- Somut olaya gelindiğinde davacı varlık yönetimi dava dilekçesinde İİK 277 ve TBK 19 maddelerine dayanmakla, TBK 19. Madde gereği aciz vesikasına gerek bulunmasa da, İİK 277 gereği İİK 105. Madde gereği aciz vesikası varlığı davada bulunmalıdır. Ayrıca davacı alacağının doğumu tasarruftan önce olmalıdır....

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/351 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi ara kararına karşı davalı T5 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Yerel mahkemece davanın İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davası olarak nitelendirilip karar verildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar dava dilekçesinde davanın İİK 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptali davası olduğu yazılmış ise de doğru hukuki nitelendirme hakime aittir. Dava dilekçesi içeriğinden ve olayların anlatımından TBK 19. maddeye istinaden tasarrufun iptalinin istendiği anlaşılmaktadır. Tasarrufun iptalinin her iki kanuni düzenleme uyarınca (birlikte terditli olarak veya müstakilen) istenmesi de mümkündür. Dolayısıyla davanın İİK 277 ve devamı maddeleri kapsamında değerlendirilip karar verilmesi isabetsizdir. Sonuç olarak; davanın esasına girilerek deliller toplanmalı, bekletici sorun yapılan dava dosyalarından çıkacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Tüm bu sebeplerle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

Kat 16 nolu meskeni diğer davalıya mal kaçırmak için devrettiğini, davalılar arasında gerek aile bağı gerekse iş birliğinden dolayı organik bağ bulunduğunu, zira davalılar arasında ticari iş birliği de söz konusu olup uzun süredir birbirleri ile ticari faaliyet içerisinde olduklarını, zaten davalıların aynı iş kolunda ticari faaliyette bulunmakta olduklarını ve aralarında komşuluk ilişkisi de bulunduğunu, davanın kabulü ile TBK Md 19 ve İİK'nın 277 vd maddeleri gereğince borçlu tarafından devredilmiş olan taşınmaz hissesine ilişkin TASARRUFUN İPTALİNE karar verilmesini dava ve talep etmektedir....

UYAP Entegrasyonu