Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278,279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Somut olayda, Mahkemece hem TBK 19. maddeye hem de İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak gerekçe belirtilmişse de varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Davacının dava dilekçesinde İİK 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptalinin talep edildiği görülmüştür....
İkinci talep hakkında verilen karara göre harç, vekalet ücreti ve diğer yargılama giderleri hakkında hüküm kurulur. (Yargıtay 23. Hukuk Dairesini 2018/1003 Esas 2020/3005 Karar sayılı ilamı) Somut olayda Mahkemece davanın nitelemesi karar başlığında tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) olarak gösterilmişse de İİK 277 maddesi anlamında dava şartlarının mevcut olup olmadığına ilişkin bir değerlendirme yapılmamış, hükmün gerekçe kısmında taraflar arasında devrin muvazaalı olduğunun tespit edildiği belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiştir. İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2021 NUMARASI : 2020/26 ESAS - 2021/667 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Öncelikle muvazaa hükümleri, kabul edilmemesi halinde tasarrufun iptali hükümleri gereğince İİK.'...
Mahkemece, iddia, savunma toplanan delillere göre; uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve süresi içinde talep halinde dosyanın görevli ...Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı...AŞ. vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, uyuşmazlığının İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, davanın ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliğine, süresi içinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı T.. Y.. vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu, davanın ticari dava olmayıp İİK 277-278. maddeler gereğince tasarrufun iptali talebine ilişkin olup bu tür davalarda Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyasının görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ......'nin (Eski Ünvanı Konfort Turizm Otelcilik İnşaat Tic.Ltd.Şti.) vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Mahkemece, davacı vekilinin hem tasarrufun iptalini hem de B.K.nun 19 md.ye dayalı muvazaa nedeniyle işlemin iptalini istediğini bildirdiğinden, işlemin yapıldığı tarih itibariyle davacının davalıdan alacaklı olduğunu dosyadaki belgelerle kanıtlayamadığı için B.K.nun 19. maddesine göre muvazaa nedeniyle işlemin iptalini isteme hakkının bulunmadığı, yine İİK.nun 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptalinin de davalılar arasındaki tasarrufun borçtan önce yapılmış olması nedeniyle istenemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalılar vekili istinaf dilekçesi ile özetle; Yerel mahkemece verilmiş olan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesi incelendiğinde davanın İİK 277 ve devamı uyarınca açılan tasarrufun iptali davası olduğunun açıkça görüldüğünü, davacı vekili her ne kadar konu kısmında hem TBK 19 hem de İKK 277 ve devamı maddeleri gereğince tasarrufun iptalini talep etmiş ise de İİK 281. Maddesi uyarınca ihtiyati haciz talep edildiğini, gerekçelerde tasarrufun İİK 278....
Mahkemece 1.6.2004 tarihli ara kararıyla Borçlar Kanunun 18.maddesine dayalı tapu iptali ve tescil davası ile İİK 277.maddesine dayalı tasarrufun iptali davalarının yargılama usulü birbirinden farklı olduğundan ve birlikte görülemiyeceğinden Borçlar Kanunu 18.maddeye göre açılan tapu iptali ve tescil davasının tefrikine, yeni esasa kaydına, tasarrufun iptaline ilişkin davanın bu esas üzerinden yürütülmesine karar verilmiş; tefrik edilen dosya üzerinden de Borçlar Kanunu 18.maddeye göre açılan dava, taşınmazın aynı ile ilgili olduğundan dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, mahkemenin yetkisizliğine karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. ......
Mahkemece, davanın İİK 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptaline ilişkin olduğu, anılan Yasanın 277.maddesine göre tasarrufun iptali davaları elinde muvakkat (madde 105/2) yahut kati (madde 105/1,143) aciz vesikası bulunan alacaklı tarafından açılabileceği, somut olayda borçlular hakkında düzenlenmiş bir kesin ya da muvakkat aciz vesikası olmadığı gibi hali hazırda davacı tarafından başlatılmış bir ... takibi de bulunmadığı, davacının yapacağı iş, konu ettiği alacağının tahsili amacıyla ... takibine girişmek ve ... takibinde borçluların aciz içinde olduğu anlaşılırsa ve İİK madde 277 deki şartlar oluşursa, o halde tasarrufun iptali davası açması gerektiği, davacının tasarrufun iptali davası açmakta hukuki yararı olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı iptal istemine ilişkindir....