Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, Yapı ve Kredi Bankasının davalı borçludan olan alacağını temlik aldıklarını, borçlu aleyhine yapılan icra takibinde borcu karşılayacak mal bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazdaki 2/3 hissesini davalı ...'a satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı borçlu ... ile ... savunma yapmamıştır. Mahkemece, taşınmazın satışın tutarı ile gerçek değeri arasında bedel farkı oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesinde açıklanan olaylara göre davanın B.K. 18 vd. maddelerine göre açılmış bir dava değil, İİK.'nun 277 vd. maddelerine dayalı bir iptal davası olduğu anlaşılmaktadır....
İİK madde 257 vd maddelerinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş borçların yanı sıra vadesi gelmemiş borçların tahsilini teminen ihtiyati haciz için gerekli olan şartların düzenlendiği, ihtiyati haczin teminat karşılığında kaldırılmasını düzenleyen İİK 266 maddesinin bu yöndeki ihtiyati hacze ilişkin olup, eldeki davanın İİK madde 277 vd. göre yürütüldüğü, dava konusu taşınmazların muvazaalı olarak devredildiğinden bahisle TBK madde 19 ve İİK madde 277 vd uyarınca davanın açıldığı, dava değeri kadar tasarrufa konu taşınmazla üzerine ihtiyati haciz konulduğu, İİK 257 ve İİK 277 maddelerindeki hukuken ve nitelik olarak farklı olduğu hususu dikkate alınarak, davalı Selim vekilinin İİK madde 266 uyarınca dava değerini depo ederek ihtiyati haczin kaldırılması talebi ile diğer itirazlarının bu aşamada, Davalı T6 vekili Av. T7 ihtiyati hacizin kaldırılması yönündeki talebinin REDDİNE, yönelik ara karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2016/24995 Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, takibin kesinleştiğini, borçlu şirket adına kayıtlı olan Sarıyer Zekeriyaköy Mahallesi, 141 Ada, 8 Parsel A Blok 52 nolu mesken vasıflı bağımsız bölümün 25/07/2016 tarihinde şirket ortağının yeğenin eşi durumunda olan davalı T3 Kılıç'a 620.000 TL bedel üzerinden satış gösterilerek devir edildiğini, TBK 19 ve İİK'nın 277 ve devamı maddeleri hükümlerine göre bu tasarrufun geçersiz olduğunu beyanla, tasarrufun müvekkili yönünden iptaline, müvekkiline İstanbul 5. İcra Müdürlüğü'nün 2016/24995 Esas sayılı dosyası ile cebri icra yolu ile satış yapma yetkisinin tanınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı T3 Kılıç vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin borçlu şirket ortaklarıyla bir akrabalığının bulunmadığını, taşınmazı rayiç bedeli üzerinden ve parasını ödeyerek gerçekten satın aldığını, butlan veya tasarrufun iptali koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir....
Taşınmazların davalı taraflar arasındaki temlik işlemi BK 19. maddeye göre muvazaalı bir işlem olduğunu, davalıların yapmış oldukları temlik işlemi muvazaalı bir işlem olması hasebiyle İİK 277. maddeye göre iptali gereken bir işlemdir. Mal kaçırmaya matuf tasarruf işleminin muvazaalı olması halinde İİK 277. maddeye göre aciz vesikası almak gerekmemekte keza zamanaşımı hususu gündeme gelmemektedir....
Kural olarak İİK.nun 277. vd. maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davalarının genel mahkemelerde görülmesi gerekir. Ne varki, aynı kanunun 97/17. maddesinde, 3.kişi tarafından açılan istihkak davalarında, alacaklının borçlunun yaptığı tasarrufun iptalini karşı dava olarak talep edebileceği, bu şekilde istihkak davasına karşı açılan tasarrufun iptali davasınında icra hukuk mahkemesinde bakılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda; 3.kişi tarafından açılan istihkak davası üzerine, alacaklı tarafından karşılık dava şekilde açılan bir tasarrufun iptali davası yoktur. Alacaklı ayrı bir dava şekilde icra hukuk mahkemesinde tasarrufun iptali davası açmıştır. İİK.nun 277. vd. maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasının genel mahkemelerde görülmesi gerekir....
Kural olarak İİK.nun 277. vd. maddelerine göre açılan tasarrufun iptali davalarının genel mahkemelerde görülmesi gerekir. Ne varki, aynı kanunun 97/17. maddesinde, 3.kişi tarafından açılan istihkak davalarında, alacaklının borçlunun yaptığı tasarrufun iptalini karşı dava olarak talep edebileceği, bu şekilde istihkak davasına karşı açılan tasarrufun iptali davasınında icra hukuk mahkemesinde bakılacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda; 3.kişi tarafından açılan istihkak davası üzerine, alacaklı tarafından karşılık dava şekilde açılan bir tasarrufun iptali davası yoktur. Alacaklı ayrı bir dava şekilde icra hukuk mahkemesinde tasarrufun iptali davası açmıştır. İİK.nun 277. vd. maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasının genel mahkemelerde görülmesi gerekir....
Davalılar Mehmet ve T3 vekillinin istinaf dilekçesinde özetle; davanın açılabilmesi için gerekli olan İİK 284.maddesindeki hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacı tarafın iptalini istediği kooperatif hisse devir sözleşmesinin üzerinden 6 yıl geçtiğini, İİK 277 vd. maddelerine göre tasarrufun iptali davası açılabilmesi için iptali talep edilen tasarrufun borcun doğum tarihinden sonra yapılması gerektiğini, takibe konu senedin düzenlenme tarihinin 04.12.2013, davaya konu devir işleminin yapıldığı tarih ise 19.11.2013 olduğunu, dolayısıyla devir önce borçlanan bir şahıs bulunmadığı gibi borçlandıktan sonra bir tasarrufun da söz konusu olmadığını, tasarrufun iptali için muvazaalı bir devir gerektiğini, mahkemenin davanın reddine yönelik kararının yerinde olduğunu, ancak müvekkilleri Mehmet ve Çiğdem lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tek vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafın istinaf talebinin reddine, vekalet ücretine yönelik yaptıkları...
ya satılarak devredildiği, İİK.’nun 277. vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkin davada, 278/2. maddesinde edimler arasındaki fahiş farkın bağışlama hükmünde sayılıp, yapılan tasarrufun iptale tabi olduğunun hükme bağlandığı, somut olayda tasarrufa konu edilen taşınmazın tapuda gösterilen satış bedeli ile bilirkişilerce belirlenen tasarruf tarihindeki gerçek değerleri arasında bir mislini aşan fahiş fark bulunduğu anlaşılmakla, 6501 parsel sayılı taşınmaz hakkında davalı ... hakkında açılan davanın kabulüne, dava bedele dönüşmekle, 91.500,00-TL rayiç bedelin 27.12.2010 temlik tarihinden itibaren, yürütülecek değişen oranlarda yasal faizi ile birlikte .... İcra Müdürlüğü’nün ... E.s. takip dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı kalmak kaydıyla davalı Mersin Narin'den tahsiline karar verilmiştir. Mahkememizce verilen karara karşı davacı yanca yasal süre içerisinde temyiz yoluna gidilmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/340 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Karşıyaka 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 05/10/2022 ara karar tarih, 2022/340 Esas sayılı hükmünün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkil bankadan mal kaçırmak amacıyla davalıların kendi aralarında danışıklı olarak yapmış oldukları, İzmir 14. İcra Müdürlüğü 2022/2203 E. sayılı takibin ve bu takipten borçlu T4 maaşı üzerine konulan 1. sıra haciz işlemine ilişkin tasarrufun İ.İ.K. 277 ve devamı maddeleri ve T.B.K. 19. maddesi gereğince İPTALİ ile müvekkil banka alacağı nedeniyle dava konusu takip ve maaş üzerinde cebri icra yapabilme yetkisi verilmesi talebidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava, İİK 277 vd. maddeleri dayanılarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkin olup, mahkemece Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak karar verilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 26/01/2022 tarihli ve 2022/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (4.) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14/11/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi....