Dava İİK’nın 277 vd. maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davacı tarafından borçlu ve 3. kişi aleyhine taşınmazın satışına yönelik olarak açılan tasarrufun iptali davasının kabul ile sonuçlanıp Yargıtay 17....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava, tasarrufun iptali (TBK. 19. Madde ) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekili tarafından müvekkilinin davalılardan Ali'den Kredi Kartı Sözleşmesinden kaynaklı alacaklı olduğunu, davalı Ali'nin alacağını bertaraf etmek amacıyla muvazaalı olarak dava konusu taşınmazdaki 3/16 hissesini davalıya devrettiğini ileri sürerek TBK'nın 19. maddesi kapsamında tasarrufun iptaline karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine yönelik kararın verildiği, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir. İİK 277. maddesinde sözü edilen iptal davaları borçlu tarafından geçerli olarak yapılmış bazı tasarrufların hükümsüz kılınması için açılır....
Dava BK’nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. Davacının kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, takip yapılmamış olması, İİK. 284. maddedeki hak düşürücü sürenin geçmiş olması gibi değişik düşüncelerle BK 18.(yeni 19.) maddeye dayalı olarak bir dava açabileceği gibi aynı işlem için İİK. 277 vd maddelerine göre bir tasarrufun iptali davası açması da mümkündür. Davacının bu seçimlik haklarından BK 19. maddeye dayalı iptal yolunu seçtiği dava dilekçesinde sabittir. Davacının bu davayı açmaktaki asıl amacı, muvazaalı olduğunu iddia ettiği işlemin iptali ile borçludan olan alacağını tahsil etme imkanını elde etmesi diğer bir ifade ile İİK 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacının temliki üzerinde haciz ve satışını isteyebilmesi hakkını elde etmesidir....
İcra Müdürlüğünün 2017/5123 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu hakkında yapılan takibin kesinleştiğini, müvekkili şirketin harçtan muaf olduğunu, müvekkili şirketin alacağının tahsil imkanının bulunmadığını, davalı borçlunun taşınmazını borcun doğumundan sonra devrettiğini, davalılar arasında yapılan taşınmaz satış işleminin muvazaalı olduğunu, İİK 277 vd maddeleri ile TBK. 19. Maddesi uyarınca iptalinin gerektiğini belirterek öncelikle İİK. 281/2 uyarınca dava konusu taşınmazın kaydına teminatsız ihtiyati haciz ve davanın TBK 19. Maddesine dayalı olduğu hususu da nazara alınarak HMK 389....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16.03.2023 (Ara Karar) NUMARASI : 2023/51 ESAS (DERDEST) DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı ile TBK 19. Maddeye Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması esnasında ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın reddine dair ara kararına karşı davalı T10 vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ : 10/12/2021 KARAR TARİHİ : 29/12/2021 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : ... Mahkememizde görülmekte olan Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 10/12/2021 tarihli dava dilekçesi ile; Müvekkili şirketin, alacaklarına karşılık dava dışı ... Ltd. Şti....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/359 ESAS (DERDEST DOSYA) DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Dava İİK 277 vd. maddeleri uyarınca tasarrufun iptali davasıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali ile birlikte tasarrufa konu edilen taşınmaz üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesinin 11/08/2022 tarihli ara kararı ile "Dava konusu İstanbul ili, Bayrampaşa ilçesi, Sağmalcılar mahallesinde bulunan 17187 Parsel, 3. kat, 7 nolu bağımsız bölüm üzerine İİK'nın 257. vd maddeleri gereğince ihtiyati haciz konulmasına," karar verilmiştir....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali davalarında tasarrufun hukuki mahiyetine bakılmaksızın görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava ve birleşen dava, İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasıdır. Emsal Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/16983 esas 2016/1477 karar sayılı 11/02/2016 tarihli ilamında da belirtildiği üzere "İİK.'nun 277 vd. maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali davalarında güdülen amacın borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı bazı tasarrufların geçersiz yada iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalması ve dolayısıyla o mal üzerinde cebri icraya devamla alacağın tahsilinin sağlanması olduğu, YHGK.'...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2021 NUMARASI : 2021/102 ESAS - 2021/194 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalılardan T8 aleyhine, dava dışı Denizbank A.Ş ile imzalanan kredi/kredi kartı sözleşmesi üzerine aleyhinde İstanbul 25. İcra Müdürlüğü'nün 2018/216 E....
Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir....