"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu Şirket aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu araçlarını davalı Mehmet’e satışına ilişkin tasarrufların iptalini talep etmiştir. Davalı Şirket vekili davanın reddini savunmuşlardır. Diğer davalı ..., araçların kendisine emaneten verildiğini ifade etmiştir. Mahkemece, iddianın aslında bir istihkak olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Kişiye devrettiğini, devir işlemlerinin tamamen muvazaalı ve alacaklılardan mal kaçırmaya ve alacaklıları mağdur etmeye yönelik olup İİK 277 vd. Maddeleri uyarınca bu tür tasarrufların batıl olup, hukuka aykırı olduğunu, borcun doğumunun tasarruflardan önce olduğunu belirterek davalılar arasında satıma ilişkin tasarrufun Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2011/4- 149 E sayılı ve 25.05.2011 tarihli kararı uyarınca muvazaalı olduğunun tespitine, BK 19 ve İİK 277 vd. Maddeleri uyarınca iptali ile, söz konusu tasarrufa konu taşınmazın cebri icra yolu ile Salihli 1. İcra Müdürlüğü'nün 2018/1251 Esas sayılı dosyası icra takibi dosyasından olan alacaklarını karşılayacak miktarda haciz ve cebri satış yetkisinin verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/274 KARAR NO :2022/270 DAVA:Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ:06/04/2011 KARAR TARİHİ:21/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka tarafından, genel kredi sözleşmesine dayalı olarak, dava dışı ... Taah. ve Paz. Ltd. Şti.’ne kredi kullandırıldığını, davalı ...'ın kredi kullanan şirketin yetkili temsilcisi ve müşterek borçlu müteselsil kefili olduğunu, ödenmeyen kredi borcu hesabının kat edildiğini, .... İcra Müdürlüğü’nün ... E.s. dosyasından genel haciz yolu ile, davalı-borçlu kefil ... aleyine icra takibine girişildiğini, borcu karşılayacak mal bulunmadığını, 18.01.2011 tarihinde ... ... İlçesi ... Mahallesi 153 ada, 7 parselde kayıtlı 42/180 arsa paylı taşınmazı davalı ...'e, 27.12.2010 tarihinde ......
Dıravacı mirasçıları vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, İİK 277 vd. maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki ... takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması, borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması ve davanın beş yıllık hakdüşürücü süre içinde açılmış olması gerekir....
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı borçlunun yaptığı tasarruflarının iptali gerekip gerekmediği, başka bir anlatımla İİK 277 vd maddelerinde belirtilen şartların gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin görevin, İİK 281. maddesine göre genel mahkemelere ait olduğunun açık olmasına, yetkili mahkemenin ancak görevli mahkemece belirlenecek olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 25,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna 24/03/2014 tarihinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere oybirliği ile karar verildi....
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı borçlunun yaptığı tasarruflarının iptali gerekip gerekmediği, başka bir anlatımla İİK 277 vd maddelerinde belirtilen şartların gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkin görevin, İİK 281. maddesine göre genel mahkemelere ait olduğunun açık olmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 19.12.2005 gün ve 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 140.maddesi gereğince davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına 12/01/2015 tarihinde karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere oybirliği ile karar verildi....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali davalarında tasarrufun hukuki mahiyetine bakılmaksızın görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava ve birleşen dava, İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasıdır. Emsal Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/16983 esas 2016/1477 karar sayılı 11/02/2016 tarihli ilamında da belirtildiği üzere "İİK.'nun 277 vd. maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali davalarında güdülen amacın borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı bazı tasarrufların geçersiz yada iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalması ve dolayısıyla o mal üzerinde cebri icraya devamla alacağın tahsilinin sağlanması olduğu, YHGK.'...
İnceleme konusu karar, İİK'nun 277 vd. maddelerinden kaynaklanan tasarrufun iptali talebine ilişkin olup, yukarıda sözü edilen Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu İş Bölümü kararına göre, belirgin biçimde Dairemizin inceleme alanı dışında kalmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin görevi içine girmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü 6723 sayılı Kanun'un 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 60. maddesi gereğince dosyanın görevli Yargıtay 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 07/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28.06.2022 NUMARASI : 2020/357 ESAS - 2022/102 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı, TBK m.19 vd.) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili ile davalılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....
Ancak İİK 283 maddesinin kıyas yoluyla uygulanması durumu TBK.nun 19. maddesine dayanılarak, muvaza nedeniyle açılan davanın niteliğini değiştirmez. Yani bu davayı tasarrufun iptali davasına dönüştürmez. Bu durumda mahkemece yapılması gereken İİK’nun 277 ve devamı maddeleri kapsamında tasarrufun iptali şartlarının eldeki dava bakımından oluşup oluşmadığını belirlemek, oluşmadığının anlaşılması halinde ise davacının aynı zamanda BK'nun 19. maddesine dayanarak da tasarrufun iptaline yönelik talebinin olması nedeniyle BK'nun 19. maddesi kapsamında delilleri toplayarak dosya kapsamına uygun bir karar vermekten ibarettir. Anlatılanlar ışığında, mahkemece yapılan araştırma ve değerlendirmenin hüküm kurmaya elverişli olmadığı görülmekle, HMK.nun 353/1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi amacıyla dosyanın mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....