İcra müdürlüğünün 2016/16947 Esas sayılı dosyasında alacağı karşılayacak miktarda menkul ve gayrimenkul malvarlığı ile başkaca hak ve alacak bulunamadığını, borçlu adına dosyada taraflarınca haciz edilen taşınmaz bulunmuş ise de söz konusu taşınmazın kamu alacakları ve diğer alacaklarla haciz olup alacağı karşılayacak malvarlığının olmadığını ve aciz halinde bulunduğunu, davalının taşınmazını borcun doğumundan sonra devrettiğini ileri sürerek, öncelikle İİK. 277. ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptaline, olmazsa TBK. 19. maddesi uyarınca iptaline karar verilmesini talep etmiştir HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, İİK.nın 277. Maddesi Uyarınca Tasarrufun İptali (İİK 277 ve Devamı), Olmazsa TBK 19. Maddesi uyarınca Tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça öncelikle İİK.nın 277. Maddesi Uyarınca Tasarrufun İptali (İİK 277 ve Devamı), Olmazsa TBK 19. Maddesi uyarınca Tasarrufun iptali talebinde bulunulmuştur....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali davalarında tasarrufun hukuki mahiyetine bakılmaksızın görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava ve birleşen dava, İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasıdır. Emsal Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/16983 esas 2016/1477 karar sayılı 11/02/2016 tarihli ilamında da belirtildiği üzere "İİK.'nun 277 vd. maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali davalarında güdülen amacın borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı bazı tasarrufların geçersiz yada iyiniyet kurallarına aykırılık nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalması ve dolayısıyla o mal üzerinde cebri icraya devamla alacağın tahsilinin sağlanması olduğu, YHGK.'...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/09/2021 NUMARASI : 2021/64 ESAS - 2021/295 KARAR DAVA KONUSU : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu şirketin çalışma faaliyetini sağlayacak nitelikteki demirbaş mallarını diğer davalı T5 Ltd. Şti.'ne devrettiğini, alacaklıları zarara uğratma kastı ile hareket ettiklerini belirterek yapılan tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; eldeki davanın Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevine giren dava ve işlerden olduğu belirtilerek görevli ve yetkili Bursa Asliye Ticaret Mahkemesine devredilmesine/gönderilmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ, DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI). Taraflar arasındaki davadan dolayı Tuzla 1. Asliye Hukuk Hakimliğinden verilen 17.03.2009 gün ve 2007/851-2009/239 sayılı hükmün Bozulmasına ilişkin olan 08.07.2010 gün ve 5907-8065 sayılı kararın düzeltilmesi süresinde davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava, 15.08.2007 günlü dilekçe ile 6.000.-TL. değer gösterilerek açılmış ve bu miktar üzerinden 17.3.2009 tarihinde nihai karara bağlanmıştır. Bilindiği üzere 1086 Sayılı HUMK.nun 440/III-1 maddesi 21.7.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5219 Sayılı Kanun ile değiştirilmiş, ayrıca 01.4.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5236 Sayılı Kanunun 19. maddesi ile HUMK.'na ilave edilen Ek Madde 4'e göre de; 1.1.2010 tarihinden itibaren değeri 8.690....
Somut olayda; davacı tarafça İİK'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptaline ilişkin şartların olayda gerçekleştiği hususunun ileri sürülerek taraflar arasında yapılan tasarrufun öncelikle İİK.'nın 277 ve devamı maddeleri gereğince iptali ile cebri icra yetkisi verilmesine, bu talepleri yerinde görülmez ise tasarrufun TBK.'nın 19. Maddesine göre iptalini karar verilmesi talep edilmektedir. Davacı tarafça terditli olarak TBK.'nın 19. Maddesine göre tasarrufun iptali talebinde bulunulduğundan öncelikle ilk talep olan İİK.'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası ile ilgili değerlendirmenin yapılması gerekmektedir. İİK.'nın 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile ilgili olarak dairemizin görevi yoktur. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3....
Dosyadaki beyanlara, istinaf dilekçelerinde davanın tasarrufun iptali davası olmadığının ileri sürülmemesine ve davacılar vekillerinin dilekçelerindeki vakıaların açıklanması gözetildiğinde, asıl davanın İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açıldığının anlaşılmasına göre Bölge Adliye Mahkemesince asıl dava yönünden İİK 277 ve devamı maddelerine göre tasarrufun iptali koşulları olup oluşmadığı belirlenmeksizin karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-Tasarrufun iptali davaları basit yargılama usulüne; muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil davaları ise yazılı yargılama usulüne; tabidir. Birleşen dava yönünden davacı vekillerinin özellikle temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri beyanlara göre birleşen davanın TBK 19 maddesine dayalı olarak açıldığı anlaşılmaktadır. Farklı yargılama usulüne tabi davaların birlikte görülmesi caiz değildir....
HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, İİK 277 ve Devamı Maddeleri Uyarınca Tasarrufun İptali, Olamazsa TBK 19. Madde Uyarınca Tasarrufun İptali istemine ilişkindir. Somut olayda; dava dilekçesindeki anlatım biçimine göre dava, İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca Tasarrufun İptali, Olamazsa TBK 19. madde uyarınca Tasarrufun İptali istemine ilişkindir. Talep içeriğine göre öncelikle İİK. 277 ve devamı maddeleri uyarınca Tasarrufun İptali talebi hakkında değerlendirme yapılması gerekmektedir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3. Hukuk Dairesi iş bölümünün 10. maddesinde; "İcra İflas Kanunu ve 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan tasarrufun iptali davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne aittir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/09/2020 NUMARASI : 2020/146 ESAS DAVA KONUSU : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı T3'ın kredi borcunu ödemediğini, hakkında Bursa 15. ve 16. İcra Müdürlüklerinde icra takipleri başlatıldığını, dosyalardan alacağı karşılayacak miktarda mal varlığının tespit edilemediğini, borçlunun borçların doğumundan sonra adına hisseli olarak kayıtlı bulunan Bursa ili Gemlik ilçesi Osmaniye Mah. 68 ada 73 parsel 1. Kat 2 no'lu Bağımsız Bölümdeki 1/2 hissesini 13.000,00 TL'ye 04/08/2015 tarihinde kardeşi T5 devrettiğini, bu devrin İİK 277- 284 maddelerinde yer alan tasarrufun iptali hükümleri uyarınca batıl olduğunu belirterek taşınmazın İİK.md.281/2 gereğince ihtiyaten haczine ve tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasıdır. Kural olarak teminatın lüzum ve takdiri hakime aittir. Takdir hakkının hukuka aykırı kullanılmadığı, davacı tarafça ileri sürülen hususların kabule şayan bulunmadığı anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere; 1- Kütahya 2....
Celsede alınan beyanında ilgili taşınmazın muvazaalı bir şekilde kendisinin aldığını ikrar etmesini de dikkate alarak davanın TBK 19 maddesi gereği açılan muvazaaya dayalı iptali davası olarak nitelendirilip İİK 277. ve devamı maddeleri gereği açılan tasarrufun iptali davasında istenen aciz vesikası sunulması ara kararından vazgeçerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Eldeki davacı tasarrufun iptali davası olarak açılmış olması ve dosyada usulune uygun ıslah dilekçesi ile talebin TBK 19. maddesi gereği muvazaaya dayalı iptal davası olarak davanın görülmesi talebinin bulunmaması nedeniyle davaya tasarrufun iptali davası olarak bakılması gerekir. İİK'ın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası olmasından dolayı bu tür davaları, elinde geçici (İİK.m.105) veya kat'i (İİK.m.143) aciz belgesi bulunan alacaklılar açabilmektedir....