Dava, tasarrufun iptali istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır. İİK'nın 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Bu tür davaların dinlenebilmesi için davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK'nın 277 maddesi) bulunması gerekir....
Hal böyle olunca doğru sonuca varılması için, mahkemece, davacı vekiline kesin ve ya geçici aciz belgesini sunması için süre verilmesi, verilen süre içerisinde sunulduğu takdirde aciz belgesinin tarihi de dikkate alınarak İİK. 277. vd. maddeleri uyarınca inceleme yapılması, sunulmadığı takdirde davacı tarafından TBK 19. maddesi uyarınca da tasarrufun iptali talep edildiğinden bu madde kapsamında inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, İİK'nın 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için gerekli olan aciz vesikası şartı yönünden inceleme yapılmadan esasa ilişkin bir karar karar verilmesi ve usul ve yasaya aykırı bulunmuştur....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/980 KARAR NO : 2023/946 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SELÇUK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2022/186 ESAS DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Selçuk Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 28/09/2022 gün ve 2022/186 Esas sayılı hükmünün, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin, davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, gereği düşünüldü: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı T1 vekili Av....
Mahkemece, davanın İİK. 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, aciz belgesinin sunulmadığı ve hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, aşamalarda davanın İİK 277 vd maddelerine ilişkin olduğu yolunda bir beyanda bulunulmamıştır. Davacının kendisinin alacağını akim bırakan bir işleme karşı, takip yapılmamış olması halinde ve İİK. 284. maddedeki hak düşürücü sürenin geçmiş olması gibi durumlarda 818 sayılı BK 18.(6098 sayılı T.B.K 19.) maddeye dayalı olarak bir dava açabileceği gibi aynı işlem için koşulların varlığı halinde İİK. 277 vd maddelerine göre bir tasarrufun iptali davası açması da mümkündür. Davacının bu seçimlik haklarından BK 18. maddeye dayalı iptal yolunu seçtiği dava dilekçesinde özellikle vurgulanmış, bunun nedeni olarak da İİK 277 vd maddelerine dayalı iptal için hak düşürücü sürenin geçmiş olması gösterilmiştir....
Dava; İİK'nın 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Çünkü İİK 277 ve TBK 19 dayalı davalarında sonuç aynı olsa da yargılama usülleri ve şartları farklıdır. Yargılama usulleri ve şartları farklı olan bir davayı hem İİK 277 ve devamı md. göre hemde BK 19. md. dayalı olarak değerlendirilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ancak dava dilekçesi taraf beyanları ve toplanan deliller karşısında davanın İİK 277 ve devamı maddeleri gereği tasarrufun iptali davası olduğu bu madde ve devamı maddeleri gereği araştırma yapılarak hüküm tesis edilmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Dosya kapsamına bakıldığında 21/01/2021 tarihli haciz tutanağının aciz vesikası hükmünde olduğu davacının gerçek bir alacağı olup alacağın tasarruf işleminden önce doğduğu yani dava koşullarının davada bulunduğu anlaşılmaktadır....
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri ile TBK 19. maddesi uyarınca tasarrufun iptaline ilişkindir. Davanın hem İİK 277 vd. maddeleri uyarınca hem de TBK 19. madde uyarınca açıldığı anlaşılmaktadır. Yerel mahkemece sadece TBK 19. madde yönünden değerlendirme yapılmış, İİK 277 ve devamı maddeleri yönünden değerlendirme yapılmamıştır. Karar bu yönüyle isabetsiz bulunmuştur. Ancak bu eksikliğin dairemizce tamamlanmasının mümkün olduğu, delillerin tümünün toplandığı, dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemeye iade edilmesine gerek bulunmadığı kanaatine varılmıştır....
Kural olarak muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3. kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı açılmış tasarrufun iptali davaların dinlenebilmesi için: a) Davacının borçludaki alacağının gerçek olması, b) Borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, c) İptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması, d) Borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/336 ESAS, 2021/72 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda ilk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından yasal süre içerisinde istinaf edilmiş olmakla Dairemizce HMK'nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinden mal kaçırmak amacıyla davalıların kendi aralarında danışıklı olarak yapmış oldukları, Kıroğlu Otomotiv Oto Kiralama Gıda Turizm Sanayi Ve Tic.Ltd.Şti. nin ,eski ortak borçlu T4 tarafından,diğer davalı T3 adına yapılan muvazaalı hisse ortaklık ve devir işlemine ilişkin tasarrufların TBK.’nun 19.maddesi ile İİK.’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince iptali ile borçlu T4 adına ortaklık defterine kaydı ile ticaret siciline tescil edilmesini, İstanbul 29.İcra Müdürlüğü, 2020/8690 E.sayılı icra...
Davalı T3 cevap dilekçesinde özetle; davayı açana karşı borcunun olmadığını, kesinleşmemiş borç için tasarrufun iptali davası açılamayacağını, hileli satış veya mal kaçırma amacının bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; dava ön şartlarından takibin kesinleşmiş olması durumunun gerçekleşmediği belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tasarrufun iptaline konu Balıkesir 4. İcra Müdürlüğü'nün 2016/5640 esas sayılı dosyasında takiple ilgili şikayet ya da itiraz bulunmadığını, takibin 08/12/2016 tarihinde kesinleşmesinin akabinde eldeki davanın açıldığını belirterek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebepleri gözetilerek Dairemizce yapılan incelemede; Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davasıdır....