Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi'nin 2019/937 E., 2020/5567 K. sayılı kararı) Somut olayda dava, iddianın ileri sürülüş şekline göre TBK.nın 19. maddesine dayalı tasarrufun iptali davasıdır. Mahkemece TBK.nın 19. maddesi kapsamında yargılama yapılıp davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken İİK.nın 277 ve devamı maddeleri kapsamında değerlendirme yapılarak davanın usulden reddi yerinde değildir. Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun, 6100 sayılı HMK. nun 353/1- a-6 bendi uyarınca, kabul edilip kararın kaldırılması gerektiği görüşüne kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Tarsus 4....

Alacaklının bu soruya vereceği cevaba göre ya BK 19. maddesine dayalı dava ya da İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı dava açar. Muvazaa olmadan da salt alacaklıları zarara uğratmak için devir yapılabilir. Tasarrufun iptali davası, ayni nitelikte olmayıp kişisel bir dava olduğu halde, muvazaa davası ayni nitelikte bir davadır. Taşınmaza ilişkin muvazaa davalarında hâkim tapu kaydının borçlu adına tesciline karar verir. Muvazaa iddiası, zaman aşımına bağlı olmadan ileri sürülebildiği hâlde iptal davasının tasarrufun yapıldığı tarihten itibaren en geç hak düşürücü süre olan beş yıl içinde açılması gerekir (İİK m.284). Yukarıda belirtilen ilke ve kurallardan da anlaşılacağı üzere TBK 19. Maddesine dayalı muvazaa davası ile İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali davası şartları ile hüküm ve sonuçları bakımından birbirinden ayrı davalardır....

    Somut olayda, dava dilekçesinin incelenmesinde davanın sadece İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak tasarrufun iptali istendiği, dilekçenin açıklama bölümünde de TBK 19. maddesinden söz edilmediği gibi hukuki deliller kısmında açıkça TBK 19. maddeye dayanılmadığı, sonuç talep kısmında da terditli istemde bulunulmadığı anlaşılmakla Mahkemenin 20/10/2020 tarihli celsede işlemden kaldırma gerekçesi doğru olmamıştır. Ancak HMK'nın 320/4 bendi karşısında Mahkemenin hatalı belirlemesinin önemi bulunmadığından sonuç itibari ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b/1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir....

    Dosya kapsamına, toplanan delillere, saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön bulunmamasına, dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri gereğince, gerek İİK’nın 277. ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davalarında, gerekse BK’nın 18. maddesine (TBK m.19) dayalı muvazaalı işlemin iptali davalarında, davanın görülebilmesi için dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön bulunmamasına, dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş görüşleri gereğince, gerek İİK’nın 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davalarında, gerekse BK’nın 18. maddesine (TBK m.19) dayalı muvazaalı işlemin iptali davalarında, davanın görülebilmesi için iptali istenilen işlemin borcun doğumundan sonra gerçekleşmiş olmasının gerekmesine ve bu koşulun somut olayda bulunmadığının anlaşılmış bulunmasına göre mahkemece davanın dava şartı yokluğu...

    ın yeğeni olduğu, taşınmazların devir bedellerinin, piyasa rayiçlerinin aşağısında olduğu, tasarrufun haciz tarihinden itibaren geriye doğru 2 yıllık zaman dilimi içerisinde yapıldığı anlaşıldığı gerekçesi ile, davanın kısmen kabulü ile borçlu davalı ... ile davalı ... arasında 24/05/2012 tarihinde yapılan, .... İli.... İlçesi .... (Köyü)'nde tapuya kayıtlı olan 309, 334, 396, 399, 424, 467 ve 625 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki, davalı ...'a intikaline ilişkin tasarrufun iptaline, dava konusu .... İli .... ilçesi... Mahallesi (Köyü)'nde tapuya kayıtlı olan 463 parsel sayılı taşınmazın, dava açılmadan önce, dava dışı 4.kişiye satılmış olması nedeni ile sözkonusu taşınmaz yönünden açılmış olan davanın, husumet nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, Borçlar Kanunu'nun 19.maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

      Mahkemece, davacının, tasarrufun iptali davası ile elde edebileceği sonuçları tazminat davası ile elde etmeye çalıştığı ve taşınmazın davalı Banka’ya geçmesinde muvazaa bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine dair kararı Dairemizin 2013/8882 Esas 2014/16663 Karar sayılı ilamı ile davanın kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olması davanın dayanağını BK'nın 18. ( TBK 19.) maddesi teşkil etmesi nedeniyle, davanın şartlarına yönelik inceleme yapılması gerektiğinden bahisle bozulmuş, bozmadan sonra mahkemece, davanın kabulüne İİK'nın 283. maddesi gereğince taşınmazın davalı ... tarafından ...'a satış tarihi olan 28/01/2007 tarihi itibari ile değeri olan 79.000,00 TL'nin ( takip konusu alacak ve ferilerinin miktarı bu miktardan fazla olduğu için ) davalılar ... ve ...'dan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine yapılan ... takibi sonrası, iki taşınmazdaki borçluya ait hisselerin, davalı borçlunun kardeşi diğer davalı ...'ya değerinin çok altında bedellerle satıldığını belirterek, tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalılar vekili, ortak dilekçe ile, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, aciz vesikası bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TBK'nun 19. maddesi uyarınca muvazaalı işlem yapıldığı iddiasına dayalı tapu kaydının iptali istemine ilişkindir....

          Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalılar arasında yapılan danışıklı satış işleminin iptali istemiştir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davanın niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu anlaşılmaktadır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Germencik Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/01/2013 NUMARASI : 2008/340-2013/59 Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı Banka vekili, davalı borçlu Musa aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı Ümit’e onun da davalı Ayser’e satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı Musa ve Ümit vekili ile davalı Ayser davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, aciz belgesi sunulmadığı ve akrabalığın muvazaayı göstermeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava BK 18. (TBK 19.) maddesine dayalı muvazaa nedeniyle iptal istemine ilişkindir....

              Davacının terditli talebi BK'nun 19. maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptali ve tazmin talebine ilişkin değerlendirme yapıldığında; dava konusu aracın davalılar arasındaki devir işleminin muvazaalı olduğu kesinleşmiş Tokat 2....

              UYAP Entegrasyonu