Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yukarıda belirtilen yasa maddeleri ve emsal içtihatlar doğrultusunda yapılan değerlendirmede; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, namı müstear, muvazaa ve kanuna karşı hile iddiasıyla tüzel kişilik perdesinin kaldırılması teorisine dayalı açılmış olan TBK 19 maddesi kapsamındaki iptal davası niteliğinde olduğu, davanın TBK 19 ve İİK 277 vd....

    Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre dava niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davasıdır. Yüzeysel bakıldığında iptal davaları ile muvazaa davaları arasında bir benzerlik görülmekte ise de bu benzerlik her iki davanın güttüğü amaçtan öte gitmemektedir....

      HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, İİK 277 ve Devamı Maddeleri Uyarınca Tasarrufun İptali, Olamazsa TBK 19. Madde Uyarınca Tasarrufun İptali istemine ilişkindir. Somut olayda; dava dilekçesindeki anlatım biçimine göre dava, İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca Tasarrufun İptali, Olamazsa TBK 19. madde uyarınca Tasarrufun İptali istemine ilişkindir. Talep içeriğine göre öncelikle İİK. 277 ve devamı maddeleri uyarınca Tasarrufun İptali talebi hakkında değerlendirme yapılması gerekmektedir. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2022 tarihinden itibaren geçerli 1047 sayılı İş Bölümü Kararı gereği, 3. Hukuk Dairesi iş bölümünün 10. maddesinde; "İcra İflas Kanunu ve 6183 sayılı Kanun'dan kaynaklanan tasarrufun iptali davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar" şeklindeki düzenleme yer almıştır. Bu düzenleme karşısında istinaf talebini inceleme görevi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi'ne aittir....

      Davacının terditli talebi olan TBK'nun 19 maddesinde yer alan muvazaa edeniyle tasarrufun iptali talebine ilişkin delillerin toplanmadığı ve muvazaaya dayalı değerlendirme yapılmadığı görülmektedir. İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davaları ile Türk Borçlar Kanunun 19.maddesinde düzenlenen muvaza nedenine dayalı iptal davaları birbirinden farklı davalar olup, farklı hükümlere tabidir. Tasarrufun iptali davalarında alacaklı lehine bir takım karineler kabul edilmiş ancak bunun yanında bu dava türü 1- 2- 5 yıllık hak düşürücü sürelere tabi tutulmuş ayrıca alacaklıya aciz belgesi sunma gibi bir takım yükümlükler yüklenmiştir. TBK.nun 19.maddesine dayanan muvaza davalarında ve nam-müstear olarak nitelenen davalarda ise alacaklı bu tür yükümlülüklere bağlı olmadan ve hak düşürücü süreye tabi olmadan davasının açabilme hakkına sahiptir....

      D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın TBK 19 maddeye göre muvazaa nedenine dayalı tasarrufun iptali davası olduğunu, bu davalarda İİK'nın tasarrufun iptali davalarındaki hükümlerin kıyasen uygulandığını, bu davalar için özel yetkili yada görevli mahkemenin belirtilmediğini, görev ve yetki yönünden genel hükümlere tabi olduğunu, davanın ticari dava olmadığını, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, görevsizlik kararının yerleşik içtihatlara açıkça aykırı olduğunu beyanla görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TBK'nın 19.maddesine dayalı muvazaalı tasarruflun iptali ile cebri icra yetkisi verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, karar, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2022 NUMARASI : 2021/469 ESAS, 2022/414 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali (TBK 19. Maddesine Dayalı ) KARAR : Tokat 1....

      Somut olayda; Davacının " Öncelikle muvazaa hükümleri, kabul edilmemesi halinde tasarrufun iptali hükümleri gereğince İİK.nun 278, 279 ve 280. ve devamı maddeleri kıyasen uygulanarak..." talepli açmış olduğugörülmektedir. Mahkemece davanın İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali olarak nitelendirilerek, aciz haline ilişkin ön şart yokluğu nedeniyle değerlendirme yapılarak karar verilmiş ise de, davacın ilk talebi olan TBK'nın 19.maddesine dayalı tasarrufun iptali açısından değerlendirilme yapılmaksızın davanın reddine karar verilmiş olması eksik incelemeye dayalı olmuştur. O halde mahkemece yapılması gereken; dava dilekçesindeki ilk talebi olan muvazaaya dayalı istek yönünden araştırma ve değerlendirme yapılarak karar verilmesi olmalıdır....

      Dava, Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir. Bu nedenle tarafların hukuki nitelendirmeyi doğru yapmak zorunluluğu yoktur. Başka bir ifade ile Hakim, bildirilen hukuki sebeplerle bağlı olmayıp, hukuki sebebi kendiliğinden bulup uygulamakla sorumludur. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalılar arasında yapılan danışıklı satış işleminin iptali istemiştir. Dava dilekçesindeki ileri sürüşe ve yargılama sırasındaki sözlü ve yazılı açıklamalara göre davanın niteliği itibarıyla TBK 19.maddesinde tanımını bulan muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal davası olduğu anlaşılmaktadır....

        Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde hem TBK'nun 19. maddesi uyarınca hem de İİK'nun 277 ve davamı maddeleri uyarınca davalılar arasındaki devir işleminin/tasarrufun iptale talebi olduğu belirtilmiş ise de dava dilekçesinin konu bölümünde davanın konusu "Borçlar Kanunu'nun 19. maddesinde düzenlenen dava konusu işlemin danışıklı (muvazaalı) yapıldığı iddiasına dayalı tasarrufun iptaline ilişkindir....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava Muvazaa Nedeni Dayalı Tasarrufun İptali (TBK 19. madde) istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı tarafça muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak tasarrufun iptali ve cebri icra yetkisi verilmesine yönelik talepte bulunulduğu, ihtiyati haciz talebinin reddi üzerine, ret ara kararının davacı tarafça istinafa taşındığı, istinaf aşamasından davacı taraf vekilinin davadan ve istinaf yolundan feragat ettiklerine ilişkin dilekçe sunduğu, yerel mahkemece 15/11/2022 tarihinde davanın feragat nedeniyle reddine yönelik kararın verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır. 6100 Sayılı HMK'nın 349/2. maddesi; "Başvuru yapıldıktan sonra feragat edilir ise, dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmez ve kararı veren mahkemece başvurunun reddine karar verilir. Dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise başvuru feragat nedeniyle reddolunur." şeklindedir....

        UYAP Entegrasyonu