WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, TBK 19 maddesinden kaynaklanan muvazaaya dayalı tasarrufun iptali davası olup, bu tür davalar sonucu verilen hüküm ve kararları inceleme görevi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümünü belirleyen ve 01/09/2020 tarihinden itibaren uygulanması gereken, Hakimler ve Savcılar Kurulu'nun 25/06/2020 tarih ve 564 sayılı kararı uyarınca, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1. Hukuk Dairesi'nin görev alanına girdiği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde görevsizlik kararı verilmiştir. HÜKÜM:Yukarıda Gerekçesi Açıklandığı üzere; İzmir 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 11/01/2021 tarih ve 2021/7 Esas sayılı ara kararına yönelik istinaf incelemesinin, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi, 1.Hukuk Dairesine ait olduğundan, dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye GÖNDERİLMESİNE, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK'nın 352. maddesi gereğince kesin olarak, oy birliği ile karar verildi....

Davalı ... vekili 14/07/2014 tarihli dilekçesi ile; davaya konu taşınmazın satışı 25/08/2011, müvekkili tarafından davacıya verilen bononun tanzim tarihinin ise 19/12/2011 olduğundan ön şartı bulunmayan davanın reddini istemiştir. Dahili davalı ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin dahili davalı olarak bu şekilde sonradan davalı gösterilmesi ve davaya dahil edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava şartlarının mevcut olmadığını, tasarrufun borcun doğumundan sonra yapıldığını beyan ederek davanın reddini ve gayrimenkul kaydında yer alan tedbirin kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dava İİK.'nun 277. ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....

    Mahkemece, herkesin dilediği kişi aleyhine icra takibi başlatabileceğini, takip borçlularından alacaklı olan ilgililer borçlu hakkındaki takiplerin muvazaalı olduğu iddiasını İİK’nun 128.maddesi gereğince satış yapılmazdan evvel mükellefiyetler listesi kendisine tebliğ edilince 3 gün veya İİK’nun 142/1 maddesine göre 7 gün içinde sıra cetveline itiraz davasını açabileceğini, somut olayda sıra cetveli düzenlenmediği anlaşıldığından HMK’nun 141.maddesine göre davacının bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava BK’nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvazaalı işlemin iptaline ilişkindir. HMK'nin 33.maddesine göre Hakim, Türk Hukukunu resen uygulamak zorundadır. Bir davada olayları belirtmek ve açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme Hakime aittir.Dava dilekçesindeki açıklamalarda TBK 19.maddesine dayanarak açtıkları anlaşılmaktadır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :.............Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı...... vekili, davalı borçlu ...... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu takipteki bono ile diğer davalıya borçlanmasına ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir. Davalı vekilleri davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, iptali istenen takibin muvazaalı olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir....

        İlçesi, Ilıca da bulunan 96 parsel sayılı taşınmazın 1/3 hissesi davalı ...’a devredildiğinin tespit edildiğini, davalılar arasındaki tasarrufların mal kaçırma gayesi ile yapıldığını beyan ile davalılar arasındaki tasarruf işlemlerinin iptali ile icra dosyasından cebri icra yetkisi verilmesi talep ve dava edilmiştir. Davalılar vekili davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, süresi içersinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali isteğine ilişkindir....

          nin yetki itirazında bulunduğu, anılan şahsın borçlu ile zorunlu dava arkadaşı olmadığı, bu davalı yönünden dosyanın tefrik edilerek yetki itirazının kabulü gerektiğinden bahisle bozulmuş bozma sonrasında dosya tefrik edilerek yetkili mahkemeye gönderilmiş, davalı borçlu ile üçüncü kişiler arasındaki dava yönünden ise, tasarrufun iptali davasının tapu maliki aleyhine açılması gerektiği, davalıların tapu maliki olmadığı kendilerinden tazminat talep edilmeyen davalılar hakkında tasarrufun iptali kararı verilmeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. İİK.nun 282. maddesi gereğince tasarrufun iptali davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir....

            nin yetki itirazında bulunduğu, anılan şahsın borçlu ile zorunlu dava arkadaşı olmadığı, bu davalı yönünden dosyanın tefrik edilerek yetki itirazının kabulü gerektiğinden bahisle bozulmuş bozma sonrasında dosya tefrik edilerek yetkili mahkemeye gönderilmiş, davalı borçlu ile üçüncü kişiler arasındaki dava yönünden ise, tasarrufun iptali davasının tapu maliki aleyhine açılması gerektiği, davalı ...'ın tapu maliki olmadığı kendisinden tazminat da talep edilmediğinden aleyhine açılan tasarrufun iptali davasının hukuki menfaat yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK'nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. İİK.nun 282. maddesi gereğince tasarrufun iptali davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/03/2022 NUMARASI : 2021/350 ESAS- 2022/101 KARAR DAVA KONUSU : Tasarrufun İptali KARAR : Malatya 3....

              Mahkeme kararında, gerçekte olmayan bir alacağın varmış gibi gösterilmek suretiyle muvazaalı olarak takip ve işlem yapılması halinde alacaklının zarara uğratılması halinde TBK 19 madde uyarınca muvazza nedeniyle işlemin iptal edileceğinden bahisle bu tür davalarda borçlu hakkında aciz belgesi alınmasına gerek bulunmadığından, davacının muvazaalı işlemden bulunan kişiden alacaklı olmasının yeterli olduğundan, TBK 19.maddesini irdeleyerek Manisa 5. İcra müdürlüğünün 2015/3056 esas sayılı takip dosyasının muvazzalı olduğunun tespiti ile maaş üzerine konulan 1.sıradaki haciz işleminin iptaline karar verdiği görülmüştür....

              Davacı tarafın İİK 277 ve devamı maddeleri doğrultusunda tasarrufun iptali istemi ile Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 19. maddesine dayalı iptal isteminde bulunduğu sabit olmakla muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesi ve aciz belgesi almasına dahi gerek olmadığı, muvazaa nedenine dayalı talepte bulunulması nedeniyle hak düşürücü ve zaman aşımı süresinin söz konusu olmadığı, davacının alacağının icra takibine konu edilen kredi sözleşmesinden kaynaklandığı, muvazaalı işlemin iptali davalarında, diğer dava koşullarının yanında borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğmasının davanın ön koşulu olduğu, Yargıtay 17....

              UYAP Entegrasyonu