"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... mirasçıları vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece hükmüne uyulan Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesi’nin 17/07/2018 tarih, 2017/5274 Esas ve 2018/7265 Karar sayılı bozma ilamında; davalı üçüncü kişi İsmet ve dördüncü kişi ...'ın davalı borçlular ile hem ticari ilişki hem arkadaşlık ilişkileri sabit olup bu halde İİK'nun 280/1 maddesine göre, borçluların mali durumu ve alacaklılarını ızrar kastını bildikleri veya bilmesi lazım gelen kişilerden olduğu anlaşıldığından, davanın İİK 280. madde gereğince kabulüne karar verilmesi" gereğine değinilmiştir....
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda davaların tefriki ile işbu davada, taşınmazın satış bedeli ile gerçek değeri arasında fahiş fark bulunmasının ve borçlunun vekilinin 3. kişi Şirketin kurucusu olmasının başka delillerle desteklenmedikçe iptal nedeni olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları üç grup altında ve İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar sınırlı olarak sayılmış değildir. Kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır (İİK. m. 281)....
Dava İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK 280/1 maddesi,” Malvarlığı borçlarına yetmeyen borçlunun, alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının, işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde iptal edilebilir. Şu kadar ki,işlemin gerçekleştiği tarihten itibaran beş yıl içinde borçlu aleyhine haciz veya iflas yoluyla takipte bulunulmuş olmalıdır.”şeklindedir. Somut olayda; dava konusu tasarruf, aciz halinde olduğu anlaşılan borçlu tarafından takip konusu borcun doğumundan sonra diğer davalı kardeşi ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili, davalı borçlu ... Yapı Eğitim Hizmetleri A.Ş aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu işletmeyi davalı ... Eğitim ve İnş. San. Tic. Ltd.Şti.ye devrine ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, devrin muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dava İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali davasıdır. Dava konusu icra takiplerine davalı borçlu tarafından takibin taliki ve iptali davalarının açıldığı, takiplerin de durdurulduğu anlaşılmakta ancak dosya akıbetlerinin ne olduğu anlaşılamamaktadır. İncelenmesine ihtiyaç duyulan; dayanak icra dosyaları ile bağlantılı takibin taliki ve iptali dava dosyalarının (ilgilisinden dosya numaraları da öğrenilerek) ilgili merciinden talep edilerek dosya arasına alındıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere, Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE 18.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/97 Esas KARAR NO : 2023/84 DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) DAVA TARİHİ : 13/02/2023 KARAR TARİHİ : 20/02/2023 Davacı, açtığı Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı) davasında, ... günlü dilekçesi ile davasından feragat etmiş olmakla, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; 1 ve 3 nolu davalılar ... ve ... aralarında muvazalı bir borçlanma yaratarak Antalya Genel İcra Dairesinin ... esas sayılı takip dosyası üzerinden davacı yedinde bulunan Davalı ...'e ait mallar üzerine haciz tatbik etmiş ve cebri icra ile mahcuzları 2. Nolu davalı olan ...'e satmış olduğunu, 2 nolu davalı ... ile 1 nolu ...'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TASARRUFUN İPTALİ (İİK 277 VE DEVAMI) -KARAR- Dava, İİK.277.maddesine dayalı tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 17.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 26.1.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı ... vekili, davalı borçlu ... ve ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak mal bulunamadığını ileri sürerek borçluların, dava konusu taşınmazlarını diğer davalılara satışlarına ilişkin tasarrufların iptalini talep etmiştir. Davalılar vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kesin aciz belgesi sunulmadığı ve sunulan belgenin de aciz belgesi niteliğinde olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir....
Somut olayda bilirkişi tarafından belirlenen 17.750,00 TL ile davalı 3.kişi tarafından ödendiği ispatlanan 9.325,00 TL arasında bir misli fark bulunmadığından dava konusu tasarrufun İik 278/3-2.madde gereğince iptali doğru olmamakla beraber dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden davalı 3.kişi ...'ın borçluların durumunu ve amacının bilebilecek kişilerden olduğu anlaşıldığından dava konusu tasarrufun İiK 280/1.madde gereğince iptale tabi bulunmasına, iptali istenen tasarrufun borçtan sonra yapılmasına ve 17.6.2009 tarihli haciz tutanağının İİK 105 anlamında geçici aciz belgesi niteliğinde bulunmasına göre ve dahili davalı borçlular ve ... vekili ile davalı ...'ın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle sonuçu itibarıyla doğru bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 245,81 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ... ve dahili davalılar alınmasına 3.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hukuk dairemizin sayın çoğunluğu dahi, B.K nun 18. maddesine dayanılarak hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptaline ilişkin kararlarda İİK nun maddesine uygun hüküm kurulmasını aramaktadır. Bu uygulama dahi, B.K nun 18.maddesinin açılan hukuki işlemlerin (tasarrufların) iptali davalarının tek başına yeterli ve yasal dayanağı olmadığını göstermektedir. Ayrıca, hukuki işlemlerin (tasarrufların)iptali ile ilgili taleplerde İİK nun 277-282. maddelerinde düzenlenen ön koşullar açılan davalarda aranmazken İİK nun 283. maddesine uygun hüküm kurulmasını aramak kanaatimizce çelişkidir. Yine, dairemizin sayın çoğunluğunun kabul ettiği görüş ve uygulama doğru kabul edildiği takdirde İİK nun 277 ve devamı maddelerinin uygulanma alanı kalmaz....