Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa'dan kaynaklanan tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü -K A R A R- Davacı vergi idaresi vekili, davalıların murisi ...’nın vergi borcu nedeni ile 6183 sayılı Yasa uyarınca takip yaptığını, takibin seresiz kaldığını, murisin 10.08.2010 tarihinde, dava konusu taşınmazı ölünceye kadar bakma akti ile davalı kızı Havvana’ya bıraktığını belirterek, bu tasarrufun kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili, davacının aciz belgesi sunmadığını, işlemin ivazlı olarak yapıldığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Diğer davalılar vekili, davaya cevap vermemiştir....

    Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayet sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin ........2012 gün ve 2012/4938 Esas, 2012/7377 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayetçi vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: - KARAR - Şikâyetçi vekili, borçlu ...in prim borçları nedeniyle adı geçen aleyhine 6183 sayılı Kanun hükümleri uyarınca ... takibine girişildiğini, borçlunun mal kaçırmak kasdıyla adına kayıtlı ve bedeli paylaşıma konu taşınmazı üçüncü kişiye devretmesi nedeniyle, tasarrufun iptali için dava açıldığını; bu davada mahkemece, söz konusu taşınmaz üzerine 05.03.2006 tarihinde ihtiyati tedbir konulduğunu, taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde müvekkilinin alacağının dikkate alınmadığını, satış bedelinin tamamının şikâyet olunanın takip dosyasına ödenmesine karar verildiğini, tasarrufun iptali davalarında konulan ihtiyati tedbirin ihtiyati haciz niteliğinde olduğunu ve ihtiyati haciz gibi...

      Dava, 6183 sayılı AAUHK.'nun 30. ve TBK'nun 19.madde hükmü kapsamında açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı tasarrufun iptali isteğine ilişkindir. Gerek TBK.m.19'da düzenlenen muvazaa hukuksal nedenine dayanılarak açılan iptal davaları gerekse 6183 sayılı kanun kapsamında açılmış tasarrufun iptali davaları, tasarrufa konu malların aynı ile ilgili olmayıp, alacaklıya alacağını temin imkanı sağlayan nispi nitelikteki dava türleridir. Muvazaaya dayalı iptal davalarında, davanın başarıya ulaşması halinde İİK'nın 283/1 maddesi kıyasen uygulanarak, davacıya tasarruf konusu taşınmaz üzerinden haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilecektir. Davacı tarafın talebi de zaten buna yöneliktir....

      Ancak burada dava dilekçesinin talep bölümünde açıkca Tasarrufun İptali demese de "her iki şirketin borçlu olan şirketin borçlarından sorumlu olması" talebi davanın 6183 sayılı kanuna dayalı Tasarrufun İptali davası olduğunu göstermektedir..... 6183 sayılı AATUHK'nun 24 ve devam maddeleri uyarınca iptali talebine ilişkin olup, tasarrufun iptal şartlarının oluşup oluşmadığı yargılama ile belli olacaktır." dendiği görülmüştür. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi'nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir....

        Dava 6183 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanunun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince taraflar yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK'nin geçiçi 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK'nin 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....

          ın borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek durumda olması nedeniyle dava konusu tasarrufun 6183 Sayılı... 24,30 maddeleri gereğince iptale tabi ... olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının alacağını almaya yönelik dava konusu tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar ..., ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Kabule göre davanın 6183 sayılı Yasanın 24 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali davası olmasına rağmen gerekçede davanın İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali olarak nitelendirilmesi doğru görülmemiştir. Yine kabule göre de 6183 sayılı Yasının 38. maddesi ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... ’ın temyiz dilekçesinin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün resen BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle de davalı ...'...

              IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ: Davalı ... vekili, devir işleminin kesinleşmiş boşanma ilamına dayalı hukuka uygun şekilde gerçekleştiğini beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir. Davalı ... vekili, dava konusu taşınmazın boşanmanın kesinleşmesiyle beraber bedelsiz olarak devredildiğini beyanla, kararın bozulmasını talep etmiştir. V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME: Görev konusu, kamu düzeni ile ilgili olup mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re'sen ele alınması gereken bir husustur. İş mahkemeleri, 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş olan istisnai nitelikte özel mahkemelerdir. 506 sayılı Yasanın 134'üncü maddesi ve 5510 sayılı Yasanın 101. maddesi, anılan Kanunların uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceğini kurala bağlamıştır. Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Kanun'un 80 ve 6183 sayılı Kanun'un 27-30. maddeleridir....

                Mahkemece iddia, savunma toplanan delillere göre, davalıların enişte -kayınbirader olması nedeniyle dava konusu tasarrufun İİK 280/1 ve 6183 Sayılı AATUHK'nun 30.maddesi gereğince iptale tabi olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere,delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, takip konusu borcun 2004, 2005, 2006 yıllarına ilişkin olup borçlu hakkındaki takibin kesinleşmiş olmasına, davanın taşınmazın aynına ilişkin olmaması nedeniyle davalıların ikametgah yeri olan ... Mahkemesinin yetkili olmasına, bu tür davalarda aciz belgesi sunulma zorunluluğu bulunmamasına, davalı ...'...

                  Dava 6183 Sayılı AATUHK'nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına 2.1.2004 tasarruf tarihi ile 16.1.2013 dava tarihi arasında 6183 Sayılı AATUHT'nun 26.maddesinde öngörülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olmasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davanın önşart yokluğundan reddedilmesi nedeniyle kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına AAÜT'nin 7/2 maddesi gereğince maktu vekalet ücreti; ayrıca 1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168.maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35.maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmünü içerdiğinden anılan yasal düzenleme gereğince davalı yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet...

                    UYAP Entegrasyonu