Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava 6183 sayılı Kanun’un vd. maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Somut olayda iptali istenen tasarruf, davalı ...’nin sahip olduğu taşınmazını davalı oğluna onun tarafından da borçlunun yeğeni ...’e satışı işlemidir. Takip konusu vergi borcu dava dışı şirkete ait olup davalı ... bu şirketin ortağıdır. 6183 sayılı Kanun’un 35. maddesine göre limited şirket ortakları şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar hükmüne yer verilmiş ise de davalı ... aleyhine yapılmış bir takip evrakı dosya içinde bulunmamaktadır. Bu nedenle dava şartı olan bu husus üzerinde durulmadan yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir....

    Dava 6183 sayılı Kanun’un vd. maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Somut olayda iptali istenen tasarruf, davalı ...’nin sahip olduğu taşınmazını davalı oğluna onun tarafından da borçlunun yeğeni Meryem’e satışı işlemidir. Takip konusu vergi borcu dava dışı şirkete ait olup davalı ... bu şirketin ortağıdır. 6183 sayılı Kanun’un 35. maddesine göre limited şirket ortakları şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar hükmüne yer verilmiş ise de davalı ... aleyhine yapılmış bir takip evrakı dosya içinde bulunmamaktadır. Bu nedenle dava şartı olan bu husus üzerinde durulmadan yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir....

      Dava 6183 sayılı Kanun’un vd. maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Somut olayda iptali istenen tasarruf, davalı ...’in sahip olduğu şirket hisselerinin 3. kişiye devri onun tarafından da bu davalının oğluna aynı hisselerin satışı işlemidir. Dava konusu vergi borcu dava dışı şirkete ait olup davalı ... bu şirketin ortağıdır. 6183 sayılı Kanun’un mükerrer 35. maddesine göre tüzel kişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mal varlığından tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının, kanuni temsilcilerin ve tüzel kişiliği olmayan teşekkülü idare edenlerin şahsi mal varlıklarından anılan kanun hükümlerine göre tahsil edileceği belirtilmiş ise de davalı ... aleyhine yapılmış bir takip evrakı dosya içinde bulunmamaktadır....

        Bu durumda mahkemece 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerinde üç grup altında 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılması ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. 2-6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

          Bu durumda mahkemece 6183 sayılı Yasa'nın 24 ve devamı maddelerinde üç grup altında 27, 28, 29 ve 30. maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılması ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. 2-6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır....

            Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı yasaya dayalı tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda, yazılı nedenlerden dolayı davanın konusu kalmadığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair verilen hükmün davacı vekili tarafından verilen dilekçe ile istinaf edilmesi üzerine istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın temyizi davacı vekili tarafından istenilmekle, dosyadaki kağıtlar okundu gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; davalı ... ’tan vergi alacağı bulunduğunu, davalı borçlu aleyhine takip yapıldığını, davalının mal kaçırma kasdı ile adına kayıtlı gayrımenkulü diğer davalı ...’a devredildiğinin tespit edildiğini beyan ederek, davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılar davanın reddini talep etmiştir....

              Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenilen tasarrufun bir tarafının hakkında kesinleşmiş bir takip bulunan borçlu olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve davanın tasarruf tarihinden itibaren 5 yıllık hakdüşürücü süre içinde açılmış olması gereklidir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise 6183 Sayılı AATUHK'nun 27, 28, 29 ve 30 maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa’dan kaynaklanan tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vergi idaresi vekili, borçlu hakkında vergi borcu nedeni ile 6183 sayılı yasaya göre takip başlattıklarını, takip sırasında borçlunun dava konusu taşınmazdaki hisselerini davalı kardeşi ...'e devir ettiğinden bu devirlere ilişkin tasarrufun iptalini talep etmiştir....

                Dava 6183 sayılı Kanun’un 24 vd maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklı Maliye Hazinesine karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla kamu alacağın tahsilini sağlamaktır. ../... - 2 - 2009/7967 2009/7283 Davacı ... Hazinesi, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir. 6183 sayılı Kanun’un 25. maddesine göre iptal, borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimselerle, bunların mirasçılarına ve suiniyet sahibi diğer üçüncü şahıslara karşı istenir....

                  Dava 6183 sayılı Yasa’dan kayanklanan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ivazlar arasında önemli oransızlık olması nedeni ile 6183 sayılı Yasa’nın 28/2. maddesi uyarınca iptale tabi olmasına göre davalılar ..., ..., ..., ... ve ... vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2-6183 sayılı Yasa’nın 31. maddesine göre “– 27, 28, 29 ve 30 uncu maddelerde sözü edilen tasarruf ve muamelelerden faydalananlar elde ettiklerini, elden çıkarmışlarsa takdir edilecek bedelini vermeye bu kanun hükümleri dairesinde mecburdurlar. Bunlar karşılık olarak verdikleri şeyden dolayı alacaklı amme idaresinden bir talepte bulunamazlar.” Dava konularından, 25092 ada, 1 parselde kayıtlı 2 nolu bağımsız bölüm davalı ... tarafından 17/08/2007 tarihinde ...'a düşük bedel ile satılmış ise de, bu taşınmazın borçlunun diğer bir alacaklısı olan ......

                    UYAP Entegrasyonu